Özdemir Ateş Püskürdü

CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir, ‘2 dönemdir Sivas’ta ön seçimle seçilen bir milletvekiliyim. 6 yıldır Sivas’ı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde onurla ve şerefle temsil ediyorum. Hayatımın hiçbir döneminde ihale alıp veren şirketlerim olmadı, yakınlarıma ihale dağıtmadım, peşkeş çekmedim, hiçbir yakınıma devletten hiçbir çıkar sağlamamış bir milletvekiliyim çok şükür’ dedi.

ERSAN ARSLAN

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir, Sivas ve ülke gündemine ilişkin sert açıklamalarda bulundu. Sivas Belediyesi Selçuklu Sosyal Tesisleri’nde düzenlenen sabah kahvaltısında CHP İl Başkanı Ulaş Karasu ile birlikte basın mensupları ile bir araya gelen Özdemir’in hedefinde, AK Parti iktidarı vardı…

Gölova İlçe Başkanı’nın AK Parti iktidarını desteklediği yönünde çıkan haberlere değinen Özdemir, haberin gerçeğe ters bir biçimde gündeme getirildiğini söyledi.

Özdemir, bu konuda yaşananları şu sözlerle anlattı:

‘Milli Savunma Bakanımızın Gölova ziyareti sırasında, bakana teşekkür ediyorum çok nezaketli bir hemşerimiz. MHP, CHP ilçe örgütlerini de ziyaret ediyor. O arada ilçe başkanımız, kendisini ziyaret eden bir hükümetin üyesine nezaketle hoş geldin diyor, AK Partili milletvekillerine hoş geldin diyor ve mutluluğunu ifade eden, bu tür karşılaşmalarda karşılıklı nezaket konuşmaları içeriğinde bir konuşma yapıyor. Tabi bu arada birazcık da amacı aşarak, AK Partili milletvekili arkadaşları onure etmek adına ‘siz geliyorsunuz, seçilmiş milletvekilimiz var ve il başkanımız 2 yıldan bu tarafa Gölova’ya gelmiyorlar’ diyor. Dünkü haberlere bakıyorum, Gölova’ya benim gitmeyişimi 10 yıla çıkarmış. Bu minval üzerine geçen bir diyalog bu.  Fakat ne hikmetse bu diyalog önce Sivas yerel televizyonlarında, arkasından ulusal kanallarda flaş haber olarak verildi. ‘CHP ilçe başkanından AK Parti’ye övgüler’ manşet bu. Şimdi ilçe başkanımız diyor ki, ‘ben övgüde bulunmadım. Ben AK Partili değilim. Ben CHP’liyim, AK Parti’yi de tasvip etmiyorum’ diyor. Bugün partiden istifa etmesine rağmen, ‘Ben CHP’li bir babadan, dededen geliyorum, CHP’li olmaya devam edeceğim’ diyor.

Bu niye gündem maddesi oldu. Bir kere şunu bilelim ki burada bir kısım medya, AK Parti’ye yaranmak adına bir siyaset mühendisliği götürüyor. Bu haberin bu şekli ile gerçeğe ters bir biçimde gündeme taşınmasıyla bir algı yaratılmaya çalışılıyor. ‘Sadece AK Parti’ye oy verenler değil, CHP ilçe örgütleri de AK Parti iktidarından memnunlar’ algısı yaratılmaya çalışılıyor.

Bir başka algı yaratılıyor; ‘seçilmiş, CHP milletvekili, önce iki yıl, sonra 10 yıldır ki Gölova’ya hiç gelmemiş, Sivas’a hiç gelmeyen, genel başkanın kontenjanından seçilmiş, sokakta olmayan, Sivas’ın sorunlarını dinlemeyen ve seçimden sonra Sivas’a gelmeyen bir milletvekili’ algısı yaratılarak benim üzerimden CHP mahkûm edilmek isteniyor. Bu siyaseten ahlaksızlıktır.

Türkiye yangın yerine dönmüşken, üretici insanlar ürettiğinin karşılığını alamıyorken, döviz, dolar fırlamış gidiyorken, Türkiye adeta Suriye ile savaşın eşiğine gelmişken, bir kısım medyanın gündeminde bunlar yer almıyor ama Gölova gibi küçük bir ilçemizde Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanının istifası manşet, flaş haber olarak yer alıyor. Bu bir kısım medyanın Türkiye’de içerisine düştüğü aczin bir göstergesidir.’

‘ŞEREFLE GÖREV YAPIYORUM’

CHP Sivas Milletvekili Özdemir, bu tartışmalar üzerinden Sivas milletvekillerinin mecliste ne yaptığı ile ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Hangi milletvekilinin ne kadar devamsızlık yaptığı, kaç soru önergesi verdiği gibi sayısal verileri paylaşan Özdemir, kendisi ile ilgili de bilgilere yer verdi.

Özdemir, şu ifadeleri kullandı:

‘2 dönemdir Sivas’ta ön seçimle seçilen bir milletvekiliyim. 6 yıldır Türkiye’de, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde onurla ve şerefle temsil ediyorum. Hayatımın hiçbir döneminde ihale alıp veren şirketlerim olmadı, yakınlarıma ihale dağıtmadım, peşkeş çekmedim, hiçbir yakınıma devletten hiçbir çıkar sağlamamış bir milletvekiliyim çok şükür. Geçen dönemde üyesi olduğum İnsan Hakları Komisyonu’nda 5 yıl görev yaptım. Türkiye’nin neresinde olursa olsun bir haksızlık, adaletsizlik varsa orada olmaya çalıştım. Bu dönemde TBMM’de önce bizim milletvekillerimizin sonra bütün milletvekillerinin oyu ile TBMM idari amiri sıfatı ile Sivas’ı temsil etmeye çalışıyorum onurla ve şerefle görev yapıyorum.

Bir milletvekilinin iki karnesi vardır. Öncelikle milletvekili seçildikten sonra seçim bölgesi ile diyaloglarını koparmış mı, seçmene selam vermekten uzaklaşmış mı? İline gelmeyip ‘genel başkanın arkasında koşarsam bir iki dönem daha milletvekili olurum’ mu demiş? Birinci karnesi budur. İkinci ve en önemli karnesi ise, gönderdiğiniz milletvekili, Sivas’ın sorunlarına babayiğitçe sahip çıkabiliyor mu bu konuda ne yapmış?

Dün Sivas’a geldiğimde, burada kaldığım Devlet Su İşleri (DSİ) Misafirhanesi’nden bir ricada bulundum. Sivas’a geldiğim gün kaldığım köyler, otel ve diğer misafirhanelerin dışında sürekli kaldığım Devlet Su İşleri’nden Sivas’ta kaldığım günü hesaplattım. 2011 yılının ilk gününden bugüne kadar yani yaklaşık 1,5 yıl içerisinde bu gelmem hariç DSİ Misafirhanesinde 180 gün kalmışım. Yani 6 ay… 1,5 yılın 6 ayını Sivas’ta geçirmişim. Diğeri ise bizim dışımızda yapılan anketler. ORC firması Türkiye genelinde bir anket yapmış, benim haberim yoktu. Üstelik bu firma daha çok AK Parti ile çalışan bir firma bildiğim kadarıyla. Türkiye genelinde 550 milletvekili arasında en başarılı 50 milletvekili sıralaması yapılmış, burada naçizane milletvekiliniz %54.1 ile 550 milletvekili arasında en başarılı milletvekili seçilmiş, bunu ben yaptırmadım, haberim dahi olmadı, AK Parti’li vekil arkadaşlarımızın söylemleri üzerine gördüm. Bir başka anket, burada yazmışlar, ‘En iyi siyaset adamı İsmet Yılmaz yüzde 18 oy almış. En çok sevilen Sivaslı Sayın Habib Soluk yüzde 26 oy almış. En iyi spor adamı Hayrettin Yerlikaya yüzde 29 oy almış. En iyi Sivaslı Doğan Ürgüp yüzde 17 oy almış. En iyi milletvekili Malik Ecder Özdemir yüzde 40 oy almış. Bunları da ben yaptırmadım, hiçbirini tanımam, hiçbir yerde de görüşmedim. Yüzde 40 ile en iyi milletvekili bizi seçmişler. Ocak ayında yeni bir anket daha yapılmış en iyi siyasetçi kim diye. Buraya gelmeden elime ulaştı. Toplam oy veren bin 752 Sivaslı hemşerimiz, en iyi Sivaslı siyasetçi 1. İsmet Yılmaz 315 oy, 2. Malik Ecder Özdemir 202 oy, dördüncü sırada Sayın Ali Turan, altıncı sırada Sayın Hilmi Bilgin, on altıncı sırada Sivaslıların unuttuğu bir başka milletvekili Sayın Nursuna Memecan...

Asıl karnemize geçelim, TBMM’de Sivas için ne yapmışız? Asıl karnemiz o, kavun karpuz festivaline bakan mı çok geldi, milletvekili mi çok geldi, yarışmaların dışında, mecliste bu milletvekilleri ne yapıyor? TBMM resmi tutanağından okuyorum, bunlar benim bilgim, belgem değil. Her üç ayda bir her milletvekilinin genel kurul devam çizelgesini tutar. Buradan sadece bakanlar ve gurup başkan vekilleri hariçtir. İdari amir olduğum için son zamanlarda ben de haricim, katılma mecburiyetimiz yoktur. Ama düz milletvekillerinin genel kurulda, komisyonda ne kadar kaytarmışlar, ne kadar çalışmışlar bunun belgesidir. Sayın Hilmi Bilgin; genel kurulda mazeretsiz olmadığı gün sayısı 1, izinli olduğu 18 gün, raporlu olduğu 3 gün.

Malik Ecder Özdemir; genel kurulda olmadığı gün sayısı 4, komisyonda olmadığı gün yok, izinli olduğu gün sayısı 7, raporlu olduğu gün yok, görevli olduğu gün sayısı 17.

Sayın Ali Turan, genel kurulda olmadığı gün sayısı 1, izinli olduğu gün 6, görevli olduğu gün 5.

Şimdi unutulan milletvekilimizi söyleyip sizin takdirinize bırakacağım. Sayın Mesude Nursuna Memecan; genel kurulda olmadığı gün sayısı 7, komisyonda olmadığı gün sayısı 4, izinli olduğu gün sayısı 42, raporlu olduğu gün sayısı 11, dikkatinizi çekiyorum görevli olduğu gün sayısı yani genel kurulda olmadığı gün sayısı 193… Bir buçuk yıl içerisinde Mesude Nursuna Memecan, 257 oturumda TBMM genel kuruluna katılmamış.

Sadece bunlar değil, Sivas Milletvekillerinin TBMM’ye verdikleri önerge, soru önergesi, konuşma adetleri kaç adet olmuş. Bunlar da meclisin resmi belgesi. Kendimden başlayım ilk önce, ilk imza sahibi olduğu kanun teklifi 4. Neler bunlar? Sivas Büyükşehir Belediyesi kurulması, 2 Temmuz’un Sevgi ve Hoşgörü günü ilan edilmesi, 4 Eylül’ün ulusal bayram ilan edilmesi, Divriği Ulu Cami ve Şifahanesi’nin korunması ve çevresinin düzenlenmesi hakkında kanun teklifi vermişim.

İlk imza sahibi olduğu meclis araştırma önergesi; 1, Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir ve 19 milletvekili Sivas’ta yaşanan elektrik kesintilerinin araştırılması için bir meclis araştırma önergesi kurulması önergesi vermişim.

İmzası bulunan meclis araştırma önergesi sayısı Malik Ecder Özdemir 206, imzası bulunan gen soru önergesi sayısı 5, genel kurul konuşmaları son bir buçuk yılda 13, bu benim karnemdi.

Sayın Ali Turan, ilk imza sahibi olduğu kanun teklifi yok. İmzası bulunan kanun teklifi yani başkasının hazırlayıp onun imza attığı kanun teklifi sayısı 3, sahibi olduğu sözlü soru önergesi yok, yazılı soru önergesi yok, genel görüşme önergesi yok. Meclis araştırma ve soruşturma önergesi yok, ilk imza sahibi olduğu meclis araştırma önergesi yok, imzası bulunan meclis araştırma önergelerinin sayısı 7, genel kurul çalışmaları toplam 3.

Sayın Hilmi Bilgin, ilk imza sahibi olduğu kanun teklifi 1, imzası bulunan kanun teklifleri 11, sözlü soru önergesi yok, yazılı soru önergesi yok, genel kurul görüşmeleri ilk imzası yok, meclis araştırma önergeleri yok, ilk imza sahibi olduğu meclis araştırma önergesi yok. İmzası bulunan meclis araştırma önergelerinin sayısı 8, genel kurul konuşmaları 11.

Sayın Mesude Nursuna Memecan; ilk imza sahibi olduğu kanun teklifi yok, imzası bulunan kanun teklifleri yok, sözlü soru önergesi yok, yazılı soru önergesi yok, genel görüşmelerle ilgili önergesi yok. Meclis araştırma ve soruşturma önergesi yok, ilk imza sahibi olduğu soru önergesi yok, imzası bulunan meclis araştırma önergeleri 2 adet, imzası bulunduğu gen soru önergesi yok, genel kurul konuşmaları 3 adet.’

TELEKOM BİNASININ

KİRAYA VERİLMESİ…

Sivas’taki Telekom binasının adeta birilerine peşkeş çekildiğini belirten CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir, AK Parti iktidarını hedef alarak yolsuzluk vurgusu yaptı.

Özdemir; ‘Telekom’da yaşanan vurgunun arkasında bir siyasetçi olmasa, içinizden birisi ya da Sivaslı bir esnaf hemşerimiz, hem de AK Partili bir hemşerimiz gitse ‘bu Telekom binasını ayda 4 bin liraya ben kiralamak istiyorum’ dese verirler miydi acaba. Hepimiz biliyoruz ki vermezlerdi. O zaman burayı kiralayan şanslı AK Partili arkadaşımızın arkasında hangi siyasetçi var?

İki AK Partili vekilin milletvekili olduktan sonra ihale ustalığı yaptıkları ve AK Partili belediyelerden erzak ihalesi aldıkları ve bu konuda yolsuzluk yapıldığı ulusal medyadaki iddiadır. Şimdi bu iki AK Partili milletvekili kimdir? Hala aile şirketi üzerinden İstanbul Belediyesi’nden ihale almaya devam eden milletvekili kimdir.’

‘TOKİ VEKİLİN KÖYÜNE

VİLLA YAPTI’

Toplu Konut İdaresi TOKİ’nin İmranlı’da vatandaşı mağdur ettiğini, ama bir başka ilçede AK Parti üst düzey yöneticisi bir milletvekilinin Sivas’taki köyüne 40 tane özel villa yaptığını belirterek, eleştirilerini sert bir şekilde sürdürdü.

Özdemir; ‘Geçen hafta İmranlı’daydım. 2 Yıl önce TOKİ 260 yurttaştan 6’şar milyar lira para toplamış, ‘size ev yapacağım’ demiş, 3 defa müteahhit değişmiş, temeller atılmış ama TOKİ’nin inşaatı duruyor. Bu 260 vatandaşımız ‘TOKİ bizi perişan etti’ diyor. Peki, aynı TOKİ İmranlı’daki insanları perişan eden, sosyal konut yapmayan TOKİ, Sivas kökenli bir AK Parti milletvekilimiz, hem de AK Parti’de üst düzey yetkili bir milletvekilimizin köyüne 40 tane villa yapıyor. O köyde oturanlardan hiçbirisi bu villalardan hak sahibi yapılmıyor. AK Partili milletvekilleri, yakınları ve İstanbul’daki iş adamlarına münhasıran TOKİ 40 tane villa yapıyor. Soruyorum bu AK Partili milletvekili kimdir. Yani TOKİ, bir taraftan insanları perişan etmiş, bir taraftan bir milletvekilinin köyüne 40 tane özel villa yapılıyor. Bu TOKİ’nin işi midir, bu milletvekilinin buradaki 40 villada hissesi var mıdır, yakınlarının akrabalarının hissesi var mıdır? Sormak istiyorum’ dedi.

‘YASTAYIM FAS’TAYIM

BAHANESİNE SIĞINMAYIN’

İktidar temsilcilerine, Başbakan ve Cumhurbaşkanına 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları ve 4 Eylül Sivas Kongresi’nin 94. Yıldönümü etkinliklerine katılmaya çağıran Özdemir, ‘Yastayım, Fas’tayım, bahanesine sığınılmasın’ dedi.

Özdemir; ‘Önümüzde 30 Ağustos var, 30 Ağustos Zafer Bayramınızı kutluyorum. Arkasından şanla, şerefle 4 Eylül Sivas Kongresi’ni yapacağız. Buradan Sivas’taki etkinlikleri, kavun karpuz festivalini kaçırmayan başta sayın bakanımdan başlayarak, AK Partili milletvekillerimize ve her sefer bahane uydurup ulusal bayramlarımıza gelmeyen Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakana sesleniyorum. Hastayım, Fas’tayım, Mısır için yastayım bahane ve gerekçelerine sığınmadan herkesi 30 Ağustos Zafer Bayramı etkinliklerine bekliyorum’ ifadelerini kullandı.

‘AK PARTİ İL YÖNETİMİ

SİVAS’A YAZIK EDİYOR’

Gündemdeki ‘kütüphane projesi’ hakkında da soruları yanıtlayan Özdemir,  ‘Hani ‘yerinden yönetim’ diyorduk… Belediye başkanı, kütüphane yapılmak istenilen yere çok daha şık, Sivas’a yakışır bir proje yapmışken, belediye adeta devre dışı bırakılarak, ruhsat yetkisi belediyeden alınarak Ankara’dan ruhsat verildi ve apar topar inşaata başlandı. Bu bir kere her şeyden önce sadece belediye başkanına değil, Sivas halkına yapılan saygısızlıktır. Sivas’ta iktidarın, Erkin kim olduğunun acı bir göstergesidir’ dedi.

Bu konuda AK Parti il yönetiminin dayatması olduğunu savunan Özdemir, şu şekilde konuştu:

‘Sivas, üzülerek söylüyorum; Sivas’a hizmet etmek isteyen bir belediye başkanı ile AK Parti il yöneticileri arasında sıkışmış vaziyette. Belediye başkanı da benim partilim değil, AK Parti’nin il başkanı da benim partilim değil. Ama AK Parti il yönetimi Sivas’a yazık ediyor.

Hani ‘yerinden yönetim’ diyorduk… Belediye başkanı, kütüphane yapılmak istenilen yere çok daha şık, Sivas’a yakışır bir proje yapmışken, belediye adeta devre dışı bırakılarak, ruhsat yetkisi belediyeden alınarak Ankara’dan ruhsat verildi ve apar topar inşaata başlandı. Bu bir kere her şeyden önce sadece belediye başkanına değil, Sivas halkına yapılan saygısızlıktır. Sivas’ta iktidarın, Erkin kim olduğunun acı bir göstergesidir.

Açık söylüyorum, bu konuda bakanı, milletvekilini değil, AK Parti il başkanını Sivas aşamamıştır. Onun ısrarı üzerine yanlış bir projenin temeli atıldı, inşaat aşamasına gidiyor. Bu Sivas adına bir ayıptır. Sivas’a yapılan her türlü hizmete teşekkür ediyoruz. Ama hani yerinden yönetim diyorduk. Hani o kente yapılacak hizmetler ilk önce o kentte yaşayan insanlara sorulacaktı. Bunların hiçbiri sorulmadan, yetkili belediye devre dışı bırakılarak, Ankara’dan bakanlıktan ruhsat alınarak yanlış bir projeye başlanmış olması, Sivas adına utanç vericidir.  

Bu proje doğru ise bile oldubittiye getirmeden, Sivas’taki sivil toplum örgütleri ile tartışarak hayata geçirilmesi gerekiyor. Kaldı ki, Sivas Kent Konseyi’nin bu konuda açıklamaları var. Bana gönderilmiş bildirgeleri var. Mimarlar Odası, Mühendisler Odası, bu projenin Sivas için doğru proje olmadığını ifade ediyorlar. Kent Konseyi’ni aşan, sivil toplum örgütlerini aşan, ‘dediğim dedik’ dayatması yapan kimdir. Bunu Sivas halkının tercihine bırakıyorum. Böyle bir anlayış, böyle bir vurdumduymazlık, ‘ben yaptım olacak’ anlayışı olamaz. Kesinlikle reddediyorum.’

KURU’YU ELEŞTİRDİ…

AK Parti İl Başkanı Burhanettin Kuru’ya yönelik eleştirilerini sürdüren Özdemir, Kuru’nun belediye başkanlığına hazırlandığını, bir milletvekilinin de ‘ortağımı yedirtmem’ dediğini ileri sürerek, bu durumun Sivas adına üzüntü verici olduğunu söyledi.

Özdemir, ‘Gördüğüm kadarıyla, okuyorum basında… Bu İl Başkanı arkadaşımız benim muhatabım değil ama Sivas’ta çok hızlı bir şekilde belediye başkanlığına hazırlanıyor. Bir başka milletvekili arkadaşım da, ‘ortağımı yedirmem’ demiş. Doğru ya da yanlış bilemem, yerel televizyonlarda var. Sivas adına üzüntü vericidir. Sivas bu tür yöneticileri hak etmiyor. Sivas gerçekten uzunca bir süredir hak etmediği bir şekilde yaşıyor. Sivas kan kaybetmeye devam ediyor, Türkiye’nin en fazla göç veren ili olmaya devam ediyor. Hala bir bölge hastanesi muammaya dönüştü. Sivas’ta mevcut yatırımlar, birer ikişer özelleştirilerek alıp götürülüyor. Sivas’ta kelimenin tam anlamıyla bir çivi çakacak babayiğit yoktur’ dedi.

BAKAN YILMAZ’A

YÖNELİK ELEŞTİRİLER

Özdemir, AK Parti Sivas Milletvekili, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ı da sert bir dille eleştirdi. Bakan Yılmaz’ın katıldığı festivallere değinerek, kaçırılan Türk pilotları üzerinden yüklenen Özdemir, Hatay-Suriye sınırındaki güvenlik zafiyeti üzerinden de Bakan Yılmaz’ı eleştirdi.

Özdemir, şu şekilde konuştu:

‘Sizin aracılığınızla soruyorum; Sayın Milli Savunma Bakanımız Gölova’ya, Koyulhisar’a kavun-karpuz festivallerine gidiyorsun, çok ta memnun oluyorum. Demek ki yeterince zamanın var ki bunlara zaman ayırıyorsun. Ama Sayın Milli Savunma Bakanı’nın asli işi bu ülkenin milli savunması. Buradan Sayın Bakana sormak istiyorum medyada bir kere yer aldı daha da yer almadı. Lübnan’da kaçırılan iki Türk pilotunun akıbeti ne oldu Sayın Bakan? Senin asli görevin bu, bu kaçırılan iki Türk pilotunun durumu nedir şu anda, kimin elinde? Bu konuda Milli Savunma bakanı olarak, hükümet olarak ne yapıyorsun kardeşim? Hatay-Suriye sınırı adeta yolgeçen hanına döndü. Televizyonlarda izlediğim zaman ben utanıyorum bundan. Haberlerde veriyor 250 atlı, 3 bin kişilik adeta düzenli bir ordu gibi, adına kaçakçı deniliyor. Suriye’den Hatay’a gidiyorlar, askerle çarpışıyorlar, TSK bir şey yapamıyor ve Sayın Bakana sorduğumda diyor ki, ‘geçmişte bir hata yaptık, Uludere’de kaçakçıları PKK sandık vurduk şimdi bunlar kaçakçı mı değil mi? Kestiremiyoruz’ diyor.

Uludere’de gerçekten sadece kaçakçılık yapan ve yaşları 14-15’in üstünde olmayan 34 insanımız başbakanın talimatıyla savaş uçakları gitti bombaladı. 34 yurttaşımız orada öldü. Ama 3 bin kişilik adeta düzenli ordu ikidir sınırlarımıza hükmediyor, Milli Savunma Bakanı’nın gıkı çıkmıyor. Yine Milli Savunma Bakanına sormak istiyorum vicdanen rahat mı? Ben rahatsızım. Bir tarafta 30 yıl boyunca Türkiye’yi kan gölüne çevirmiş PKK terör örgütünün elebaşı var hükümetle pazarlık masasında. Türkiye’yi daha nasıl bölebiliriz pazarlığı yapılıyor. Adına da sözüm ona ‘Barış süreci’ diyorlar. Apo’ya af çıkarılmaya çalışılıyor. Siyasi bir lider vasfına büründürüldü iktidar tarafından, ama bir taraftan da Sayın Milli Savunma Bakanı ile beraber görev yapan, 30 yıl boyunca Türk silahlı Kuvvetleri’nde görev yapmış bir Genelkurmay Eski Başkanı müebbet hapse mahkûm ediliyor. Bu ne dine, ne demokrasiye, ne inanca, ne de ahlaka sığmaz biz karardır. Sayın Milli Savunma Bakanı bu karar hakkında ne düşünüyor, bu karardan vicdani bir rahatsızlık duyuyor mu? Bu soruları Sayın Bakan’ın cevaplaması gerekiyor’