2022 Yılı Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) ve Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Bilim, Özel, Hizmet ve Teşvik Ödülleri düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Aslen Sivaslı olan Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Özge Çevik de TÜBİTAK Teşvik Ödülüne layık görüldü. Çevik’e ödülünü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan takdim etti.
Adem Sabit NALBANT
2022 Yılı Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) ve Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Bilim, Özel, Hizmet ve Teşvik Ödülleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen törenle sahiplerini buldu.
Aslen Sivaslı olan Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Özge Çevik 2022 yılı TÜBİTAK Bilim, Özel, Hizmet ve Teşvik Ödülleri kapsamında sağlık bilimleri alanında uluslararası düzeyde üstün nitelikli çalışmaları nedeniyle TÜBİTAK Teşvik Ödülü’ne layık görüldü. Prof. Dr. Özge Çevik biyokimya ve farmakoloji alanında, kanser ilaç mekanizmaları, yenilikçi ilaç taşıyıcı sistemler, teşhis ve tedavi yanıtı için yeni biyobelirteçler konularındaki yaptığı araştırmalar ile Türkiye’nin nitelikli bilim insanları arasında yerini alıyor.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ile rektörler, bilim insanları ve davetli misafirlerin katıldığı törende; Prof. Dr. Özge Çevik, ödülünü Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen törende Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden aldı.
Bu yıl içerisinde Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) 2022 Aziz Sancar Teşvik Ödülüne de sağlık bilimleri alanında Prof. Dr. Özge Çevik layık görülmüş yine ödülü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden almıştı.
TÜBİTAK ödülleri kapsamında 12 farklı üniversiteden nitelikli bilim insanlarına iki bilim ödülü, bir hizmet ödülü ve 11 teşvik ödülü olarak takdim edildi.
Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, bugün Çin'in başarısının en büyük sebeplerinden biri olarak yurt dışına okumaya giden gençlerinin, oralarda kazandıkları tecrübeleriyle ülkelerine yaptıkları katkıların gösterildiğini, Türkiye'nin de TÜBİTAK aracılığıyla bu doğrultuda önemli adımlar attığını söyledi.
Bu alanda yapılan çalışmaları anımsatan Erdoğan, "Sadece kendi gençlerimizin yurt dışında bilgi ve tecrübe sahibi olmasını sağlamakla kalmıyor, Türkiye'yi dünyanın her yerindeki bilim insanlarımız için cazibe merkezi yapmayı hedefliyoruz. Bu amaçla ihdas ettiğimiz programlarla geri dönen araştırmacılarımız sayesinde bilim ekosistemimizi güçlendiriyor, beyin göçünü tersine çeviriyoruz." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, 2018 yılında hayata geçirdikleri Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı ile Türkiye'ye dönen 190 üst düzey araştırmacıdan 9'unun projelerini başarıyla tamamladığını belirterek uluslararası lider araştırmacıların projelerinde, 346'sı doktora öğrencisi olmak üzere toplam 890 araştırmacının görev aldığını aktardı.
Sayıları ve etkinlikleri giderek artan araştırma-geliştirme laboratuvarlarının da tersine beyin göçü konusunda önemli rol oynadığına işaret eden Erdoğan, sayıları 6'ya çıkan TÜBİTAK destekli araştırma-geliştirme laboratuvarlarında, 56'sı doktoralı 130 araştırmacının çalıştığını dile getirdi. Bu merkezlerde, katmanlı imalat, otonom sürüş, akıllı 5G ve 6G ağlarının, malzeme geri dönüşüm, yalıtım, yüzey, filtrasyon, hijyen teknolojileri gibi konularda kritik araştırma faaliyetleri yürütüldüğünü anlatan Erdoğan, "Türkiye tüm bu çalışmalarla geleceğin teknolojilerine hazırlanıyor. Ülkemiz artık modern, gelişmiş, nitelik ve nicelik açısından dünyayla yarışır bir bilim ve teknoloji ekosistemine sahiptir." diye konuştu.
Teknoparklarda araştırma, geliştirme ve tasarım merkezlerinde 10 binlerce projenin yürütüldüğüne dikkati çeken Erdoğan, TÜBİTAK enstitülerinde, savunma sanayisinden uzaya, yapay zekadan astronomiye kadar geniş bir alanda başarılı çalışmalar gerçekleştirildiğini vurguladı.
Bilim ve teknoloji atılımlarını kutuplara kadar ulaştıran bir Türkiye'nin olduğunu dile getiren Erdoğan, "Bu yıl, TEKNOFEST kapsamında düzenlediğimiz Lise Öğrencileri Kutup Araştırma Projeleri Yarışması finalistleri arasından seçtiğimiz 3 öğrencimizi Antarktika Bilim Seferi'ne dahil ediyoruz." dedi.
Beyaz kıtada kendi projeleri ile ilgili saha çalışması yürütecek öğrencilerin, geliştirdikleri "tabiatta hızlıca çözünebilen biyoplastiği yerinde test etme imkanı" bulacağını kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bilim ve teknolojideki tüm bu başarılarda, Türkiye'de araştırma, geliştirme harcamalarının milli gelirimize oranının 1000'de 5'ten yüzde 1,13 çıkmasının, araştırmacı sayısının 26 binden 222 bine yükselmesinin önemli katkısı var. Görüldüğü gibi, bizim, bilimsel çalışma yapan, teknoloji geliştiren, üreten insanlarımıza verdiğimiz değer ortadadır. Bilime ve teknolojiye yaptığımız yatırımların meyvelerini her alanda topluyor olmanın da mutluluğu içindeyiz. Bugün nerede durduğumuzu ve yarın nereye gideceğimizi doğru tespit etmek için, önce nereden geldiğimizi bilmemiz şarttır. Bir dönem dünya çapındaki bilim insanları hep bizim gönül coğrafyamızdan çıkıyordu. El Cezeri, Ali Kuşçu, Hezarfen Ahmed Çelebi gibi bilim insanlarımız icatlarıyla tarihin yönünü değiştirdiler. Aynı şekilde İbn-i Sina'dan Hayyam'a, Razi'den Cabir'e etkileri hala devam eden bilim insanlarımız vardı. Ancak daha sonra bilim ve teknoloji çalışmalarında önemli bir durgunluk dönemi yaşadık. İnşallah artık bu fetret dönemini bitiriyor, bilim ve teknolojide yeniden şahlanışa geçiyoruz. Allah'ın izniyle bu coğrafya tekrar bilimin ve teknolojinin önde gelen merkezlerinden biri olacaktır. Biz, buna canı gönülden inanıyoruz."
"GENÇLERİMİZ, YAZILIM DÜNYASINDAKİ YERLERİNİ ALIYOR"
TEKNOFEST kuşağına güvendiklerinin altını çizen Erdoğan, bilim insanları ve gençlerin azimleri, öz güvenleri ve başarılarıyla bu ümidi ziyadesiyle verdiğini belirtti. Gençlerin birçok şeyi başararak yarınlara hazırlandığını dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"DENEYAP Teknoloji Atölyelerinde daha 8 yaşlarında, 9 yaşlarında yapay zeka, nesnelerin interneti, robotik projeleri geliştiren evlatlarımızı gördükçe bu inancımız güçleniyor. Yeni nesil yazılım okullarında kendilerini yetiştiren binlerce gencimiz, sessiz sedasız yazılım dünyasındaki yerlerini alıyor. Teknoparklarda 2 kişi, 3 kişi bir araya gelerek milyar dolarlık değerlemeye ulaşan şirketler kuran parlak beyinlerle gurur duyuyoruz. Evlatlarımız daha ortaokul, lise sıralarında iken TEKNOFEST yarışmalarında dikey roket, insansız hava araçları, kutup araştırmaları, biyoteknoloji gibi projelerde çalışıyor. Ülkemizin ilk yerli otomobili Togg'u, niye geçmişte değil de bugün üretebildik sorusunun cevabı, işte burada gizlidir. Dünya, bizim insansız hava araçlarındaki başarımızı manşetlere taşıyor, şaşkınlıkla takip ediyor. Adına şarkılar yazılan TB2 ile başladığımız yolculukta, önce Akıncı'ya, sonra insansız muharip savaş uçağımız Kızılelma'ya geldik. Şu anda oranın üretiminde 3 bin gencimiz çalışıyor ve bunların yaş ortalaması 25 ile 35 arasında. Demek ki bu millet, Türk oğlu Türk yapar mı? Yapar ve şu anda bunu yapıyor."
"BUNLAR TÜRKİYE YÜZYILI'NIN İLK FOTOĞRAFLARI"
Diğer bir kulvarda ANKA, Aksungur, milli muharip uçakla yol alındığını belirten Erdoğan, "Daha havada Atak'ı, Hisar'ı, Tayfun'u, denizde Anadolu'yu, Piri Reis'i, diğer projeleri saymıyorum bile. Bu teknolojiler sadece ülkemizin kendi savunmasında elimiz, ayağımız olmakla kalmıyor, aynı zamanda savunma sanayimizi küresel düzeyde söz sahibi haline getiren bir vizyonu ortaya koyuyor." dedi.
"Savunma sanayisindeki bu topyekun dönüşümün anlamı, dünyanın güvenlik dengelerindeki sarsıntının artacağı önümüzdeki dönemde daha iyi kavranacaktır." diyen Erdoğan, savunma sanayisinin diğer alanlardaki teknolojik gelişmelerin itici gücü olduğunu da asla unutmadıklarını dile getirdi.
Bu alandaki birikime sadece savunma gözüyle bakmadıklarını, meseleyi çok daha geniş bir perspektifte değerlendirip ona göre destek verdiklerini vurgulayan Erdoğan, "Bu tabloya bakıp da umutlanmamak mümkün mü? Togg banttan indiğinde hep beraber gururlandık değil mi? Orada da şu anda 1400 gencimiz çalışıyor. Kızılelma ilk uçuşunu yaptığında hep beraber duygulandık değil mi? Tabii bunlar daha başlangıç, bunlar Türkiye Yüzyılı'nın ilk fotoğrafları ama bize bu kadarı yetmez. İstiyoruz ki bilim insanlarımızla, araştırmacılarımızla, mühendislerimizle bu fotoğrafı her gün daha da zenginleştirelim, geliştirelim." diye konuştu.
Erdoğan, Türkiye'yi bilimle, teknolojiyle, sanayiyle kalkındırmak istediklerini vurgulayarak "Bunun için de durmak yok, yola devam." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ödül alan bilim insanlarını bir kez daha tebrik etti.
Editor : Haberpanelim