Yine ABD, İsrail ortaklığı... Yine parçalanmaya çalışılan Filistin...
Plan Orta doğuda; kan ve göz yaşı bataklığı oluşturmaktır.
Arab birliğinin Barış harekatında bizi yalnız bıraktığını biliyoruz. Asıl talihsizlik, orada Filistin´i temsil eden kişinin de; o bildiriye imza atmasıdır. Bugün Trump bu kararı alırken, bazı Arap devletlerinin büyük elçilerinin yanında, bu kararı açıkladığını, Filistinli dostlarımıza hatırlatmak gerekir. Finansör görevini üzerine almaktadırlar.
Yine Dünyaya en güçlü ses Ülkemizden gelecektir. Çünkü, Amerikanın göbeğinde; İsrail devletinin yaptıklarını açıkça, mertçe yüzlerine söyleyen bir lider var. O da; Bu ülkenin başında...
Bu konuda, Sayın Hocam İhsan Süreyya Beyin değerlendirmelerini sunacağım.
??´Bütün İslâm coğrafyasında, Müslümanlar sersemleşmiş; Allah´ın kendilerine ?imtihan için? bahşettiği petrolü hoyratça ve kalleşçe, başta ABD olmak üzere Haçlıların çocukları olan Batı ülkelerine sunuyor; onlardan satın aldıkları silahlarla, Kur´an´ın ?kardeş? diye tanımladığı kardeşlerini katlediyorlar! İsimleri Müslüman olan devletlerin her birinin başında bir ?küçük Firavun?, ?büyük Firavun? olan Trump´a ve onun ?Haçlı dindaşı Yahudi Netanyahu?ya kölelikte yarışıyorlar!
?Ve bütün bu olaylara karşı sadece ve sadece ?öz yurtlarında garip olan zavallı Müslümanlar? seslerini çıkarabiliyor, yapabildikleri tek şey olan protesto yürüyüşlerini düzenleyebiliyorlar!
Müslüman dünya lider(!)lerindense, sadece bir tek adam sesini çıkarıyor/çıkarabiliyor ve haykırıyor:
Kudüs Kırmızı Çizgimizdir!
"Bu planla işgal edilen Filistin topraklarının ilhakı amaçlanıyor. Türkiye olarak iki devletli çözümü kabul eden ama esasta Filistin´i tümüyle yok eden ve Kudüs´ü tamamen gasp eden bu planı asla tanımıyor ve kabul etmiyoruz.´´
Sayın Hocamın bu konudaki görüşlerini de; aktarmış oldum.
Hatta, Sayın Heniye´nin malum cenaze töreninde olmasını zor hazmetmiştik... Umarım İran, gerçekten ABD ve İsrail ile Filistin konusunda ciddi çatışmalara girer.
Asıl sahip çıkacak olan Ülkemizdir. Çünkü, Ülkemizin en zirvesindeki; ses; ?´Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir?´´ Diye Tüm İslam ve Arab toplumunun liderlerinin sustuğu anda, tüm dünyaya ; haykırmaktadır.
Böyle bir görevi Müslüman bir ülke olarak, üzerimize almanın; zorluğunu biliyoruz. Altından kalkmak için; tüm gücümüzle çalışıyoruz. İslam Dünyasının neresine bakarsanız bakınız, bir zulüm göreceksiniz... Göz yaşı ve kan göreceksiniz.
Dünyada hükümran olan öncelikle Batılı güçler; Müslüman dünyasından ne istiyorlar?
Avrupa´dan insanlar; Birinci ve İkinci Dünya savaşının kızıştığı zamanlar; Afrika´ya kaçıyorlardı. Kendileri, O zaman mülteci durumunda idiler. Bugün ise; kendilerine sığınan mültecileri; kapı dışarı etmektedirler. O zaman, O, topraklar hala Osmanlının gölgesinde olan topraklardı. Onlara yardım elimizi uzatmıştık.
Bugün ABD Başkanı, Batılı tüm devletler bile; Mültecilere yapılan yardım açısından; Ülkemizin çabasını kabul etmek zorunda kalmaktadır. En son Almanya Başkanı, ülkemizi ziyareti sırasında, bunu açıkça ifade etmiştir.
Hatta, hepsi birden İdlib konusundaki sergilen tavrı; alkışlamaktadırlar. İşte, barış için; çabalamak budur. Son girişimlerle; İdlib´ de, Libya´ da ateşkes uygulaması için; tek çırpınan Devlet; Ülkemizdir. Tüm Devlet başkanları ile; yüz-yüze görüşerek barış ortamını temin etmek için; olağanüstü çaba gösterilmektedir. Son olarak, Cezayir ve bazı Afrika ülkelerine başkanlık düzeyinde yapılan gezilerin amacı; barış ortamına destek bulma çabasıdır.
Ancak bütün bunlara rağmen; Batılı Ülkeler, Ülkemize şartlı bakmaya devam ediyorlar. Neden? Müslüman olduğumuz için...
Ülkemizde son zamanlarda oynanmak istenen oyuna bir de bu açıdan bakalım. Dışımızdaki, şimdi ateş çemberi diye nitelendirdiğimiz bu toprakların, zamanla Osmanlı toprağı olduğunu, yani İslam Devleti damgası taşıdığını unutmayalım. Osmanlının terk ettiği topraklarda; dökülen kan, orada verilen can bizim canımızdır. Onların medeniyeti bu ise; yerin dibine batsın... Böyle demokrasi anlayışı, böyle medeniyet, sözde insan hakları, birleşmiş milletler... Onun bunun denetiminde olan; Dünya Medyası, Gözlerini vahşete kapatan tüm sorumlu Devletler ve onların ortaya koyduğu örgütler, YERİN DİBİNE BATSIN...
Unutmayalım Güçlü ve inançlı bir Türkiye batının gözünde olmaması gereken bir olgudur. Varın gerisini siz düşünün...
Bugün Ülkemizin lideri; Tüm Dünya Ülkelerinin başkanlarını katıldığı bir toplantıda; hepsine ayar vermektedir. Tüm desteğin çoğunluğu; mazlum ülkelerden ve İslam ülkelerinden gelmektedir. Tekrardan güçlü bir ses; Tüm Dünyaya Mazlumun asıl sahibinin, koruyucusunun İslam ile şereflenmiş; Asil Türk Milleti olduğunu haykırmaktadır.
TÜM MÜSLÜMAN COĞRAFYANIN MAZLUMLARI; TÜRKİYENİN KANATLARI ALTINDA OLMAK İSTEMEKTEDİRLER.
Bütün bunlara rağmen; sen içeride bir birinle uğraşmaya devam et... Birilerini suçla... Birilerini acizlik ile itham et... Kendi egonu tatmin et... Eeee, böyle insanlara da; bu yakışır...
Bu güçlü sese Tüm Dünya kulak vermektedir. Sen de; bu sesi dinle. Kulak ver. İçerideki ve dışarıdaki, hainlerin; çarpık değerlendirmelerine kulağını kapat. Gerçekleri görmek için; gözlerini aç...
İşte depremde bize sormadan tüm yardım malzemelerini ilk ulaştıran ülke AZERBAYCANDIR... DİĞERLERİNDEN TIK, YOKTUR.
Ülkemiz Dünya Müslümanlarının umudu olmaya devam etmektedir.
Ey Kardeşim gerçekleri gör, olayları iyi analiz et...
SENİN SENDEN BAŞKA YARDIMINA KOŞACAK; BAŞKA BİR GÜÇ, ŞU ANDA DÜNYADA YOKTUR. Allah Yar ve Yardımcımız olsun...