Kaliteli eğitim; kaliteli öğretmenle sağlanır. ´´HİÇBİR ÜLKENİN EĞİTİM KALİTESİ, ÖĞRETMEN KALİTESİNİ AŞAMAZ.´´ Gelişmiş ülkelerde eğitimin ana merkezinde öğretmen vardır. Eğitimde kaliteyi artırmanın ilk adımı nitelikli öğretmen yetiştirmek ve öğretmene hak ettiği değeri vermektir. Eğitim planlamalarının merkezine öğretmen oturtulmalıdır.
Gelişmiş ülkeler kalkınmaya nitelikli öğretmen yetiştirmekle başlamışlardır. Öğretmen geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusudur. Eğitimin kalitesi öğretmenden, öğretmenin kalitesi de zeki-başarılı öğrencilerin öğretmen yetiştiren bölümlere yerleşmesinden geçmektedir.
Türkiye´nin eğitimde en zayıf karnı öğretmen niteliği ve öğretmeni güçlendirmeye hiç önem vermemesi. Eğitimde başarısızlığın sebeplerden birincisi kesinle öğretmenlerin ihmal edilmesidir. Bizde öğretmenlerin milli gelirden aldığı pay çok düşüktür. En mükemmel müfredat yapılsa bile o müfredatı uygulayacak öğretmenlerin kalitesini artırmadan, öğretmenlere hak ettikleri maddi-manevi değeri vermeden, eğitimde başarı sağlanamaz.
Kaliteli eğitim; kaliteli öğretmenle sağlanır. Öğretmenlerin kalitesini artırmak için;
AÖF mezunlarından öğretmen ataması durdurulmalıdır. Öğretmen kalitesi düşürülmemelidir. En düşük puanla AÖF´ye yerleşen öğrencilerden kaliteli öğretmen olmasını beklemek bilime aykırıdır. Hiçbir şey olamayanların öğretmen olması engellenmelidir.
Öğretmen yetiştiren bölümler daraltılmalı, kontenjanlar azaltılmalıdır. Yirmi ayrı bölümden öğretmen yetiştirilmektedir. Şu anda öğretmen olmak için fakültelerde okuyan öğrenci sayısı bir milyon civarındadır. Atanamayan 400 bin öğretmenle birlikte atanamayanların sayısı bir milyon 400 bin olacaktır.
KAMU İŞÇİLERİNİN EMEKLİLİĞİNDE DİRE BAŞKANINA EŞİT SAYILAN ÜLKEMİZDE ÖĞRETMENLERE 3600 EKGÖSTERGE MUTLAKA VERİLMELİDİR. BÖYLECE ZEKİ ÖĞRENCİLERİN ÖĞRETMENLİĞİ TERCİH ETMELERİ SAĞLANACAKTIR. (G. KORE´DE ÖĞRETMEN MAAŞLARI 13 BİN TÜRK LİRASIDIR.)
Yüksek lisans başvurularına bir kural getirilmelidir. YÖK tarafından kaldırılan ÖYEP (Öğretim Elamanı Yetiştirme Proğramı) yeniden uygulamaya konulmalıdır. Aksi takdirde zeki, başarılı lisans mezunu çocuklarımız torpil bulamadıkları için bilim adamı olamamaktadır. Bir ülkenin geleceğini kuracak, üniversite hocası olacak bilim insanları torpille keyfe keder seçilmemelidir. Böyle bir ülkede bilim üretilemez, bilim insanı da yetişmez. Bu gidişle başarılı üniversitelerimizi de kaybedebiliriz. Öğretmenleri yetiştiren üniversite hocalarının üniversitelere torpille alınıp hoca olmasıyla kalite düştü, liyakat yok oldu.
YÖK yüksek lisans ve doktora kontenjanlarının paylaştırılmasında matematik ve fen bilimlerine ağırlık vermelidir. Bilim ve teknoloji çağını başka şekilde yakalayamayız. Araştırma görevlisi alımlarında torpili terketmeliyiz. Üniversite hocalarının torpille üniversite hocalığına alındığı ülkede ne bilim üretilir, ne de bilim insanı yetişir. ALES, diploma notları esas alınarak araştırma görevlisi alınmalıdır.
Yapılacak bütün projelerin merkezinde eğitimin ana unsuru öğretmen olmalıdır. Öğretmen, çocuklarımızın ruh mimarıdır. Hiçbir teknoloji öğretmenin yerini tutamaz. Hiçbir tablet öğrencilerimize ruh kazandıramaz.
Eğitim fakülteleri ile fen-edebiyat fakültelerinin çekişmesi eğitimimizi baltalamaktadır. Bu kargaşaya son verilmelidir. Eğitim fakülteleri 400´lü puanlarla öğrenci alırken, fen-edebiyatlar 200´lü puanlarla öğrenci alıp öğretmen yetiştirmekte ve kaliteyi düşürmektedirler. Fen-edebiyatlardan öğretmen alındığı gibi eğitim fakültelerinden de araştırma görevlisi alınmalıdır.
Milli eğitim müdür yardımcıları, şube md, okul md, müdür yardımcıları atamalarında sınav getirilmeli. Sınav puanı, hizmet puanı, yüksek lisans, doktora puanlarının toplamına göre liyakat ve kariyer esas alınmalıdır.
Fen liseleri öğretmenleri sınavla seçilip alınmalıdır.
Eğitime faydasından çok zararı olacak, öğretmenleri küstürecek rotasyon düşüncelerinden vazgeçilmelidir.
Müfredat hafifleştirilmeli, ders saatleri azaltılmalıdır. Eğitim proğramları milli ve bilimsel olmalıdır. Ortaokullarda sosyal bilgiler yerine milli coğrafya, milli tarih, milli kültür kitapları hazırlanarak okutulmalıdır. Böylece çocuklarımız önce kendi coğrafyamızı, kendi tarihimizi ve kültürümüzü öğrenecektir. Ders kitaplarından çıkarılan ´´Bayrak´´ şiiri kitaplarda yerini almalıdır.
´´Yazılım, kodlama, algoritma çağındayız. Bilgi, akıl ekonominin dinamosu. Fen liselerini çoğaltıp zekamızı keşfetmedikçe kalkınıp, güçlenmemiz imkansız.´´ Çağdaş medeniyet iki dal üzerinde durur: Filoloji ve matematik. Bu iki dalda iyi eğitim veremezsek üniversitelere hazırlıksız insan gelir. Kurucusunun geometri kitabı yazıp terimleriyle ilgilendiği, tanınmış matematikçiler çıkaran bir milletin çocukları bugün PISA´ da matematikten kötü not almamalı. Ortaokullarda matematik ders saatlerini bir saat daha artırmalıyız.
Her öğrencinin bir müzik aletini çalabilmesi sağlanarak, çocuklarımıza bağlama, ney, kanun, ud, ebru kurslarıyla ruh ve estetik eğitimi verilmelidir.
Ders kitaplarının yazımında akademisyenlerin yanında tecrübeli MEB öğretmenleri komisyonlarda yer almalıdır.
Yeni yapılan okul binalarının bodrumunda yüzme havuzu, çatısında üstü kapalı halı saha, basket, voleybol sahaları olarak yapılmalıdır. Böylece bahçeler işgal edilmemiş olacak ve her okul spor alanlarına kavuşmuş olacaktır. Arsa aramadan mevcut okulların çatıları kaldırılarak spor alanlarına dönüştürülmelidir.
TEOG, YGS, LYS ´de okul başarı puanları sıfırlanmalıdır. Özel okulların ve Güneydoğudaki okulların şişirilmiş okul notlarıyla objektiflikten uzaklaşılarak haksızlığa neden olmaktadır.
Eğitimde bakandan bakana sil baştan değişikliklere son verilmeli, eğitim devlet politikası olmalıdır. Eğitimin tüm paydaşlarının eşit sayıdaki temsilcileriyle toplanan eğitim şuralarında alınacak karalar devlet politikası olarak uygulanmalıdır.
Meslek liseleri özendirilmelidir. Eğitimde yönlendirme bağlayıcı olmalıdır. Okula başlayan her öğrenci yetenekleri doğrultusunda yönlendirilmelidir. İHL gibi meslek liselerinin ortaokul bölümleri de açılmalıdır. El, kas beceri gelişimini tamamlamış gençler meslek lisesinde tornavidayı bile doğru tutamamaktadır.
İlkokullardan İngilizce dersi kaldırılmalıdır. Türkçeyi tam öğrenemeyen çocuklara ikinci sınıftan itibaren İngilizce dersi okutmak yanlış bir uygulamadır. Anadolu liselerinin ortaokul bölümleri yeniden açılmalıdır.
KPSS gibi ağır bir sınavla atanan öğretmenlere yeniden sınav yapmak, öğretmenleri öğretmenlikten çok sınava odaklandırmaktadır. Atanan öğretmenlerin altı aylık staj dönemi devam etmeli ama staj sonundaki öğretmenliğe geçiş sınavı kaldırılmalıdır. KPSS´ yi geçerek atanan öğretmenleri tekrar sınava almak, staj döneminde danışman öğretmen rehberliğinde öğretmenliğe odaklanması gereken stajyer öğretmenler yeni sınava odaklanmaktadır. İstenilen hedefe ulaşılmamaktadır.
Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına son verilmelidir. G. Doğudaki açığı sözleşmeli öğretmenle kapatamayız. Kadrolu olarak atandığı halde istifa eden öğretmeni sözleşmeyle orada tutamayız. Atamalar kadrolu olmalı, 4 yıl zorunlu hizmet şartı konulmalıdır.
Öğretmenlere verilen başarı belgelerinde adaletli davranılmalı, sendika tercihine göre belge verilmemeli, başarı esas alınmalıdır.
Nitelikli öğretmen, nitelikli eğitim, nitelikli gelecektir. Geleceğimizin kalitesini düşürmeyelim.
ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?