USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Öğrenci Odaklı Çalışma Yapıyoruz--Video

Öğrenci Odaklı Çalışma Yapıyoruz--Video

Öğrenci Odaklı Çalışma Yapıyoruz--Video
28-02-2020 07:00
Google News


Oğuzhan SARZEP

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız şehrimizdeki sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelmeye devam ediyor.  Rektör Yıldız, bu kapsamda Sivas Genç İHH tarafından düzenlenen ?Gençliğin İnşası Seminerleri? başlıklı Edebiyat Söyleşisi programında öğrencilerle buluştu.

Susamışlar Konağı´nda gerçekleştirilen söyleşiye Sivas Genç İHH üyeleri katıldı.

Kur´an-ı Kerim tilavetiyle başlayan konferansta konuşan Rektör Yıldız, Türk-İslam Edebiyatına değinerek, ?Türk-İslam Edebiyatı Türklerin Müslüman olmasından itibaren başlayarak hayata İslami bir pencereden bakan bir edebiyattır. Onun için ilk eserlerden itibaren 13´üncü yüzyılda Anadolu´da başlayan bir edebiyat var. Günümüze gelinceye kadar devam eden ve hâlâ günümüzde eser vermeye devam eden bir edebiyattır? dedi.

13´üncü yüzyılda iki şairden söz ederiz. Birisi Mevlâna, diğeri ise Yunus Emre´dir? diyen Yıldız, ?Anadolu´da bu şairlerle başlayan bir edebiyat var. Mesnevi camiye giren kitaplardan birisidir. Camiye giren kitaplar Kur´an-ı Kerim, hadisler, mesnevi, mevlit ve bazen de Muhammediye´ler olmuştur. Mevlâna,13´üncü yüzyıldan bugüne kadar dünya edebiyatında tanınan şair ve yazardır. Aynı zamanda Türk Edebiyatını büyük ölçüde etkileyen bir şairdir. Yunus Emre de Türk edebiyatına yön veren isimlerdendir. Mevlana´nın Yunus Emre´den farkı şudur; Mevlâna eserlerinin tamamını Farsça yazmıştır ve Mevlâna okumuş-yazmış insanlara hitap etmiştir. Yunus ise arı duru bir Türkçe ile herkese hitap etmiştir. Yunus Emre düşünüldüğü zaman okuma yazma bilmeyen biri olarak düşünülür ama bu da yanlıştır. Yunus iyi bir medrese eğitimi almıştır. İki tane eseri var; bir tanesi Yunus Divanı diğeri de Risaletü´n-Nushiyye adlı mesnevisidir. Sonuç olarak 13´üncü yüzyılda iki tane ekol oluşmuştur. Yüzyıllar boyunca da bu iki isimin ardından giden pek çok kişi olmuştur. Anadolu´da İslam´ın yayılmasındaki en önemli etki edebiyattadır? dedi.

?SANAT ŞİİRDİR, SANATÇI İSE ŞAİR?

Ayet tercümelerinin, hadislerin ve fıkıh kitaplarının şiirlerle aktarıldığına dikkat çeken Rektör Yıldız, ?13´üncü yüzyıla tekrar dönecek olursak insanlarda okuma-yazma oranı çok düşük, tarım toplumunda yaşıyorlar. Osmanlı Devleti´ni düşündüğümüz zaman insanlar okuma-yazma oranı yüksek diyebiliyorlar ama kesinlikle öyle bir şey söz konusu değildir. Cumhuriyetin başlarına kadar okuma yazma oranı düşüktü. Osmanlı dönemi için sanattan bahsediyorsak eğer sanat şiirdir, sanatçı ise şair. Dönemin şartlarını da düşünürsek insanlara çoğu şey şiirlerle verilmiş ve anlatılmıştır. Hadisi bilmez ama bir kelimesi dikkatini çeker ve hadisin ruhunu kavrar, ayeti bilmez ama ayette geçen bir kelime onu derinden etkiler ve ayetin ruhunu kavrar. İşte Anadolu´da İslam bu şekilde yayılmıştır. Günümüzde de şiir çok önemlidir. Cumhuriyet dönemine bakarsak aklımıza; Mehmet Akif Ersoy, Necip Fazıl, Sezai Karakoç gibi isimler gelir. Mehmet Akif´in yaşadığı dönemi düşündüğümüz zaman İslam´a ne kadar büyük hizmet verdiğini görmüş oluruz. Necip Fazıl´ın İslamiyet´e yaptığı hizmeti bizim gibi 100 veya 1000 tane ilahiyatçı yapamaz. Sezai Karakoç´un yaptığı hizmette yine aynı şekildedir? açıklamasında bulundu.

Öğrenci odaklı çalışmalar yaptıklarını söyleyen Rektör Yıldız, ?Bizim burada bulunma gayemiz sizlerin yolunu açmaktır, sizlere yardımcı olmaktır, iyi bir eğitim almanızı sağlamaktır. Bundan dolayı da öğrencilerle bir araya gelmekten her zaman mutlu olmuşumdur. Buna da çok büyük önem veriyorum? şeklinde konuştu.

?SAMİMİYETLE YAPMAMIZ LAZIM?

Öğrencilik yıllarından örnekler vererek konuşmasını sürdüren Rektör Prof. Dr. Yıldız, ?Mutlaka bir uğraşı bulun, bir şeyle meşgul olun. Çünkü öğrencilik bittikten sonra hayatınızı etkileyecek, hayatınıza yön verecek şeylerden birisi budur. Size çok şey öğretir. Kendinizden bir şey veriyorsanız orada bir bereket ortaya çıkar. Gidip bir yetimin başını okşuyorsanız orada bereket çıkar. Halis niyetle Allah rızası için yapmak lazım. Bir kutsi hadis hatırlıyorum: ?Siz benim adımı bir yerde, bir toplulukta anarsanız, ben de sizin adınızı o topluluktan daha iyi bir toplulukta andırırım.´ Ne yapıyorsak samimiyetle yapmamız lazım, bunun bir ibadet olduğunu bilerek yapmanız lazım. Kendinizden bir şeyler katın işin içine. Bazen uykusuz kalacaksınız, bazen yorulacaksınız ama bunun neticeleri güzel, insanlara yardım ediyorsunuz. Çaresizlerin yardımına koşuyorsunuz. Allah yolunuzu açık etsin. Bunlar tabi daha sonraki dönemlerde size birçok yerde yollar açacaktır. Bunlar büyük tecrübeler. Üniversitedeyken yaptığınız, öğrenciyken yaptığınız faaliyetler hayatınızda çok büyük tecrübelerdir. Sizleri bir yerlere taşır. Bunlar önemli, onun için ben hepinize teşekkür ediyorum, böyle bir yola girmişsiniz, çok güzel bir iş yapıyorsunuz. Allah yaptığınız işleri bereketlendirsin.?

Öğrencilerin sorularını yanıtlayan Rektör Yıldız ?Devasa Kaygılar? isimli şiirini okudu. Program, İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halis Demir´in Rektör Prof. Dr. Yıldız´a hediye takdim etmesiyle sona erdi.


Editor : Haberpanelim
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET
Sosyal medyaya mı internet medyasına mı güveniyorsunuz?
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE
21.11.2024
PUAN DURUMU
GÜNÜN KARİKATÜRÜ
CİLALI TAŞ!