Gündem

Sivas’ta İletişim Sorunu Yaşanıyor! Utanmıyor Musunuz?

CHP Sivas Milletvekili Ulaş Karasu, TBMM Genel Kurulunda konuştu. Sivas’ta telefonu çekmeyen çok sayıda köy olduğunu ifade eden Karasu, “Seçim bölgem Sivas'ta onlarca muhtar yanıma geldi. ‘Köyümüzde internet çekmiyor, telefon çekmiyor’ diyorlar. Sivas'ın bin 233 köyünün yarısından fazlasında ne internet var ne telefon. 21'inci 21'inci yüzyılda vatandaşlarımızı bu şekilde mağdur etmeye utanmıyor musunuz?” dedi.

Sivas’ta İletişim Sorunu Yaşanıyor! Utanmıyor Musunuz?
03-07-2024 10:22
SİVAS

Hayrullah AĞKAŞ 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Sivas Milletvekili Ulaş Karasu, Türk Sivil Havacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerine  Türkiye Büyük Millet Meclisi ( TBMM) Genel Kurulunda  söz aldı.

Konuşmasına Madımak Olayına değinerek başlayan Karasu, “Madımak katliamının 31'inci yılı. 31 yıldır bu acı ülkemizin tarihi üzerinde kara bir leke olarak durmaya devam ediyor çünkü aradan geçen yıllara rağmen katliamın hesabı sorulmadı, gerçek sorumlular açığa çıkarılmadı. Katliamın faillerinin zaman aşımıyla cezasız kalması acıları daha da katladı. Bu katliamın sorumlularından, hesap sorulmadığı ve faillere kol kanat gerildiği için linç kültürü ülkemizde devam etti. Gazi'ler, Suruçlar; 10 Ekimde katliamlar yaşamaya, insanlarımızı kaybetmeye devam ettik. Bu linç kültürünü oluşturan en önemli etken ise ülkemizi yöneten siyasi iradenin ta kendisidir. Bu topraklarda bir daha Madımak'ların, Başbağlar'ın, Suruç'ların, 10 Ekimlerin yaşanmaması için toplumu kutuplaştıran, ayrımcı politikalarla siyasette güç kazanmaya çalışan bu kindar anlayışa karşı mücadelemizi her alanda sürdüreceğiz. Otuz bir yıldır acısı yüreğimizi yakan ve insanlık için utanç verici bu katliamda hayatını yitiren sazında, sözünde sevgiden başka hiçbir şey olmayan canlarımızı bir kez daha rahmetle anıyorum” dedi.

Ulaştırma Bakanlığının hazırladığı torba yasayı görüştüklerini ifade eden Karasu, “İşçiye, emekliye, çiftçiye verecek bir şeyi olmayan iktidar yandaşa özel kanunlar çıkarmaya, ülkenin kaynaklarını birilerinin cebine peşkeş çekmeye devam ediyor. Bu kanun maddesinin içinde de yine buna benzer tuzaklar var. Bakın, birazdan anlatacağım, ‘tasarruf, tasarruf’ diye milletin boğazına yapıştığınız bir dönemde Ulaştırma Bakanı Almanya'ya müteahhitlerin uçağıyla gider, millet biz simide bile muhtaçken eski Bakan Simit Sarayı'nın sahibinin uçağıyla hacca gider, Çevre Bakanı Tapu ve Kadastronun haritalama uçağıyla gezmelere gider, Sağlık Bakanı Devlet Hava Meydanlarının kalibrasyon uçağından hiç inmez, Türk Hava Yolları gurbetteki vatandaşlarımızı bile ayırmaya devam eder, AKP'lileri ucuza taşır. Bu ülkede her şey utandı; yer utandı, gök utandı ama bir tek siz utanmadınız! Ülkemiz Karadeniz ile Akdeniz arasında deniz yolu bağlantısını sağlayan tek ülke. Stratejik bir konumumuz var. Denizlerdeki bağımsızlığımızın sembolü Kabotaj Bayramı'nı bir kez daha kutluyorum. Limanlarımızda ve boğazlarımızda verilen kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetlerinin bu nedenle önemi çok büyük. Şimdi bu teklifle bu hizmetleri özelleştirecek adımlar atılmak isteniyor. Aslında bu, yeni bir şey değil; uzun yıllar Türkiye Denizcilik İşletmeleri tarafından yerine getirilen bu hizmetler, Denizcilik İşletmesinin özelleştirilmesiyle birlikte Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğüne devredildi. Sonra, çıkarılan yönetmeliklerle, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle, boğazlar hariç olmak üzere, tamamen usulsüz bir şekilde özel sektör eliyle yapılmaya devam etti. Ulaştırma Bakanlığının yüzde 25'le yüzde 30 arasında pay alarak yaptırdığı bu hizmetlere ilişkin Anayasa Mahkemesi geçen şubat ayında iptal kararı aldı. Danıştay ve Anayasa Mahkemesinin kararlarıyla kesinleştirdiği, Sayıştay raporlarına konu olan bu usulsüzlüğü kanun çıkararak devam ettirmek istiyorsunuz. Bugün için boğazlar da dâhil bu hizmetlerin yıllık geliri yaklaşık 560 milyon dolar. Şimdi ne olacak? Bu teklifin kanunlaşmasıyla birlikte ihaleye çıkılacak ve ihaleyi yine aynı firmalar alacak. Tam yirmi yıl boyunca yandaşlara "Al buraları, istediğin gibi kullan." diyeceksiniz. Hâlihazırda 11'i kamu tarafından işletilen, 26s'ı özelleştirilen, 3'ü de yap-işlet-devretle işletilen 40 limanımız mevcut. Geçen yıl Bakanlık bu hizmetlerden 4 milyar 244 milyon tahsil etmiş. Yüzde 25 pay aldığı üzerinden bir hesaplama yaparsak devlet tam 12 milyar 732 milyondan elini çekmiş yani bu parayı birilerinin cebine koymuş. Ne güzel düzen, değil mi? Bu düzenleme içinde İstanbul ve Çanakkale boğazları yok. Neden yok? Çünkü Montrö Sözleşmesi var. Türkiye'nin kurucu kadroları tarihten ders almışlar ve önemli bir adım atmışlar, Allah Mustafa Kemal Atatürk'ten ve mücadele arkadaşlarından bin kez razı olsun, yoksa bugün siz boğazları da özelleştirme kapsamına alır, bir güzel peşkeş çekerdiniz. Kanal İstanbul'la bunu yapmayı denediniz, oradan da tokadı İstanbullulardan yediniz. İş bununla da bitmiyor. Neymiş? Yetki devriymiş. Bu maddenin ruhunda özelleştirme var. Yirmi yıllık bir devir için 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun'daki düzenlemeyle ihale edilmesi bunun bir özelleştirme olduğunu gösteriyor. Siz kimi kandırıyorsunuz? İhale yöntemi olarak da bu kanunun açık artırma usulüyle değil, pazarlık usulüyle yapılmasını tercih ediyorsunuz. Ne demek bu? Yani isteklilerin istedikleri gibi yarışabileceği bir ihale değil, tamamen adrese teslim bir ihale yöntemi. Yani bu kadar yüksek meblağlı bir iş Kamu İhale Kanunu yönetmeliğiyle niçin yapılmaz? 4046'yla niçin yapılıyor? Açık artırma usulüyle niçin yapmıyorsunuz? Komisyonda saatlerce tartışıldı, Komisyon Başkanımız söz verdi, bu maddede bizim talebimiz bu faaliyetlerin Kıyı Emniyeti tarafından yapılmasıdır. Siz diyorsunuz ki ‘Biz burayı özelleştireceğiz.’ O zaman açık ihaleden korkmayın, burada bu haksız rekabete bir son verin. Pazarlık usulü kesinlikle kabul edilemez. Bu ülkenin bir kuruş kaynağını daha birilerine peşkeş çekmenize izin vermeyeceğiz. Elimiz yakanızdadır, 85 milyonun nefesi ensenizdedir” dedi.

Teklifte Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünü ilgilendiren hususlar da olduğunun altını çizen Karasu, “Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü stratejik bir kurum ve kurumda önemli sorunlar yaşanıyor; bu sorunların bir an önce çözülmesi gerekiyor. Bu teklifle sorunlar çözülmüyor, sadece geçiştiriliyor. Yine, kanun teklifinde PTT'yle ilgili düzenlemeler var. Biliyorsunuz, PTT 2017 yılında Varlık Fonuna devredildi; o güne kadar kâr eden bir kuruluştu ama sonra, her yıl zarar eden bir kurum hâline geldi. PTT'nin çok önemli, yapısal sorunları var, başta personel. İki farklı statüde personel çalışıyor. Birbirinden farklı mali ve özlük haklara sahip iki farklı statüde personel istihdamı ne kadar doğrudur? Ayrıca, sürgün ve baskı uygulamalarının sürüp gittiği kurumda personel eksikliği de bilinen bir gerçek. Ama siz şimdi ne yapıyorsunuz? Madde 22'de yandaş kayırmacılığının örneği olacak yeni bir düzenleme getiriyorsunuz. Seçim döneminde kamuda mülakatın kaldırılacağının sözünü verdiniz, bu sözü unuttunuz. Şimdi, PTT iştiraklerinde kamu mevzuatına tabi olmadan işçi istihdamına olanak sağlamak istiyorsunuz. Bunun yerine ‘Yandaşlarımızı işe yerleştireceğiz’ deseniz daha doğrusunu yapmış olursunuz. 696 sayılı KHK'yle taşeron mağdurların durumu ne olacak? PTT'de, Karayollarında, Devlet Hava Meydanlarında, Demiryollarında çalışan 150 bine yakın insan kadro bekliyor. Söz verdiniz, yapmadınız. Seçim bölgem Sivas'ta onlarca muhtar yanıma geldi. Her gün telefonumu arıyor muhtarlar ve ‘Köyümüzde internet çekmiyor, telefon çekmiyor’ diyorlar. Sivas'ın bin 233 köyünün yarısından fazlasında ne internet var ne telefon. 21'inci yüzyılda vatandaşlarımızı bu şekilde mağdur etmeye utanmıyor musunuz? Evrensel Hizmet Fonu kurduk. Bu fon ne iş yapıyor? Köylerde hâlâ telefonlar çekmiyor. Sonuç olarak, bu teklifte adrese teslim maddelerin olduğu çok açıktır. Gerekli düzeltmeler yapılmadan, çalışanlar arasında adalet sağlanmadan bu kanun adaletli ve hakkaniyetli bir kanun olmayacaktır” açıklamasında bulundu.

Sivasirade- Sivas Gündem- Sivas Haberleri- Sivassondakika

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER