Eğitim-Bir-Sen Sivas Şube Başkanı Halil İbrahim Temiz, gazetemize ziyarette bulundu.
Gazetemiz Genel Yayın Koordinatörü Taner Karabal ile görüşen Temiz, Sivas’ta Eğitim-Bir-Sen’in yetkili sendika olduğunu söyledi.
YETKİ EMİN ELLERDE
Memur sendikacılığının 4688 sayılı kanuna tabi olduğunu belirten Temiz, “Yetkili sendika belirmeleri bu kanun çerçevesinde gerçekleşir. Bu doğrultuda da her sene 15 Mayıs tarihi geldiğinde yetkili sendika üye tespiti yapılır ve 15 Temmuz'da da Resmi Gazete’de yayımlanarak resmiyet kazanır. Bu nedenle memur sendikaları açısından her sene 15 Mayıs tarihi anlamlı ve önemlidir. Bu sene de yetkili sendika tespit noktasında 15 Mayıs geride kaldı ve çok açık ve net bir şekilde Eğitim-Bir-Sen yetkisini devam ettirdi, ‘yetki emin ellerde’ diyoruz” dedi.
BELGELERE DAYALI OLARAK KONUŞMAMIZ GEREKİR
Sivas’ta 17 yıldır genel yetkili sendika olduklarını kaydeden Temiz, “Sivas ilinde arkadaşlarımızın haklarını hukuklarını bugüne kadar koruduk. Bugünden sonra da korumaya devam edeceğiz ancak ne yazık ki bize en yakın sendika bu noktada bir takım manipülasyonlara girdi. ‘Eğitim-Bir-Sen yetkiyi kaybetti’ diye haberler yapıldı. Bizler eğitimciyiz. Her şeyden önce dürüst ve belgelere dayalı olarak konuşmamız gerekir. Bu çerçevede de Eğitim-Bir-Sen olarak bizim il genelinde 4 bin 100 üyemiz varken bize en yakın sendika olan Türk-Eğitim-Sen’in 3 bin 478 üyesi bulunmaktadır. Bu Milli Eğitim Müdürü'nün imzasıyla, ilgili tarafların, diğer sendikaların da içerisinde bulunduğu temsilcilerle imza altına alınmış olan tutanakla tespit edilmiştir. Bunun dışında başka bir yetki yolu ve yöntemi söz konusu değildir. Arkadaşlar bununla ilgili açıklama yaparken üniversite şubesini de zaman zaman işin içerisine katıyorlar. Üniversite şubenin sayıları ayrı değerlendirilir, milli eğitim şubeleri ayrı değerlendirilir. Bizim Eğitim-Bir-Sen olarak üniversite şubemizde 948 üyemiz varken Türk-Eğitim-Sen’in de 233 üyesi bulunmakta üniversite şube olarak. Dolayısıyla bu noktada ikisini bir araya getirmiş olsak da toplamda bizim Eğitim-Bir-Sen olarak hem üniversite, hem milli eğitim dahil ettiğimizde 5 bin 120 üyemiz varken Türk Eğitim Sen’in 3 bin 611 üyesi bulunmakta. Az önce de ifade ettiğim gibi biz dürüst olmak mecburiyetindeyiz. İl genelinde genel yetki Eğitim-Bir- Sen’dedir. Yetkide 17. yılımız. Yetkili olduğumuz gibi etkili olmaya gayret ediyoruz ancak ne yazık ki il merkezinde herhangi bir şekilde yetkiyi sınırlamamasına, yetkiyle ilgili herhangi bir sorun oluşturmamasına rağmen il merkezinde 10 sayı gibi Türk-Eğitim-Sen’in gerisinde kaldık. Bu bir gerçek. Bizim il merkezinde 2 bin 504 üyemiz varken Türk-Eğitim-Sen’in 2 bin 514 üyesi bulunmakta. Bu yetkiyi etkilemiyor” ifadelerini kullandı.
ENİNDE SONUNDA KENDİ EVLERİNE DÖNECEKLER
Kendi sendikalarından Türk-Eğitim-Sen’e geçen üyelerle görüştüklerini kaydeden Temiz, “Bu arkadaşların hemen hemen tamamına gittik, görüştük; ‘Dikkat çekmek istedik’ dediler. Genel Merkezin dikkatini çekmek, ilin dikkatini çekmek istediklerini söylediler ama ben inanıyorum ki bu arkadaşlar orada misafir. Eninde sonunda kendi evlerine, kendi yurtlarına dönecekler. Bu teşkilata geri dönecekler” ifadelerini kullandı.
YALAN VE İFTİRADAN ÖTEYE GEÇMEYEN BİR TAKIM AÇIKLAMALARA RASTLIYORUZ
Bazı kesimlerin kendisi ve ailesi hakkında haksız ithamlarda bulunduğunun altını çizen Temiz, “Bu teşkilatın başında, Eğitim-Bir-Sen’in başındaki isim olarak, Halil İbrahim Temiz olarak söylüyorum. Bizim yönetim anlayışımızı insanlar beğenir, beğenmezler; bununla ilgili eleştiriler getirebilirler, bunların tamamını açığız. Bunlar yaptığımız işle ilgili olmalı ama bu eleştirilerin içerisine siz aileyi, çoluk çocuğu katarsanız bunun izahı mümkün olmaz. Maalesef bununla ilgili kuracak cümle bulamadıkları için olsa gerek ki zaman zaman aslı astarı olmayan yalan ve iftiradan öteye geçmeyen bir takım açıklamalara rastlıyoruz. Bunlar da bizi gerçekten üzen, gelecek adına da bizi endişelendiren unsurlar. Bel altı vuruyorlar, ayıp ediyorlar. Bir şube başkanı olarak benim oğlum, kızım herhangi biriyle çalışmamalı mı veya hak ettiği bir şeyi elde etmemeli mi? Sırf benim çocuğum olduğu için bunlar cezalandırılmalı mı? Şehirde buna doğru giden bir algı var. Bunlar da bizi maalesef üzüyor. İsteriz ki belgeler üzerinden konuşulsun, isteriz ki yaptığımız işler tartışılsın ama yaptığımız işlerden ziyade başka mevzularla bizi vurmaya kalkmaları bizi gerçekten üzen hususlar” diye konuştu.
HAK ETMEDİĞİMİZ HİÇBİR ŞEYLE İLGİLİ BİR TALEPTE BULUNMADIM
Temiz, Karabal’ın “Yakınlarınız için torpil yaptığınız iddia ediliyor, bu doğru mu?” şeklinde sorusuna ise “Bugüne kadar kendim ve ailem için hak etmediğimiz hiçbir şeyle ilgili bir talepte bulunmadım. Kanun, yönetmelikler ne ise bu çerçevede gerçekleşmiştir. En son gazetenin birinde ‘Kızını sendikanın hukuk bürosuna yerleştirdi’ diye haber yapıldı. Evet benim kızım avukat ama bizim sendikamızın bir hukuk bürosu yok. Kızım da özel bir hukuk bürosunda çalışıyor. Benim yakınlarımdan da bazıları devletin birtakım kurumlarında çalışıyor ama bunların tamamı hak ederek kanun ve yönetmelikler çerçevesinde sınavları kazanarak yerleşmiş insanlar ve hizmetlerini yapmaya devam ediyorlar” diye cevap verdi.
Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Karabal, Temiz’e çalışmalarında başarılar diledi.
