Demokratik Savaş Tohumları

Alper Duran
Alper Duran
Demokratik Savaş Tohumları
03-03-2021
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><strong><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">D&uuml;nyanın ahvali, kendisine umumi manada h&acirc;kim olan g&uuml;c&uuml;n şeraitine g&ouml;re terenn&uuml;m eder.</span></span></strong><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;"> Haddizatında bu durum, bir doğal s&uuml;re&ccedil;tir. Sadece d&uuml;nya değil, &uuml;lkeler, toplumlar ve kurumlar bile bu minval &uuml;zere y&uuml;r&uuml;r. <strong>İyi bir idareci ve idaresinin g&uuml;c&uuml;n&uuml; aldığı sistem, yaratılış hakikatine m&uuml;tenasip bir muhteva arz ediyorsa, işler daha d&uuml;zg&uuml;n ilerler. Adı g&ouml;rkl&uuml; Peygamberimizin (sav) yaşadığı d&ouml;neme, asr-ı sa&acirc;det d&ouml;nemi denilmesinin nedeni de, işte bundandır.</strong> Aksi durumda, keşmekeş, huzursuzluk ve hatta acılı durumlar ortaya &ccedil;ıkar. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><strong><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">İnsanlık tarihi, genel manada &uuml;&ccedil; b&uuml;y&uuml;k İslam medeniyetini g&ouml;rm&uuml;şt&uuml;r.</span></span></strong><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;"> Birincisi, Şanlı Peygamberimizin temellerini attığı İslam Devleti (daha sonra Emevi ve Abbasi olarak devam etmiştir), ikincisi; B&uuml;y&uuml;k Sel&ccedil;uklu Devleti ve &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml;s&uuml; ise; &ldquo;Devlet-i &Acirc;liyye&rdquo;dir. <strong>Bu d&ouml;nemlerde imanın merhamet esintileri, yedi iklimi sarmıştır. Ruhsal olgunlaşmanın nadide &ouml;rneklerine şahit olunmuştur.</strong> Din, dil ve ırk ayrımı olmaksızın ahenk i&ccedil;inde yaşanılmıştır. &nbsp;Elbette savaşlarda olmuş ve kendi i&ccedil;inde sorgulanması gereken vakıalarda husule gelmiştir. Lakin h&acirc;kim olunan topraklarda, insanın fıtratına uygun bir anlayış temin edilmiştir. <strong>Muharebeler, toprak kazanmak ya da s&ouml;m&uuml;rmek i&ccedil;in değil, fetih anlayışı &ccedil;er&ccedil;evesinde, herkesin hakka davet edilmesi maksadıyla yapılmıştır.</strong> Binaenaleyh, tarihte T&uuml;rk-İslam devletleri, beylikleri ve/veya emirlikleri, m&uuml;temadiyen cihat mantığıyla hareket etmiştir. Başka memleketlere, m&acirc;denleri dolayısıyla, ticari potansiyeli nedeniyle ya da zenginlikleri sebebiyle sefer d&uuml;zenledikleri v&acirc;ki değildir. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><strong><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Bu &uuml;&ccedil; b&uuml;y&uuml;k İslam medeniyeti yanında, batı uygarlığının da, h&acirc;kim olduğu d&ouml;nemler yaşanmıştır. Tıpkı son iki y&uuml;z yıldır olduğu gibi.</span></span></strong><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;"> Bug&uuml;n&uuml;n d&uuml;nyasında ekonomik, siyasi ve askeri a&ccedil;ıdan başı &ccedil;eken b&ouml;lgeler ve &uuml;lkeler, ehl-i k&uuml;f&uuml;r devletleridir<strong>. En etkilileri ise; &Ccedil;in, Amerika, Avrupa ve Rusya&rsquo;dır. T&uuml;rkiye ise, bu d&ouml;rtl&uuml;n&uuml;n en yakınında ve en uzağında olmakla birlikte, &ccedil;ıkarlarının tam ortasındadır.</strong> Belli bir aşamaya kadar karşılıklı idare ve iyi ilişkiler y&uuml;r&uuml;t&uuml;lse de, bir yerden sonra &ccedil;atışma safhası a&ccedil;ık bir şekilde g&ouml;z&uuml;kmektedir. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; yenid&uuml;nya d&uuml;zeni, etrafımızda &uuml;&ccedil; &ouml;nemli b&ouml;lgeye yılanlar yerleştirmiş ve zamanı geldiğinde de, bu yılanlar marifetiyle/aracılığıyla/bahanesiyle ısırmayı planlamıştır. <strong>Etrafımız adeta mayınlı b&ouml;lgedir. Kafkaslarda Ermeniler, Balkanlarda Yunan ve Sırplar, g&uuml;neyde ise İsrail ile bermuda şeytan &uuml;&ccedil;geni arasına alınmış vaziyetteyiz.</strong> Demokrasiyi insanlığın kurtuluşu olarak yutturmaya &ccedil;alışanlar, buraları saatli bomba şeklinde tertiplemiştir. T&uuml;rkiye bug&uuml;n y&uuml;z&uuml;n&uuml; doğuya &ccedil;evirip soydaşları ile birlik ve dayanışma i&ccedil;erisine girmek istediğinde, Ermenistan duvarı ile karşılaşmaktadır. Balkanlardaki evl&acirc;d-ı f&acirc;tih&acirc;n topraklarıyla irtibatını, Yunanistan ve Sırbistan sekteye uğratmaktadır. G&uuml;neyde ise başta Kud&uuml;s olmak &uuml;zere, Arap &uuml;lkeleri ile m&uuml;nasebet kurup, onları uykularından uyandırmak ve (piyon olmak yerine) kendilerine gelmelerini sağlamak istediğinde ise, İsrail sorunuyla y&uuml;z y&uuml;ze gelmektedir. İşte <strong>&uuml;lkemiz, bu demokratik savaş tohumları arasında, var olma ve yeniden d&uuml;nya sahnesine &ccedil;ıkmanın cehdini vermektedir.</strong> </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Materyalist zihniyetin değerleri olmaz. Bu sebeple, dostluğunu ve yarenliğini kazanma &uuml;zerine bina etmiştir. Haliyle &ccedil;ıkar &ccedil;atışması idare edilemeyecek duruma geldiğinde, herkes kozlarını oynamaktan geri kalmayacaktır<strong>. Biz hakkın ve hakikatin savunuculuğunu yaparken, onlar ise demokrasinin temini i&ccedil;in m&uuml;dahale ettiklerini ifade edecektir.</strong> Irak&rsquo;a da demokrasi getirmek i&ccedil;in girmişlerdi zaten ve bug&uuml;n Irak batı demokrasisi ile ziyadesiyle tanışmış durumdadır. Bunlar, Birleşmiş Milletleri kurarken de, aynı mantığı ileri s&uuml;rd&uuml;ler. Lakin g&ouml;r&uuml;ld&uuml; ki cemiyet-i akvam, g&uuml;venlik konseyi adı altında oluşturulan beşli &ccedil;etenin keyfine g&ouml;re, vaziyet alan bir kuruluştur. Hakikate karşı s&uuml;rekli işlevsiz kalmıştır. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; temelinde &acirc;lemin renkleri değil, iblisin kurnazlığı yatmaktadır. İşin en acımasız tarafı ise, bu haksız ve hukuksuz yapıyı herkesin bilmesine rağmen, alternatif bir fikrin ya da muhalif bir g&ouml;r&uuml;ş&uuml;n olmamasıdır. Son yıllarda &uuml;lkemizin bu abesle iştigal duruma y&ouml;nelik itirazları ise, hi&ccedil; kimse tarafından destek g&ouml;rmemiştir. Demokratik g&uuml;c&uuml;n k&ouml;leliği de, &nbsp;bu olsa gerek. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><strong><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">D&uuml;nya, &ouml;z&uuml;yle m&uuml;laki olmayı beklemektedir. S&ouml;m&uuml;r&uuml;lmenin kırbacından kurtulup, k&acirc;mil bir idarenin atmosferinde yaşamayı arzulamaktadır.</span></span></strong><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;"> Asimile iniltilerinden sıyrılıp, sanatsal bir musiki eşliğinde terapi/tedavi olmayı hayal etmektedir. <strong>Bu duyguları t&uuml;m insanlığın zihninde neşet ettirecek yeg&acirc;ne g&uuml;&ccedil; ise, T&uuml;rkiye&rsquo;dir.</strong> T&uuml;rkiye&rsquo;nin b&ouml;lgesel ve uluslararası g&uuml;&ccedil; haline gelmesi, kurgulanmış dengeleri alt &uuml;st edecektir. Bundan dolayı, <strong>&Ccedil;in bilmektedir ki, T&uuml;rkiye g&uuml;&ccedil;lendiğinde Doğu T&uuml;rkistan ve Keşmir meselesi aleyhine sonu&ccedil;lanacak ve kendisi, &Ccedil;in seddinin doğusunda kalacaktır.</strong> Rusya g&ouml;r&uuml;yor ki, T&uuml;rkiye g&uuml;&ccedil;lendiğinde b&uuml;nyesinde ki T&uuml;rk b&ouml;lgeleri başta olmak &uuml;zere; sıcak denizler, Balkanlar ve Kafkaslardaki egemenliği zayıflayacak ve canının acıyacağı sonu&ccedil;larla karşılaşacaktır. <strong>Avrupa hissediyor ki, T&uuml;rkiye g&uuml;&ccedil;lendiğinde son iki y&uuml;z yıldır gerek s&ouml;m&uuml;r&uuml; d&uuml;zeni ve gerekse İslam&rsquo;a karşı galebe gelen ha&ccedil;lı zihniyeti gerileyecek ve T&uuml;rklerin muhayyilesi yeniden ger&ccedil;ekleşecektir.</strong> Zira Avrupa&rsquo;da, T&uuml;rklerin yeniden geleceğine dair, baskın bir korku hala mevcuttur. <em>&ldquo;İte vuracağına korkutmanın daha iyi olduğu&rdquo;</em> hususu, burada kendini g&ouml;stermektedir. Amerika ise, başka dertlerin peşindedir. Varlığını İsrail&rsquo;in &ccedil;ıkarlarına ve muhafazasına adamıştır. Haddizatında Amerika&rsquo;yı g&uuml;&ccedil;l&uuml; kılan fakt&ouml;r/ler, İsrail&rsquo;in bizatihi kendisidir. Şu d&uuml;zende İsrail&rsquo;in huzurunu ka&ccedil;ıracak tek &uuml;lke ise, T&uuml;rkiye&rsquo;dir. Bunun bilinmesinden dolayı, t&uuml;rl&uuml; oyunlar kurgulanmaktadır. İşte bu meyanda, <strong>İsrail&rsquo;e kalkan olmak ve &uuml;lkemizi i&ccedil;eride meşgul etmek &uuml;zere, Siyonizm tarafından PKK ter&ouml;r &ouml;rg&uuml;t&uuml; kurdurulmuştur. Sermayesi ve aklını ise, Amerika vermektedir. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; T&uuml;rkiye g&uuml;&ccedil;lendiğinde, hem İsrail&rsquo;in varlığı tehlikeye girecek, hem de s&ouml;m&uuml;r&uuml;len petrol zengini coğrafyanın bilin&ccedil;lenmesi sağlanacaktır.</strong> Bundan dolayı, hepsi Bremen Mızıkacıları gibi, PYD ve SGD gibi oluşumlara demokratik h&uuml;viyet kazandırma peşindedir. Bundan dolayı, g&ouml;z&uuml;m&uuml;z&uuml;n nuru olan evl&acirc;d-ı f&acirc;tih&acirc;n topraklarında yine istedikleri zaman savaş &ccedil;ıkarmak i&ccedil;in, d&uuml;nyada g&ouml;r&uuml;lmemiş Dayton Mu&acirc;hedesi imzalatılmıştır. Bundan dolayı, şahsiyetsiz Arap liderlerine İsrail ile iyi ilişkiler dikte edilmektedir. Bundan dolayı, Karabağ Savaşı&rsquo;nı kesin bir zaferle kazanmamıza rağmen, Ermenistan&rsquo;ın toparlanması ve yeni bir kurgu yapılması i&ccedil;in alelacele anlaşma yoluna gidilmiştir.&nbsp; <strong>Bundan dolayı, Yunanistan aralıksız bir şekilde T&uuml;rkiye&rsquo;nin Akdeniz ve Ege kıyılarındaki haklarını sabote etme cesaretini g&ouml;stermektedir.</strong> Bunların her biri, maatteess&uuml;f demokratik adımlar olarak g&ouml;sterilmektedir. Fakat batının demokratik oluşumları, nedense bize hep savaş tohumu olarak d&ouml;nmektedir. </span></span></span></span></p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify">&nbsp;</p> <p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,sans-serif"><strong><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;">Her kim ne yaparsa yapsın, biz biliriz ve dahi inanırız ki,</span></span></strong><span style="font-size:12.0pt"><span style="font-family:&quot;Times New Roman&quot;,&quot;serif&quot;"> Y&uuml;ce Mevlamız tuzak kuranların en hayırlısıdır. &nbsp;Bu tertibatlardan, prangalardan ve barikatlardan kurtulmak i&ccedil;in i&ccedil;imizdeki o asil ruhun idrakine varmamız yeterli olacaktır. İnanıyorum ki, T&uuml;rk milleti b&uuml;t&uuml;n tuzakları ters y&uuml;z edecek idrakin rayihasını hissetmeye başlamıştır. <strong>Cenab-ı Hakkın inayeti ile aslan kapandan kurtulmak &uuml;zeredir. </strong></span></span></span></span></p>
ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?