Burcu CELLAT
XX. Bölge Kuzeydoğu Optisyen-Gözlükçüler Odası Başkanı Taylan Küçüker, 10 Ekim Dünya Görme Günü dolayısıyla açıklamalarda bulundu.
Küçüker, “Dünya Görme Günü, dünyanın dikkatini gençler arasında göz bakımının önemine dikkat çekmek ve her yerdeki çocuklara gözlerini sevmeleri konusunda ilham vermek amacıyla kutlanan farkındalık günüdür. Görmek inanmaktır. Periyodik göz muayenelerinizi ihmal etmeyiniz. Her şey bir göz muayenesi ile başlar. Bu seneki ana tema çocuklarınızın gözlerini sevin” dedi.
Dünya Sağlık Örgütü(DSÖ) ve Uluslararası Körlüğü Önleme Ajansı öncülüğünde birçok resmi ve sivil örgütün katılımıyla kurulan Uluslararası Görme Hakkı İnisiyatifinin her yıl Dünya Görme Günü'nü kutladığını dile getiren Küçüker, “Dünya Görme Günü (WSD) , körlük ve görme bozukluğuna küresel dikkatin odaklanması, önlenebilir körlükle mücadele için Ekim ayının ikinci Perşembe günü düzenlenen Dünya Görme Günü yıllık bir farkındalık günüdür. 2050’de dünya nüfusunun yarısının miyop olacağı öngörülüyor. Bu istatistiğin trajik yanı ise adı geçen körlük ve benzerlerinin yüzde 80’inin önlenebilir tedavi edilebilir olmasıdır. Önlenebilir körlüklerin ortadan kaldırılması amaçlanıyor. Dünya Görme Günü, görme bozukluğu ile ilgili farkındalık yaratır ve uluslararası toplumları önlenebilir körlüğü ortadan kaldırmak için çalışmaya davet eder. Her yaşta gerekli bütün muayeneler periyodik olarak mutlaka yapılmalıdır. Düzenli muayeneler genel sağlık bakımınızın bir parçasıdır. Ekonomik Faktör – Dünya’da VISION 2020 Programı başarıyla uygulanabilirse tahminen 223 milyar dolar tasarruf edilecektir.100 milyon kişi kör olmaktan ve körlüğün neden olacağı yoksulluk ve sosyal dışlanmadan korunacaktır. Uluslararası sivil toplum örgütleri körlüğün önlenebilir ve kolay tedavi edilebilir nedenlerini ortadan kaldırmak için güç birliği yapıyor. Amaç, önlenebilir körlüğün temel nedenlerini kontrol altına almak. Görmeyi yeniden sağlamak ya da korumak az miktarda masrafla sağlanabilir ve böylece insanlar yoksulluktan da uzaklaştırılmış olur. Onlar da kendilerini tamamen ailelerine topluma ve ulusal gelişime verebilirler. Periyodik muayeneler trafik kazlarında can ve mal kayıplarını, çevreye verilen zararı azaltır. Üretimi artırır. Ekonomiye katma değer sağlar. Körlüğe neden olan hastalıkların erken teşhisine imkân verir. Yeterli görme keskinliği olmadan öğretim ve eğitim olmaz. Görmeyen çocuk öğrenemez. Görme çocuğun okul başarısını artırır. Toplumların eğitim ve kültür seviyelerinin gelişmesi, özetle çağdaş bir toplumun inşası için, göz sağlığı, yeterli görme keskinliği, TC Sağlık ve Milli Eğitim Bakanlığı için öncelikli bir konu haline getirilmelidir. Koruyucu göz ve görme sağlığı hizmetleri ve erken teşhis önceliğimiz olmalıdır. Giderilmeyen refraksiyon kusurları, kişinin çalışma kabiliyetini becerisini veya günlük yaşantılarını sağlıklı sürdürmeyi kısıtlayabilir. Bir göz problemi ne kadar küçük ve önemsiz gibi olursa olsun, göz muayenenizi ve tedavisinin ertelenmemesi gerekir. Her zaman bir göz doktorunu ziyaret ederek, teşhis ve tedavi için erken davranılması gerekir. Sorunun göz ardı edilmesi, ertelenmesi, geciktirilmesi geri dönüşümü olmayan sağlık problemlerine sebep olabilir. Bebekler 6 aylıkken ilk kez kapsamlı muayene edilmelidir. Daha sonra 3 yaşında ve okula başlamadan hemen önce 5-6 yaşlarında periyodik göz muayeneleri yapılmalıdır. Pandemi nedeniyle evde kalan çocukların bilgisayar, televizyon akıllı telefon kullanma süreleri arttı. Ebeveynler tablet, bilgisayar, televizyon, akıllı telefon kullanımına kısıtlama getirilmeli kullanırken düzenli molalar verilmelidir. Uzun süre doğal ışıktan uzak, yakına odaklanmak, kapalı mekânlarda kalmak miyopinin artmasına sebep olmaktadır. Çocuklar açık havada aktivitelere teşvik edilmelidir. Sokağa çıkmayan bilgisayar başında kapalı mekânlarda vakit geçiren çocuklarda miyopi artıyor. Çocuklar için vizyonumuz; sağlıklı gözlerle büyümeleri, okul başarısı ve yüksek performans, büyük anne ve büyük babalarının yaşamlarını gözlemleyebilmeleridir” dedi.
Genelge ile bebeklerde ve okul öncesi dönemde yapılan görme taramalarının okul çağını da kapsayacak şekilde genişletildiğini dile getiren Küçüker, “Ayrıca görme taramalarının hangi yaş gruplarına nasıl yapılacağına dair de bir uygulama rehberi hazırlayarak, internet üzerinden hekimlerimizin ve sağlık çalışanlarımızın erişimine açıldı. Bu taramalar sayesinde görmenin normal gelişimini engelleyecek risklerin saptanacağını ve yetersiz görmesi olan bebek ve çocukların erken dönemde tespit ediliyor. Başta şaşılık, kırma kusurları, katarakt, göz tembelliği gibi rahatsızlıkları erken teşhis ederek, gerekli tedaviye geç kalmadan başlanılmasına imkân sağlanıyor. Güncellenen tarama programı ile aile hekimi ve aile sağlığı çalışanı tarafından, 0-3 aylık bebeklerin 3. ay izleminin sonuna kadar, 36-48 aylık çocukların 5. izlemi içerisinde ve ilköğretim çağındaki çocukların 1. sınıfa başlayacağı yıl görme taraması yapılıyor. Tarama programına kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşumuzdan, istenecek her türlü katkı ve desteği sağlamaya hazırız. Ebeveynlerimize çağrımız ise, her üç çocuktan birisinin gözleri bozuk. Sağlık Bakanlığımızın tarama programı devam ediyor. Çocuklarının periyodik muayenelerini ihmal etmeyin. Çocuklarınızın gözlerini sevin. Gözlük öğrencilerin ders başarısını performansını yükseltir. Her şey bir göz muayenesi ile başlar. Gözlük çağdaş bir toplum inşa etmenin anahtarıdır. Önerimiz; öğrenciler her yıl kayıt yenilerken tam gördüklerine ve tam işittiklerine dair göz doktorundan alınmış bir raporu kayıt evraklarına eklenmesinin şart koşulması öğrencilerin başarısını artıracağını değerlendiriyoruz. Göz, görme sağlığı ve bakım hizmetleri açısından, bu tarama programlarının yetişkinleri de kapsayacak şekilde genişletilmesi bireylerin ve toplu sağlığı adına en büyük beklentimizdir” ifadelerine yer verdi.
Editor : Burcu CELLAT