Bu Memleketten Çok Şey Olur

Alper Duran
Alper Duran
Bu Memleketten Çok Şey Olur
31-03-2021
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">T&uuml;rkiye, M&uuml;sl&uuml;man T&uuml;rklerin kurduğu son ve b&uuml;y&uuml;k devlettir. Burada ki sondan kastımız, Allah&rsquo;ın inayetiyle kıymete kadar kıyamda kalacak olmasıdır. Ayrıca T&uuml;rkiye haricinde ki T&uuml;rk devletlerinin varlığını, T&uuml;rkiye ile ayrı g&ouml;rmediğimiz i&ccedil;in, kader birliği yaptıkları i&ccedil;in ve onların her biri, &uuml;lkemizin m&uuml;temmim c&uuml;z&uuml; olduğu i&ccedil;in bu ifade kullanılmıştır. B&ouml;ylesine g&uuml;&ccedil;l&uuml; birliktelik sayesinde,&nbsp; İbni Haldun&rsquo;un devlet nazariyesi, &uuml;lkemizin ve T&uuml;rk-İslam medeniyetinin payidar istikbalinde, iflas edecektir. Fakat milletlerin ve devletlerin gelecekteki kaderi, parıltılı laflarla ayakta durmaz. Bilakis emek fedak&acirc;rlık ve inan&ccedil;la kaim olur. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Milletler, mevcudiyetlerini muhafaza etmek i&ccedil;in, kendilerini var eden temeller &uuml;zerinde zamanın dilini ve havasını iyi tahlil etmeleri gerekir. Aksi halde m&acirc;dum olmaları ka&ccedil;ınılmazdır. Haliyle en &ouml;ncelikli husus, &ouml;z değerlerdir. Batı, bunu iyi bellediği i&ccedil;in, bir milletin ruhunu kaybetmesini istediğinde, evvela onu husule getiren temel kaidelerden uzaklaştırma ya da k&uuml;nh&uuml;ne yabancılaştırma yoluna gitmektedir. Batı uygarlığı, s&ouml;m&uuml;rgelerle bu anlayışı tecr&uuml;be </span></span><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">edince, muharebe meydanlarında bileğini b&uuml;kemediği T&uuml;rk milletinin ruhunu istila edecek oyunlara başvurdu. Bunun bir&ccedil;ok sebebi olmakla birlikte, iki sebep &ouml;ncelikliydi. Birincisi, tarihten kaynaklanan bir intikam hırsı, ikincisi ise, yenid&uuml;nyada din ve mezheplerden daha &ouml;nemli hale gelen menfaat ve &ccedil;ıkar &ccedil;atışması. İşte mazideki mağlubiyetlerin &ouml;c&uuml;n&uuml; almak ve menfaatlerine katkı sağlayacak yeni yerleri s&ouml;m&uuml;rmek i&ccedil;in, Osmanlı Devletine (devlet-i &acirc;l&icirc;yye) &nbsp;musallat oldu. Kaderin cilvesi bizi haydutların kıskacında na&ccedil;ar bıraktı. Ne hazindir ki, bazen de, bu şak&icirc;lerin himmetine muhta&ccedil; etti. B&uuml;y&uuml;k medeniyetimiz, talan m&uuml;zayedesine a&ccedil;ıldı. Ancak k&uuml;llerimizden yeniden doğarak, T&uuml;rkiye&rsquo;mizi namahrem elinden kurtardık. Anlatacak hik&acirc;yemiz ve iyileşecek yaralarımız vardı. Lakin hik&acirc;yemizi yeniden bozdular ve yaralarımıza merhem g&ouml;sterip tuz bastılar. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Fevkan&icirc;den <span style="background-color:white"><span style="color:#333333">taht&acirc;n&icirc;ye hapsedilen benliğimiz, zaman zaman hareketlenme n&uuml;veleri g&ouml;sterince, ihtilallerle &ouml;n&uuml;m&uuml;ze barikatlar kurdular. Yapmayın biz yaparız, satmayın biz satarız, &uuml;retmeyin biz &uuml;retiriz ve d&uuml;ş&uuml;nmeyin biz d&uuml;ş&uuml;n&uuml;r&uuml;z dediler. Sonra d&uuml;ş&uuml;nemeyen, planlayamayan ve &uuml;retemeyen bir toplum olduğumuza inandırdılar. Kendilerini timsal g&ouml;sterip, mukayesenin mihengini, yine kendileri kıldılar. Onlara bakıp varlığımızı onların ahvaline g&ouml;re sorguladık. Onlar gibi olamadığımız her durumda aşağılık kompleksine kapıldık. Sonunda <em>&ldquo;bizden bir şey olmaz&rdquo;</em> putunu dil ile ikrar, kalp ile tasdik eder hale geldik. </span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><span style="font-size:12.0pt"><span style="background-color:white"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;"><span style="color:#333333">Umutsuzluk beşeri elden ayaktan d&uuml;ş&uuml;ren bir hastalıktır. Hele hele M&uuml;sl&uuml;manın semtine yakışmayan habis bir &ccedil;&ouml;k&uuml;nt&uuml;d&uuml;r. Zira inananlar en zor şartlarda dahi <em>&ldquo;Allahtan umut kesmezler/kesemezler.&rdquo;</em> Bin&acirc;enaleyh en &ccedil;etin durumda bile inancımız ve m&uuml;cadelemizi diri tutmamız iktiza eder. İslam-T&uuml;rk tarihine baktığımızda, bug&uuml;nden daha zor vakitlere şahitlik etmiş ve her defasında da i&ccedil;ine girdiği girdaptan iman ve cihat aşkıyla &ccedil;ıkmasını bilmiştir. Bazen K&uuml;rşatların cesareti, bazen velilerin duası ve bazen de idrak birliğinin g&uuml;c&uuml;yle şimşek olmuş, kartal kesilmiş ve aslanlar gibi k&uuml;kremiştir. Asla taklit&ccedil;iliğe tevess&uuml;l etmemiş ve daima orijinal kalmıştır. </span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><span style="font-size:12.0pt"><span style="background-color:white"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;"><span style="color:#333333">D&uuml;nya bir kararda kalmaz. Son iki asırdır yaşadıklarımız bizim hevesimizi tuz buz etse de, gayretimizi baltalasa da ve hatta &acirc;t&icirc;nin ışıklarını karartsa da, kat&rsquo;iyen pes edemeyiz. Tarihin bize y&uuml;klediği sorumluluk i&ccedil;inde, vazge&ccedil;mek, umudu kaybetmek ve kenara &ccedil;ekilmek yoktur. Tarih bize azim, m&uuml;cadele ve yeni bir medeniyet vazifesi y&uuml;klemiştir. Bundan dolayı T&uuml;rk milleti asla emekli olamaz.&nbsp; Kanının asaleti ve ilahi vazifenin tevcihi, buna m&uuml;sait değildir. Giriftleşmez. Şahsiyeti kargaşaya aykırıdır. İnsanlığı ilgilendiren mevzuları &uuml;st&uuml;nk&ouml;r&uuml; ge&ccedil;mez. Mufassal izahları tercih eder. İstismara m&uuml;saade etmez. Zira inancının emirleri bunu emretmez. &Ouml;yle bir inan&ccedil;tır ki, m&uuml;temadiyen ilmi, fikri ve vicdani d&uuml;ş&uuml;nmeye sevkeder. S&ouml;m&uuml;rge yerine hakkın h&acirc;kimiyetini savunur. Sanatsal bir hayat s&uuml;rmeye kodlanmış fıtrat ile adım atar. &Ouml;rt&uuml;l&uuml; konuşmaz. Delikanlıdır &ccedil;&uuml;nk&uuml;. İnsanlığın simge şahsiyetlerini yetiştiren ve bunların m&uuml;şavirliğinde nice cihan devleti kuran milletimizden bir şey olmaz denilmesi, uyanıklık uykusu olsa gerek. </span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">İnanın ve inanın ki, aziz milletimiz d&uuml;nyanın podyumunda arz-ı endam eden şu yamyam milletlerin istibdatından kurtulup, d&uuml;nyanın g&ouml;ğs&uuml;ne bir inşirah olacaktır. Yeniden insanlığın emanetini deruhte edecektir.&nbsp; Sahte parodilerle rol kesenlerin pabucunu dama atacaktır. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; Y&uuml;ce Mevla&rsquo;mız buyurmuş ki;<em> &ldquo;Gevşeklik g&ouml;stermeyin, &uuml;z&uuml;nt&uuml;ye kapılmayın. Eğer inanmışsanız, &uuml;st&uuml;n gelecek olan sizsiniz.&rdquo;<a href="#_ftn1" name="_ftnref1" title=""><strong><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">[1]</span></span></strong></a></em> Yeter ki, zillet kamburundan kurtulup, izzetin kavrayış melekesine adım atalım. Dilimizin ziyadesiyle konuştuğu M&uuml;sl&uuml;manlığımızı, kalbimizle hissedip, eylemlerimizin tamamına yansıttığımızda, g&ouml;receğiz ki bu memleketten de, bu memleketin insanından da &ccedil;ok şeyler olacaktır. </span></span></p> <div> <p style="text-align:justify">&nbsp;</p> <hr /> <div id="ftn1"> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:10pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><a href="#_ftnref1" name="_ftn1" title=""><span style="font-size:10.0pt"><span style="font-family:&quot;Calibri&quot;,&quot;sans-serif&quot;">[1]</span></span></a> &Acirc;l-i İmr&acirc;n Suresi, 139. <span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Ayet-i Kerime, Diyanet Vakfı Meali,</span></span></span></p> </div> </div> <p>&nbsp;</p>
ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?