<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Yapılan araştırmalar göstermiştir ki; insanlar yaşadıkları müddetçe bir, çok sıfatı, özellikleri taşımaktadır. Genel olarak baktığınız zaman önce insanlar siyasi veya hayat felsefelerine göre başlıklar altında toplanıyor gibi gözükmektedir. Sanki en ayırt edici bu başlıktır. Ancak, insan sadece siyasi görüşünden ibaret olan bir varlık değildir. Aynı zamanda ekonomik olarak değerlendirildiğinde, farklı, farklı isimlerle anlatılabilir. Rengi, Dili, Dini, farklı şeyleri sevme, farklı şeylerden nefret etme alışkanlığı, bulunduğu bölge, kullandığı lehçe v.s. Bütün bunlar insanların birçok kategori de değerlendirilebileceği ayrı, ayrı başlıkların olmasına sebep teşkil etmektedir. Yani bir insan siyaseten farklı bir görüşte olduğu insanla aynı rengi sevebilir, aynı dili konuşabilir, aynı bölgede yaşayabilir, aynı takımı tutabilir, kısacası ekonomik şartları da aynı olmasına rağmen ayrı siyasi tercihlerde bulunabilir. Tam tersine bu kadar fazla özelliklerinin uyuştuğu insanla siyasi tercihleri ayrı olmasına karşılık, fazlaca özellikleri hiç uyuşmayan bir insanla, aynı siyasi partiyi tercih edebilir. Bu onların her konuda anlaştığı anlamına gelmez. Böyle bir mecburiyet de yoktur. Asıl bu ayrışımlarda öne çıkan inanç birlikteliğidir. İnsanlar, aynı şeylere inanıyorsa, kendilerini birbirlerine daha yakın hissederler.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Dünyada yaşanan onca sıkıntıya rağmen devletlerin bile önce kendi yararlarını tercih ederken, ikinci öncül olarak aynı inancı paylaşıp, paylaşmadıkları konusunda birbirlerine yardım etmeye, yakınlık göstermeye çalıştıklarını görmekteyiz. Diğer inanç sahipleri sıranın gerisinde kalmaktadırlar. Hatta zaman, zaman diğer inanç sahiplerini inançlarından dolayı düşman görmüşlerdir.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Bu açıdan baktığınız zaman Batılı Ülkelerin İslam Ülkeleri üzerinde oynamak istedikleri oyunları daha iyi anlayabilirsiniz... Neden sürekli rahatsız ettiklerini, her zaman kanayan bir yara bırakma çabası içerisinde olduklarını anlamlandırabilirsiniz. BM' nin durumu, NATO' nun yapılanması örnektir.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Devletler açısından da bu böyledir demiştik. Bu önemli ayrıntıyı bilen İngiliz siyaseti Osmanlı topraklarından çekilirken, çok başlı, kontrol edilemeyen, farklı kabilelere ayırım yaparak yönetime taşıyan, hatta farklı mezheplerin azınlıkta olmasına rağmen, orada bir çıban başı olması için yönetime getiren, çoğunluk olan mezhebi kurumları, ezdiren bir yapılanma ortaya koymuştur. Birbirlerine yardımcı olacak özellikleri taşıyan yöneticileri getirmek yerine, daha farklı özellikleri olan ve birbirlerini sevmeyen insanları yönetime taşımışlardır. Kural basittir. Birbirleri ile dayanışma içerisinde olmasınlar. Biz de istediğimiz gibi o, küçük devletleri yönetelim.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">En önemlisi ellerindeki petrol kaynaklarını bizim gözetimimizde ve bizim yararlarımızın, korunduğu bir şekilde varlıklarını devam ettirsinler. Yar altı ve yer üstü zenginliklerini biz kontrol edelim. Bu sayede pastadan en büyük dilimi biz alalım, mantığı hakimdir. Formül bu olunca yönetmek kolaydır. O küçük devletleri birbirlerine düşman etmekte kolaydır. Osmanlının yıkımından sonra bunu da başarmışlardır. O nedenle inançlarında farklılık olan kişiler yönetime getirilmelidir. Komşu olan Devletler aynı inancı, aynı mezhebi birlikteliği sağlamamalıdır. Aralarındaki sürtüşmeler körüklenmelidir.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Dünyada bunca şey olup, biterken hala neden etrafımızdakilerle kavgalıyız? Yahut etrafımızda olup, bitenlerden bize ne? Diye soru soranların olayları bir de bu açıdan değerlendirmelerini isterim. Bazı gerçekleri daha iyi göreceklerdir.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Yazımızın baş tarafında da belirttiğimiz gibi normal demokratik ülkelerde insanlar farklı, farklı şeyleri düşünerek farklı alanlarda bir araya gelebilirler. Bu mümkündür. Ancak eğer siz bir Devleti yönetiyorsanız ve sizin yönettiğiniz devlet etrafındakilerle kavgalı olması gerekiyorsa, işte o zaman insanlar arasındaki olan bu farklılaşmanın getirdiği sempati, birbirini anlama, hoşgörüsünün devletler açısından olmaması gerekir. Çünkü, bu senaryoyu çizenler, böyle düşünmüşlerdir. Hele bir de geleneğinizde Devlet kurma, İmparatorluk yönetme gibi özellikler var ise; işte onlar için en tehlikeli olan güç sizsiniz demektir. Bir de komşularınız zamanla sizin yönettiğiniz olan ülkeler ise; sizin tehlike olarak algılanmanız daha da fazlalaşır.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">İşte bu nedenle: TÜRKİYE DEVLETİNİN gelişmesini ve güçlenmesini istemeyen dış düşman sayısı oldukça fazladır. Etrafımızdaki olayları bir de bu açıdan değerlendirir isek, bazı gerçekler kendiliğinden ortaya çıkar. Türkiye Devlet olarak ne kadar güçsüz hale getirilirse, o kadar zayıf düşer. Bu Ülkenin zayıf düşürülmesi için terör dahil her şeyi olağan görmüşlerdir. Ekonomik olarak çökertmek en büyük amaçlarıdır. Son aylarda bu silahı kullanmaktadırlar. İçimizde ne yaptığını bilmeyen bazı ticaret adamları fazla kazanç sağlayacağım diye, Ülkesine kötülük etmekte yarışmaktadırlar. Hatta bu girişimlerinin açacağı sonuçları dahi düşünmemektedirler. Son ecza depolarına yönelik yapılan operasyonda, ilaçlar üzerinden para kazanma hırsı haberi, bunun için örnektir.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Unutmayalım Dünya petrollerinin yarıdan fazlası OSMANLI TOPRAKLARI OLARAK bilinen yerlerden çıkmaktadır. Eğer Osmanlı yaşasa ve o, topraklara sahip olsa idi, Dünyanın en zengin ülkesi olurdu. Şu andaki emperyalist güçlerin hiçbiri gündemde dahi olamazdı. O halde OSMANLININ neden zorla yıkıldığına iyi dikkat edin. Araştırın, soruşturun...</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Gücümüzü ancak, inanç birliği ile çalışarak, birbirimize sahip olarak, birbirimizi anlayarak, birlik ve beraberlik içerisinde zirveye taşıyabiliriz.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Bu inançla yola çıkmış olan, kendi silahını yapan, savunma sanayini kuran bir TÜRKİYE, nasıl göz ardı edilebilir. Bugün onun görünmeyen savaşı batılılar tarafından bize karşı verilmektedir. Ülke gündemi değişik algı operasyonları ile, bir nevi oyalanmaktadır. İşte şimdi olmayan baş örtüsü sıkıntısı gündeme taşınmıştır. </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Birileri anlamak istemese de anlamasa da biz konuyu hep gündemde tutacağız... </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Batı bu nedenle etrafımızdaki komşularımızı bize karşı kışkırtıyorlar. Doğal olarak Ülkemiz kendini savunmak adına, sınır içerisinde, sınır dışında kendi savunma reflekslerini ortaya koymaktadır. Durum bundan ibarettir. Bu terör ile mücadeleye bile karşı çıkan bir zihniyet ile mücadele devam etmektedir. </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">ALLAH yardımcımız olsun...</span></span></p>
ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?