<p>Muhafazakâr Camianın; ne kadar sivil toplum kuruluşu varsa, ağıza alınmayacak hakaretler etmiş adam. </p><p>Tabi kimin kime ait olduğunu bilmeyecek kadar cahil olduğu için de Saadet Partisi’ne yakın olan AGD’yi de dahil ederek, bizim oraların deyimi ile "Kerpiç ayaklamış"</p><p>Türkiye yansa sesi çıkmayan Saadet, bu kez hemen ve hem de en ağırından tepki göstermiş.</p><p>Cehlini saçıverip "Acar ortaklarını" kızdırdığını geç anlayan bu beyni sulanmış vekil, hemen tornistan edip "Ben AGD’yi kastetmedim" diyerek, ancak ince belli bir dansöze yaraşır bir maharetle kıvırıvermiş.</p><p>Şimdi bekleyip görelim... </p><p>Muhafazakar Camianın, her biri birbirinden kıymetli bu güzide kurumlarına iftira ederek, çukurun altındaki seviyesini izhar etmiş vekil bozuntusunun, mide bulandıran bu pazarlıkçı özrünü Saadetliler yeterli görüp susacaklar mı?</p><p>Yoksa; zihniyet olarak AGD’ye kardeş kuruluş olan diğerleri için de özür dilettirebilecekler mi?</p><p>İkincisinden hiç ümidim yok ama...!!!</p><p> </p><p>***</p><p> </p><p>"İran Şahı Rıza Pehlevi 1934'te Mustafa Kemal'i Ankara'da ziyarete geliyor.</p><p>Şah'ın babası bir "çobandı"; sonra asker, general oluyor, darbe yapıp başa geçiyor ve Türk asıllı Kaçar Hanedanını devirip kendini Şah ilân ediyor. </p><p>Mustafa Kemâl, işte bu Şah'a "başa geçtiniz, yazınızı (alfabe) değiştirmiyor musunuz?" diyor. </p><p>O eşek çobanının oğlu Rıza Pehlevi'deki bilince bakın:</p><p> "Biz bu yazıyı değiştirirsek Firdevsî'yi, Hâfız'ı, Mevlâna'yı, Ömer Hayyam'ı nasıl okuyacağız?" </p><p> </p><p>(Teoman Duralı, Öyle Geçer Ki Zaman, s. 241.)</p>
ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?