?Benim Ayrılmam Yanlış?

OĞUZHAN SARZEP / HAYRULLAH AĞKAŞ

Sivasspor’da beklenen oldu ve yönetim başarısız sonuçların ardından teknik direktör Osman Özköylü ile karşılıklı anlaşarak yollarını ayırdı.

Başkan Otyakmaz’la görüştükten sonra kulüp tesislerinde gazetecilere açıklamalarda bulunan Özköylü, veda toplantısında resmen herkesi topa tuttu.

İŞTE ÖZKÖYLÜ’NÜN ÇARPICI AÇIKLAMALARI;

‘OYUN SİSTEMİ KABUL GÖRMEDİ’

‘Çok büyük bir heyecanla gelmiş olduğumuz Sivasspor Teknik Direktörlük görevinden bugün itibariyle karşılıklı olarak yapmış olduğumuz görüşme sonucunda ayrılma kararı aldık. Bu tür durumlar futbolun içinde olan şeyler ama ben alışık değilim. Başarısız sonuçlardan dolayı ilk defa bir kulüpten ayrılıyorum. Gerçekten çok büyük bir özveriyle 3 aydır gecemizi, gündüzümüze katarak takımın başarılı olması için, bu takımın tekrar süper lige çıkması için ekibimle beraber çok ciddi bir mesai harcadık. Birçok zaman evimize gitmedik. Ben 3 haftadır evime gitmiyorum. İstemesek de bu tür durumlar oluyor. Bu durumda en az suçlulardan bir tanesi olan ben ve ekibim durumundayken, ama futbolda maalesef bu tür sonuçlarda fatura teknik ekibe çıkıyor. Bizimde hatalarımız olmuştur ama bizim ilk günden beri oynatmak istediğimiz oyun sistemi kabul görmedi. Oynadığımız sistem dünyanın en önde gelen kulüplerinin oynadığı sistemdi.’

‘BAŞKANLA MEDENİ GÖRÜŞME YAPTIK’

‘Kaybettiğimiz her maçta kazanmaya yakın olan taraf bizdik ama maalesef çok basit bireysel hatalar veya yapmış olduğumuz en ufak hatanın kalemizde gol olması biraz da bizim şanssızlığımız. Bir talihsizlik diyorum. Bunu ben sistemle, teknik adamla ve taktikle bağdaştırmıyorum. Maçlarda hatalarımızı düzeltmek için çabalıyoruz derken yine bireysel hata oluyor ve kalemizde golü görüyoruz. Antep maçında hakemlerin 2 tane yanlış kararı bize gol yedirdi. Bireysel hatanın antrenmanı da olmuyor. İstediğiniz kadar antrenmanda çok iyi çalışın oyuncunun maç esnasında bir anlık gafleti, bir anlık konsantrasyon eksikliği bireysel hatanın oluşmasına sebep oluyor. Oyuncularım Antep maçından sonra benim anı karar almamam için çok baskı yaptılar. Burada eğer bir eksiklik varsa, bu sorumluluğu takımın başındaki lider alır. Bizde bu sorumluluğu aldık. Başkanımızla çok güzel medeni bir görüşme yaptık. Burada olmaktan dolayı çok keyif aldım.’

‘EN BÜYÜK ŞANS BAŞKANI TANIMAKTI’

‘Buraya çok büyük heyecanla geldim. Daha iyisini yapabilirdik. En büyük şans Mecnun Başkanı tanımaktı. Onun gibi bir insanı tanımış olmak, onun gibi bir başkanla çalışmak, onun gibi bir insanla bir arada olabilmek benim için en büyük şans. Diğer yöneticilerimizle de çok güzel ilişkilerimiz oldu. Erdal ve Faruk Beyle de sohbet ettik. Onlarda çok üzgünler. Onlar da böyle olmasını hiç istemiyorlardı ama şu durumda önemli olan Sivasspor. Burada ne Osman Özköylü önemli, ne Mecnun Otyakmaz önemli nede diğer isimler önemli. Burada Sivasspor’un geleceği ve başarısı önemli. Bizde burada üzerimize düşeni yaptık. Ben üzgünüm ama artık böyle bir karar alındıktan sonra geri dönüş olmayacağı için bundan sonraki ben Sivasspor kulübüne, yeni gelecek hocamıza, futbolcu kardeşlerimize büyük başarılar diliyorum. İnşallah bundan sonraki sürecin ve her şeyin daha iyi olmasını temenni ediyorum. Çok iyi çalışmış bir takım bıraktık bunu net söylüyorum.’

‘SOBALI EVDE ISINAN OYUNCU, ŞİMDİ EV BEĞENMİYOR’

‘Biz Türk futbolu olarak çok çok çok gerilerdeyiz. Bizde oyuncular profesyonel değil. Profesyonellik nedir? Yaptığın iş karşılığı para alırsın ve o işi doğru yaparsan o işin başında kalırsın. Türkiye’nin geneli için söylüyorum maalesef yabancı oyuncular da buraya geldikten sonra bu düzene uyuyorlar. Burada acayip rahat bir ortam var. Profesyonellik sıfır, bunun üzerine çok net basarak söylüyorum. Bunu buradaki oyuncular için söylemiyorum. Her yerde böyle. Biraz profesyonelliğe getirmeye çalışıyorsunuz, oyuncuyla karşı karşıya geliyorsunuz. Sisteme uyma konusunda problemler yaşıyorlar. Herkes sahada kafasına buyruk oynamak istiyor. Biz burada halen 30 yaşını geçmiş futbolcuya pozisyon almayı öğretiyoruz. Büyükler, bu işin başındaki insanlar bu konuyla ilgili maalesef hiçbir eğitime gitmiyor. Hep üst takımlara yatırım yapılıyor. 18-19 yaşına geliyor az yetenekli hemen pof pofluyoruz adamı ama 2 sene sonra kaybediyoruz. Hemen para, şöhret, araba, ortam değişikliği, kılık kıyafet değişikliği oluyor ve oyuncunun dünyası değişiyor. Daha düne kadar sobalı evde ısınan adam, şimdi ev beğenmiyor, araba beğenmiyor, yemek beğenmiyor. Maalesef Türk futbolunun en büyük sıkıntısı bu. Biz Emre Mor’u da çok yakın zamanda kaybederiz. Neden mi? Bir maç oynadı sanki Messi yaptık adamı. En son maçta herkes eleştiri yapmaya başladı. Sen adamı tek başına kurtarıcı gibi ilan edersen daha 18 yaşında o çocuk zaten ne oldum delisi olur.’

‘SANTRAFOR YOKLUĞUNU ÇOK HİSSETTİK’

‘Baralles’in yerine oyuncu koymadan lütfen göndermeyelim dedim. Çok sıkıntı yaşarız dedim ama oyuncu da bir kere gitmeyi kafasına koymuştu. Oda çok ısrarla gitmek istedi gelen teklif karşısında. Tanase’nin gitmesini hiç istememiştim. Etzaz Hussain’in gitmesini hiç istememiştim çünkü benim sistemime çok uygun oyunculardı. Tabi burada kulübün mali yapısını da düşünmek zorundayız. Bunların hiçbirisi bahane değil. Biz son maçlarımızda maalesef santrafor eksikliğini çok fazlasıyla hissettik. Belki sonucu alamamaktaki en büyük etken bu oldu diyebilirim. Neticesinde ortada sonuçsal bir başarısızlık var.’

‘BASINLA İLGİLİ HİÇBİR PROBLEM YAŞAMADIK’

‘Gazetecilere de çok teşekkür ediyorum. Geldiğimden beri hiçbir yanlışlıkla karşılaşmadım. Hiçbir ters tepkiyle karşılaşmadık. Hiçbir problemle karşılaşmadık. İlk defa bir çalıştığım kulüpte basınla ilgili hiçbir problem yaşamadan, güzel bir çalışma süreci geçirdik. Bundan dolayı da gazeteci arkadaşlara çok teşekkür ediyorum. Hepinizden Allah razı olsun.’

 ‘BU ÇÖZÜM OLSAYDI, TAKIM DÜŞMEZDİ’

‘İstikrarsızlık Türk futbolunun en büyük sorunu. İşin kolayına kaçıyoruz bazen. İşte sorumlu, suçlu bulup hemen hoca gitsin yenisi gelsin. Bu da kesinlikle çözüm değil. Bu çözüm olsaydı geçen sene bu takım düşmezdi. 3 tane hoca değiştirmiş ama yine küme düşmüş bir takım. Burada asıl doğru olan istikrar. Eğer bir hocaya inanıyorsanız ve güveniyorsanız bu hoca konusunda tutucu olacaksınız. Bunu yapmadığınız zaman kulüpler her zaman bu sorunları yaşar ve yaşamaya devam edecekler. İnşallah bundan sonraki süreç, Sivasspor için hayırlı olur. Sivasspor için her zaman dua edeceğim. İnşallah iki taraf içinde hayırlı olur.’

‘DÜZELMEZSE, AYNI SENARYO DEVAM EDER’

‘Bu takımın oyuncuları halen maalesef süper ligden düşmenin travmasını yaşıyor. Halen oradalar. Halen bu lige gelemediler. Defalarca söyledim. Bu lig kaosun olduğu bir lig. Bu ligde kaos futbolu oynanıyor. Biz bu kaosun içerisinde futbol oynatmaya çalıştık. İyi futbol oynatmaya çalıştık. Göze hoş gelen futbol oynatmaya çalıştık. Bu ligde oynanmadan maç kazanılmıyor. Bunu herkesin öğrenmesi lazım. Sivasspor aynı şekilde devam ederse üzülerek söylüyorum aynı senaryo devam eder.’

‘BURAYA MORİNHO GELSİN HİÇBİR ŞEY DEĞİŞMEZ’

‘Bizim hastalıklarımızdan kurtulmamız lazım. Futbolcuya dayalı düzenden kurtulmamız lazım. Benim bugün ayrılmam yanlış bu futbolcuya kolaylık sağlar. Eğer futbolcu buradan kendi adına pay çıkarmazsa bu sorun devam eder. Buraya Morinho’yu getirin hiçbir şey fark etmez. Çünkü oyuncu sisteme uymak istemiyor. Biz burada adama zorla sistem uydurtmaya çalışıyoruz. Uymadığı zaman, kötü performans veriyor ve hoca gitsin. Kolayı buysa o zaman herkes devam etsin.’