Gündem

Keneye Karşı Vücudunuzu Kontrol Edin!

Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Açıcı;  Sivas’ta bu yıl 3 kişinin ölümüne neden olan ve kene ısırması sonucu ortaya çıkan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Keneye Karşı Vücudunuzu Kontrol Edin!
06-06-2023 11:00
SİVAS

Erkan YILDIZ 

Havaların ısınmasıyla birlikte park ve bahçe gibi açık alanlarda vakit geçirme sıklığının artması, kene vakalarını da tetiklemeye başladı.

Sivas’ta bu yıl kene ısırması sonucu ortaya çıkan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı nedeniyle ölenlerin sayısı ise 3'e yükseldi.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Açıcı konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.

Açıcı, KKKA virüsünü en çok taşıyan kene türünün ‘Hyalomma Marginatum’ olduğunu belirterek bu türün en fazla Kelkit Havzası ve bu havzaya yakın kentlerde görüldüğüne dikkat çekti.

IXODİDAE ADLI KENE TÜRÜ ENFEKSİYONA YOL AÇIYOR

Kene türlerinin hepsinin virüs taşımadığını belirten Açıcı, “Yumuşak kene dediğimiz grup daha çok meskenlerde bulunuyor. Tropikal ve sıcak iklim bölgelerinde yaygın olarak görülen kene türlerinin bir kısmı Türkiye’de görülüyor. Bazı viral enfeksiyonları taşıyan ‘Ixodıdae’ adlı kenelere, Türkiye’de oldukça fazla rastlanıyor. Kenelerin hepsi virüs taşımıyor ama yapılan araştırmalar bize gösteriyor ki ‘Ixodıdae’ denilen sert ve yumuşak kene türü enfeksiyona yol açabiliyor” dedi.

KKKA HASTALIĞINA RASTLANMA SIKLIĞI SİVAS’TA FAZLA

Türkiye’de her bölgede kenenin görüldüğünü söyleyen Prof. Dr. Açıcı, “Karadeniz Bölgesi’nde rutubet fazla olduğu için ‘Rhipicephalus’ denilen kene türü yaygın olarak görülüyor. Sıcak ve kurak bölgelerde ise ‘Hyalomma’, ‘Dermacentor’ gibi kene türlerine rastlıyoruz. Kene türleri, bölgenin rutubet durumuna göre değişim gösteriyor. Bazı kenelerin gelişimi için yüzde 80-90 nem yeterliyken, bazı kene türleri için yüzde 60 yeterli oluyor. Türkiye’de KKKA virüsünü en çok taşıyan kenenin ‘Hyalomma Marginatum’ adlı türüdür. Gümüşhane, Tokat, Çorum, Zonguldak, Sivas, Yozgat ve Karabük’te ‘Hyalomma Marginatum’ cinsi daha yaygın olduğundan KKKA hastalığına rastlanma sıklığı bu illerde daha fazla” açıklamasında bulundu.

Kenelerin en aktif olduğu dönemin yaz ayları olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Açıcı, “Bazı türlerin de sonbahar – kış aylarında aktif olduğu bir periyot var. Mesela, yaptığım bir çalışmada kış mevsiminde koyunların kulaklarının içinde ‘Rhipicephalus’ kenelerinin ‘nimf’lerine (ergine benzeyen kene) bol miktarda rastladım. Keneler doğada diğer hayvanlardan da kan emerek gelişimini devam ettiriyor ve sonrasında toprağa düşüp yumurtluyorlar. Böylelikle yeni nesilleri ortaya çıkıyor. Yumuşak ve kumlu topraklarda gizlenmeleri ve yumurtlamaları daha rahat olduğundan buralarda daha fazla kene bulunuyor. Dolayısıyla üremeleri daha da kolaylaşıyor. Bazı türler ise ağaçlık alanları tercih ediyor çünkü kolaylıkla kan emebilecekleri hayvanları bulabiliyorlar. Virüs taşımasa dahi bir kene, virüslü bir hayvanın kanını emerken enfekte olabiliyor. Bulaşan virüs, kene içerisinde ürüyor ve bu virüs doğada kenelerle yayılıyor” şeklinde konuştu.

Kenelerin doğayı çok sevdiğini dile getiren Açıcı, “Keneler gölgemizi ve yaydığımız karbondioksit kokusunu da algılayarak aktif duruma geçiyorlar. Kimisi de otların yüzey kısmında bekliyor. Kenelerin ayak ucunda yastık benzeri bir oluşum bulunuyor ve rahatça deriye nüfuz edebiliyor. Bu yüzden kene üzerimizde yürürken farkında olmayabiliyoruz. Gerek çalışma esnasında gerek doğada oldukça deneyimim oldu. Böyle alanlara çıkıldığı zaman özellikle kasık, göbek ve eklem bölgeleriyle beraber tüm vücudumuzu muhakkak kontrol etmemiz gerekiyor. Aksi takdirde istenmeyen sonuçlar doğabilir. Tutunma söz konusu ise bir pens yardımıyla çok zorlamadan yavaşça keneyi çıkarmamız gerekiyor. Kesinkes dişli bir aletle çıkarmalıyız. Eğer bir sağlık kuruluşuna yakınsanız oraya başvurmak daha doğru olur” dedi.

KENEYİ TANIMAYAN İNSANLAR VAR

Prof. Dr. Mustafa Açıcı, konuşmasının devamında; “Kene dendiği zaman farklı bir şey olarak algılanıyor. Aslında halk farklı isimlerle keneyi tanıyor ve kene ile ilgili uyarılara maalesef kulak vermiyor. Vatandaşlar ve çiftçilerimiz, doğada sürekli üzerine kene tutunduğu için onları çok tehlikeli olarak görmüyor fakat biliyoruz ki kene insanlara ve hayvanlara tutunduğu zaman tehlike arz ediyor ve ölümle sonuçlanan hastalıklara yol açıyor. Hayvancılıkla uğraşan vatandaşların, bahar aylarında veteriner hekimlerin tavsiyesi ile hayvanlarına ve hayvan barınaklarına kene ilaçlaması yapması oldukça büyük öneme sahip. Mezbahaya kesime gidecek hayvanlara en az 14 gün önceden kene ilaçlaması yapılması lazım. Mezbahada görevli veteriner hekimlerin, özellikle KKKA hastalığının insanlara bulaşmaması için bu riske çok dikkat etmesi gerekir. Ayrıca, ilacın vücuttan arınması sürecinde ilaçlanan hayvanların sütleri tüketilmemeli. Daha önceki yıllarda parklar ve meralar ilaçlanmıştı, bu kesinlikle yanlış, zira bu ilaçlama doğaya faydası dokunan ve kenelerin düşmanları olan böceklerin ölümüne sebep olmakta. Sadece meskenler, ahırlar ve hayvancılık işletmeleri kenelerin aktif olduğu dönemde ilaçlanmalı” ifadelerine yer verdi.


Editor : Elif Elmalı
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER