Düzyatan, Tarım ve Orman Bakanlığınca Orman Genel Müdürlüğü Konferans Salonu'nda Dünya Su Günü kapsamında düzenlenen etkinliğin ardından, konuya ilişkin değerlendirmede bulundu.
Yaklaşık 9 yıldır su konusunda çalışma yapmak istediğini belirten Düzyatan, Afrika seyahatinde, yerli halkın temiz suya ulaşımının olmadığını ve su için günlerce yürümek zorunda kaldıklarını gördüğünü söyledi. Düzyatan, bunun üzerine, Afrika'da konuyla ilgili bir belgesel yaptığını ve geliriyle su kuyuları açtırdığını anlattı.
Düzyatan, dünyanın çeşitli yerlerinden girişimlerle Afrika'ya yardım etmek için su kuyuları açıldığını fakat devamının getirilmediğini vurgulayarak, "Afrika'ya yapılan yardımların düzenli ve sürdürülebilir olması, aslında o toplumları bir şekilde refaha kavuşturabiliyor. Su stresini yaşayacağımız yıllar olarak 2030-2050'ler konuşuluyor. Bunlar çok yakın yıllar. O yüzden de bu strese girmeden aslında alabileceğimiz önlemleri alırsak, Afrika'daki insanların düştüğü pozisyona düşmek zorunda kalmayız. Burada bireysel olarak herkesin elinden geleni yapması ve bir seferberlikle çalışması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Modern toplumlarda suyun çok hızlı tüketildiğini ve bunun nedenlerinden birinin de plastik kirliliği olduğunu belirten Düzyatan, temiz gibi görünen suların mikroplastiklerle dolu olduğunu ve insan kullanımına uygun olmayan sular haline geldiğini anlattı.
Düzyatan, su konusunda daha fazla farkındalık yaratmak amacıyla çalışırken yollarının FAO ile kesiştiğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Suyun önemini herkese duyurmak ve elimizden geldiği kadar bireysel olarak da alabileceğimiz önlemleri alıp, suyumuzu doğru şekilde tasarruflu kullanmayı halkımıza öğretebilmek, gösterebilmek ve bunun için destek olabilmek istiyorum. Aslında burada, devletlerin aldığı önlemler asıl büyük parçayı oluşturuyor. Çünkü bütün dünyada suyun yüzde 70'i tarımda kullanılıyor. Türkiye'de yüzde 77'si tarımda kullanılıyor. Doğal olarak tarım alışkanlıklarımızı değiştirdiğimizde bir şekilde suyumuzu daha fazla tasarruflu kullanıyor olacağız. Bunun için de Sayın Emine Hanım'ın (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan) önderliğinde de başlatılan bir proje var. Ülke olarak sularımızı artık israf etmeden daha bilinçli şekilde kullanmaya başlıyoruz aslında. Ben de burada bir farkındalık oluşturabilmek adına elimden geldiği kadar bana düşen vazife ne varsa bir şekilde yerine getirmeye çalışıyorum."
Su tasarrufu konusunda alışkanlıkların çocukluktan kazanılması gerektiğini belirten Düzyatan, "Dişlerinizi fırçalarken suyun akmaması bile aslında burada bir etken. Yemeklerde kullandığımız sudan, öz temizliğimiz ve bahçede kullandığımız suya kadar birçok farklı alanda kendimizi eğitmemiz ve suyu tasarruflu kullanmak için elimizden geleni yapmamız gerekiyor. Bunlar aslında çok basit ve hayatımızda vakit almayacak şeyler, sadece farkındalığımızı o yöne çevirmemiz ve bunlar için harekete geçmemiz gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu./AA/
Sivas İrade- Sivas Gündem- Sivas Haberleri- Sivas son dakika
Editor : Hayrullah Ağkaş