AHMET TIRPAN
Sivas Belediye Başkanlığı´na bağlı İtfaiye ekipleri tarafından soğuk havalarda beslenme problemi yaşayan kuşlar için ağaçlara kuş yuvası asıldı.
Kent merkezinde belirli bölgelere asılan kuş yuvaları ilerleyen günlerde şehrin farklı bölgelerinde bulunan parklara da asılacak. Yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Belediye Başkanı Sami Aydın; ?Kış dönemindeyiz. Karın toprak örtüsünü kapatması ile birlikte kuşların ve dışarda yaşamak zorunda kalan canlıların yiyecek bulmakta zorlandıkları bir dönemdeyiz. Bu ihtiyacı karşılamak adına kuşların sıcak bir yuvaya kavuşmaları için içerisine yem bıraktığımız yuvalar yaptık? ifadelerine yer verdi.
Hayvanların açlıktan ölmemesi için vatandaşların da destek olması gerektiğine dikkat çeken Başkan Aydın; ?Kuş yuvalarını ilimizde faaliyet gösteren bir okulun ilkokul öğrencilerine yaptırdık. Hem onlar için güzel bir faaliyet oldu hem de kuşlar için sıcak bir yuva oldu. Kuş yuvalarını ilimizdeki diğer parklardaki ağaçlara da koyacağız. Sokak hayvanları için şehrin belirli bölgelerinde bulunan barınaklara yemler bırakıyoruz. Sokak hayvanlarının bu dönemde açlıkla alakalı sıkıntı yaşamamalarını istiyoruz? şeklinde konuştu.
HAYVANLARA SAHİP ÇIKMAK İNSANLIĞIN GEREĞİDİR
Belediye Başkanlığı tarafından yapılan bu çalışma yüzlerce yıl önce Osmanlı Devletinde daha farklı metotlarda uygulanıyordu. ? Hayvanlara sahip çıkmak insanlığın gereğidir? sözünden hareketle hayvanlar için hastaneler, bakım ve barınma yerleri, sebillere suluklar inşa eden atalarımızın bu çalışmaları günümüzde de bu gibi etkinliklerle yaşatılmaya çalışması oldukça güzel bir yaklaşım.
Neredeyse tüm Osmanlı şehirlerinde sahipsiz sokak hayvanları için pek çok vakıf kurulmuştur. Osmanlı Devleti Sultanı II. Beyazıt; kendi adıyla anılan Beyazıt Camii´nin inşası esnasında (1501-1505) tesis edilen Beyazıt vakfiyesinde, caminin ayrılmaz sakinleri kuşlar için her yıl harcanmak üzere 30 altın lira yem parası tahsis olunmasını emretmiştir.
Osmanlı halkından kuşlara kolayca su bulmaları ve içmeleri için mezar taşlarına kuş havuzları koyduranlar pek çoktur. Bu örnek düşünce de günümüzde yaşatılmaktadır. Bunun örneklerini Yukarı Tekke Mezarlığında görmemiz mümkün. Ayrıca Mimar Sinan´ın, kendi köyü Ağırnas´ta yaptığı vakfın vakfiyesinde, hayvanların su içmesi ve dinlenmesi için çeşmenin etrafındaki 260 arşın boyunda 160 arşın enindeki araziyi vakfettiğini belirtmiştir. Günümüzde değişen mimari yapı ve yaşam koşulları hayvanların ihtiyaçlarının karşılanması noktasında eksik kalırken; Sivas Belediyesi´nin yaptığı bu güzel çalışma kış aylarının bu soğuk günlerinde hayvanlara gösterilen hassasiyet hem de kaybettiğimiz değerleri yeniden hatırlamamız noktasında önemli bir çalışma olmuştur.
LEYLEK VAKFI
Kuşlar için kurulan önemli vakıflardan bir tanesi de kayıtlarda Leylek Vakfı olarak geçiyor. Hicri 1037 Miladi 1189 tarihinde İzmir Ödemiş´te Mürselli İbrahim Ağa adına kurulan Leylek Vakfında leyleklerin beslenmesi için senelik yüz kuruş toplanmasına karar verilmiş ve bu yöntemle kuşların soğuktan ya da açlıktan ölmesinin önüne geçilmiştir.
Atalarımız cami, medrese, mektep, saray gibi her türlü yapının bol güneş alan ve rüzgâr vurmayan cephelerinin ulaşılamayacak yüksekliklerine ?Kuş Köşkü? veya ?Kuş Sarayı? da denilen kuş evleri yerleştirmişler, mezarlarındaki mermer sandukaların yanına yağmur suyu birikip kuşların içmesi için küçük tekneler yapmışlardır. Leylekler, güvercinler, serçeler, kırlangıçlar, kovulma tehlikesine ve açlığa maruz kalmaksızın, istediği Türk evinin üzerinde yuvasını yapabilirlerdi. Eski evlerin mimarisi de bu güzel hizmete uygundu zaten. Özellikle İstanbul´da olmak üzere, sayıları azalsa da hala kuş evleri bulunmaktadır.
Editor : Haberpanelim
