Aşkın Civarındayız

Alper Duran
Alper Duran
Aşkın Civarındayız
26-05-2021
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><span style="font-size:12.0pt"><span style="background-color:white"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Ey g&ouml;nl&uuml;m&uuml;n devirleri, seni hangi seviye tatmin eder? Hangi z&acirc;viyeden bakarsın &ouml;mr&uuml;ne? İ&ccedil;inde hangi ilahiler okunur ve sen nereye taşınırsın? </span></span></span><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Kusursuzluk portreleri &ccedil;izmek değil işim, h&acirc;ş&acirc;.&nbsp; Konduk bu beyhude &acirc;leme ve muhakkak ki, g&ouml;&ccedil;eceğiz. Bir &ccedil;ocukluk, bir gen&ccedil;lik, bir yetişkinlik ve nasip olursa bir ihtiyarlık &ccedil;ağı vardır. Her devrin ve yaşın fıkhı farklı olsa da, &acirc;mir h&uuml;k&uuml;mler hep aynıdır. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">R&uuml;zg&acirc;rların tesiri y&uuml;ksekliğe g&ouml;re artar. Hem ovada yaşayıp, hem de serin havayı soluma isteği, miskin hayalcilere mahsustur. G&ouml;k kubbenin kızıllaştığı vakitlerde, kalbin heyecanı kam&ccedil;ılanır. Herkes i&ccedil;indeki arzu y&ouml;n&uuml;nde atlarını koşturur. Lakin galip gelen k&uuml;heylan, hep aşkın k&uuml;heylanıdır. Aslında bu sonu&ccedil; malumun il&acirc;mıdır. Tıpkı &ouml;l&uuml;me rağmen, &ouml;l&uuml;m&uuml;ne yaşama isteği gibi. Fakat bilinir ki, &ouml;l&uuml;mden korkanlar, hayata yenilir. Hayatın yenilir yutulur yanının olmadığı da bilinir. G&ouml;ky&uuml;z&uuml;ne bakamayanların yery&uuml;z&uuml;n&uuml;n altında rahatsız oldukları da, alaz alaz yananların şafak vakti uyanamadıkları da, bilinir. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; ayık kalmak, &acirc;şıklara mahsustur. Ey gen&ccedil;liği katleden, elden ayaktan d&uuml;ş&uuml;r&uuml;p bi&ccedil;are bırakan aşk! Ya &ccedil;ekil &uuml;st&uuml;m&uuml;zden, ya da bize nefes aldır...&nbsp; </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Soğuk memleketlerde cemreler konuşulmaya başlayınca, g&uuml;z&uuml;n bırakıp giden kuşlar, yeniden semalarda g&ouml;r&uuml;l&uuml;r. Leylekler her zamanki yuvalarına avdet edince, y&ouml;re halkının i&ccedil;inde farklı bir kıpırdanma başlar. Sığırcıkların sesiyle yeniden neşv&uuml;nem&acirc; eden tabiatın canlanışı, y&uuml;reklerde de m&acirc;kes bulur. Par&ccedil;alara b&ouml;l&uuml;nm&uuml;ş hissiyatlar birleşir ve boşlukta y&uuml;r&uuml;meye ant i&ccedil;miş aşkın pervanelerine katılır. &nbsp;D&ouml;nd&uuml;k&ccedil;e yanan, yandık&ccedil;a pişen, piştik&ccedil;e olan, olduk&ccedil;a &ouml;lmeye başlayan ince ince bir d&ouml;ng&uuml;ye katılır. Anlaşılmayan ezber ve ezbere hayatın anlaşılması i&ccedil;in, bazen yanakların dudakları &ouml;pt&uuml;ğ&uuml;ne kani olmak gerekir. Ey d&uuml;z&uuml;m&uuml;z&uuml; terse &ccedil;eviren, s&acirc;hici d&uuml;ş&uuml;nmeyi titreten aşk! Ya kahır pınarlarımızı kurut, ya da bize bir yol ver&hellip;</span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Kimi yetişkinler bazı gen&ccedil;lerin serserice hareketlerine kızıp durur. Kimisi hakikaten serseridir, fakat &ccedil;oğu bir acının kıvranmasının tam ortasındadır. Acı, bazılarının boynuna kravat gibi takılmıştır, hatta yakışmıştır kimilerine. Her yakışan h&uuml;z&uuml;nle, &ouml;m&uuml;r koyulaşmıştır. G&uuml;neşin doğuşu ne fayda, tasanın kesafeti her yanı karanlık etmiştir zaten. Kiremit kırmızısı, g&ouml;k mavisi ya da menekşenin sarısının ne anlamı var. D&ouml;nekliğin rengi kasıp kavurmuşken d&uuml;nyayı, birde &uuml;st&uuml;ne yoksulluğun rengi ve kapanmışsa hakikatin t&uuml;m renkleri, kimilerine yine siyah-beyaz d&uuml;nyasına d&ouml;nmek kalıyor. &Ccedil;aresizlik hi&ccedil; kimseye tazelenme iksiri veremez, bu y&uuml;zden hep aleyhte s&ouml;ylemenin tarafını tutmak d&uuml;zeltmiyor bir şeyleri. D&uuml;şene bir tekme daha vurulması, onu kuyudan &ccedil;ıkarmıyor. Aşk bir kalbi yormuşsa, ona fazla ilişmemek lazım. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; aşk insanın cehdini &ccedil;elimsiz bırakır. Z&uuml;lfiy&acirc;rın darağacında g&uuml;nahsız bir mahk&ucirc;m gibi, hatırlanmayan manşetlere taşınır. Boşluk b&uuml;y&uuml;r ve i&ccedil;ine d&ouml;k&uuml;len ustalar, yapıların altında kalır. Ey akislerin c&uuml;mb&uuml;ş&uuml;nde bize solgunluk d&uuml;ş&uuml;ren aşk, ya g&ouml;zlerimizi k&ouml;r et, ya da rengimizi bize bağışla&hellip;</span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">D&uuml;nya, imk&acirc;nın i&ccedil;inde ink&acirc;ra saplanmışlarla, imk&acirc;nsızlığın sınırına ink&acirc;rı yanaştırmayanların arasında paylaşılamayan garip bir yerdir. İnsanoğlunun i&ccedil;inde duman t&uuml;tt&uuml;ğ&uuml;nden beri, tenhalar b&uuml;y&uuml;k kalabalıklara d&ouml;n&uuml;şt&uuml;. Ateş olmayan yerde duman t&uuml;tmezdi ve doğruydu. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; birilerinin y&uuml;reği kor ateşlere mek&acirc;n ve sabırlara otağı olmaya alışkındır. Benzetmeler hayatımızın yanından, &ouml;tesinden ve ortasından ge&ccedil;ip dururken, ceylanlara g&ouml;zlerin g&uuml;zelliği d&uuml;şm&uuml;şt&uuml;r. B&uuml;t&uuml;n estetikler i&ccedil;inde tebess&uuml;m haleleri saklıyken, bazı g&uuml;zellikler gamlıdır. &nbsp;Gam y&uuml;kl&uuml;d&uuml;r. Y&uuml;kledik&ccedil;e &ouml;rt&uuml;lerini, yağmurlar &ccedil;ekilir fezanın &uuml;zerinden ve &ccedil;&ouml;le d&ouml;n&uuml;ş&uuml;r aşığın kalbi. Kalbi olanın mahyası yanar mı bilmem. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; d&uuml;nya adaletsiz pencerelere b&ouml;l&uuml;nm&uuml;şt&uuml;r. Kimilerine bir dirhem ışık dahi d&uuml;şmezken, kimileri g&uuml;neşin g&ouml;ğs&uuml;nde uyur. Ey dur durak bilmeden aklımızı koşturan aşk! Ya koşmaktan &ccedil;atlat ki kurtulalım, ya da bizi menzile ulaştır&hellip;</span></span></span></span></p>
ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?