Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, her yıl dünya çapında 18 milyon insan kalp hastalığı veya diğer kardiyovasküler komplikasyonlar nedeniyle ölüyor. Risk faktörleri arasında yüksek tansiyon ve sağlıksız beslenmenin yanı sıra tütün ve alkol kullanımı da yer alıyor. Dünya çapında önde gelen ölüm nedeni olan bu hastalığın tedavisi yok. İlaçlar ve diğer tedaviler hastalığın yönetilmesine yardımcı olabilir ve organa giden kan akışının aniden engellendiği kalp krizi olasılığını azaltabilir. Ciddi vakalarda cerrahlar göğüsten, bacaktan veya koldan sağlıklı bir kan damarı alır ve bunu kalbin tıkalı arterin üstündeki ve altındaki bölgesine bağlar - kalp bypass'ı olarak bilinen bir prosedür. Ancak bu tür bir operasyon kalp fonksiyonunu iyileştirmek yerine sadece koruyabilir.
Benzer bir "şok dalgası" tekniği, yaralı tendonlar ve bağlar ve erektil disfonksiyon gibi diğer durumları tedavi etmek için zaten kullanılmakta. Daha yüksek güçteki dalgalar veya darbeler, böbrek taşlarını kırmak için yaygın bir tıbbi prosedür olan litotripside de kullanılmakta.
European Heart Journal'da yayınlanan çalışmada bypass hastalarının yarısına genel anestezi altında ses dalgaları uygulanırken, diğerlerine sahte bir prosedür uygulandı.
Ameliyatlarından bir yıl sonra, kalp tarafından pompalanan oksijenli kan miktarı artmıştır:
Şok dalgası grubunda %11,3
Kontrol grubunda %6,3
Şok dalgası hastaları ayrıca dinlenmeden daha fazla yürüyebilmiş ve daha yüksek bir yaşam kalitesi bildirmişlerdir.
Innsbruck Tıp Üniversitesi'nden Prof Johannes Holfeld, "Bu, günlük yaşamlarında tekrar köpekleriyle yürüyüşe çıkabilecekleri veya süpermarkete gidebilecekleri anlamına geliyor" dedi. "Ayrıca daha uzun bir yaşam beklentisine ve daha az yeniden hastaneye yatışa sahip olacaklarını tahmin ediyoruz." ifadelerini kullandı.
"HEYECAN VERİCİ"
Danışman kardiyolog olan İngiliz Kalp Vakfı yardımcı tıbbi direktörü Dr. Sonya Babu-Narayan, mevcut kalp hastalığı tedavisinin "iyileştirme için çok yer" bıraktığını söyledi. "Bu çalışmanın heyecan verici yanı, bir yıl sonra, ameliyatları sırasında kalplerine şok dalgası tedavisi uygulanan kişilerin, uygulanmayanlara kıyasla daha iyi kalp fonksiyonlarına ve daha az semptoma sahip olmalarıdır" dedi. "Uzun vadeli etkileri araştırmak için artık daha büyük ve daha uzun denemelere ihtiyaç var." diye ekledi.
Araştırmacılar, Avrupalı düzenleyicilerin cihazı bu yıl içinde onaylamasını ve klinik deneyler dışındaki hastalarda ilk kullanımın 2025 yılında gerçekleşmesini bekliyor.
Çalışma Avusturya devlet daireleri, ABD Ulusal Kalp, Akciğer ve Kan Enstitüsü ve Innsbruck Tıp Üniversitesi'nden ayrılan ve bir kısmı araştırmacılara ait olan bir şirket tarafından finanse edildi.
