Dünyanın en zor işidir, insan eğitmek... Bu işe talip olanlara selam olsun...
Muhatabınız insandır. Eşya değil... Yani; Dünyada yaratılan en gizemli varlık... Keşfedildikçe; keşfediliyor... Her keşfinde; Yaratıcının, bir mucizesi ortaya çıkıyor. İnsanoğlu, hayretler içerisinde; bu gerçeklerle, yüzleşiyor... Parmak izinden, her uzvun muhteşem yaratılışına, kadar...
Evet, İşte bu kadar muhteşem bir yaratılışa sahip olan bir insanı eğitmek istiyorsunuz. Sonuç ta; siz de, insansınız... Hatalarınız, kusurlarınız, güzellikleriniz, iyilikleriniz, sevinçleriniz, kederleriniz, var.
Bu zorlu şartlar altında, İnsana bir şeyler öğretmek ve eğitmek adına; zorlu bir yolculuğa çıkıyorsunuz. O nedenle; Gülü yetiştirmeye talip oluyorsanız; dikenlere katlanacaksınız...
ÖSYM Sonuçlarının açıklanması; kimilerini sevindirdi, kimilerin üzdü...
Ülkemizde üniversite tahsil süreci; insana getirdiği katkılar, eğitimin kalitesi, mezunlarının sorunları, fiziki yetersizlikleri, hoca eksiklikleri, hocaların yetersizlikleri, hocaların çalışmalarında; başkalarından kopyalama işlemi gerçekleştirmeleri gibi, meselelerle gündeme oturmaktadır.
Bütün bunlara rağmen; veliler, gençlerin geleceğini; Üniversite kazanma ve bitirme ile, orantılı düşünmektedirler. Hayatın gerçeğine baktığımız zaman; bu düşüncenin yarı, yarıya doğru olmadığı, gerçeğini görmekteyiz. Yani, Üniversite kazanmak, okulu bitirmek; insana çoğu zaman, hayatta bir şey kazandırsa da; bazen tam tersi de; olabilmektedir. Hayat, daha gerçekçidir. Kime ne imkanlar sunacağını, kimin elinden hangi imkanları alacağını; zaman belirlemektedir.
Kısacası, hiç Üniversite tahsilinden geçmemiş; milyonlarca insan; hayatın çeşitli alanlarında; başarılarına, başarılar, eklemektedirler.
Böyle olunca; Başarılı olmanın kriterini ÖSYM sonuçlarına göre bağlamanın, ne kadar gülünç, bir değerlendirme olduğunu görmekteyiz. Üstelik, Üniversite sınavlarında başarısız olmuş gençlere; hayatının bittiğini, yolunun sona erdiğini anlatır, gibi değerlendirmeler de, bulunmak; bir insan için, en acımasız bir olaydır.
Bu değerlendirmeyi, bir eğitimci yapıyorsa; olayın vahameti daha büyüktür. Gül yetiştirmeye talip olmuş, bir insanın, yapmaması gereken bir davranıştır.
Hayat, sadece sınavların sonuçlarına göre; şekillenmez. Gül yetiştiren adamın amacı; İLİM, İRFAN, HİKMET SAHİBİ, ADALETLİ, GÜVENİLİR İNSAN yetiştirmektir. İnançlı bu kadroların oluşması için; çaba sarf etmektir. Hayatın hangi merhalesinde; kimin adam gibi, adam olarak yetişmesine, karar verme açısından; O, bireyin tahsil hayatı süreci değil; almış olduğu eğitim, terbiye, ahlaki değerlerle bezenmesi, bilgi ve becerisi, yeteneği; etken olacaktır. Nice, Öğretim sürecinden geçmiş; vatan hainlerini, inançsızları, hırsızları, katilleri, sahtekarları, görmemezlikten gelemeyiz.
15 Temmuz bunun en güzel örneğidir. Onlar da; çok başarılıydılar. Ancak, elde ettikleri makamlarla, memleketin geleceğini kararttılar. Kendi vatandaşlarını, polislerini, askerlerini, öldürdüler... Yanlış duymadınız! O adamlar bu memleketin Üniversitelerinden mezun olmuşlardı...
Gül yetiştirmeye talip olan insanın, amacı; bellidir... VATANINA, MİLLET,İNE, DİNİNE, DEĞERLERİNE, Bağlı, Adam gibi, adam yetiştirmek...
Özelde, son zamanlarda, ÖSYM sonuçlarına bakarak; İHL ler hakkında, değerlendirmelerinde bulunan kardeşlerimizin, olumsuz değerlendirmelerine katılmıyorum. Bu fikirlerimi açıkça beyan eden, bir makaleyi; zaten kaleme aldım. Fikirlerimi açıkladım.
Vatanımın gül kokan çocuklarını okumaya teşvik edelim. Onların daha güzel koku verdiklerine, şahit olacaksınız. Yeter ki; onların yaşamasına, yeşermesine, büyümesine zemin hazırlayalım. Öğretmenlerin; son arzularında öğrencilerinin kokularını, kendilerini, güllerini istediğini unutmayalım. Onlar daha açmamış çiçeklerdir. Bahçıvan olarak, çiçek yetiştirmek varken, onları; kesen, biçen,yok eden, biri olarak anılmak iyi değildir.
Gül yetiştiren insan olmayı tercih edelim.
Herkes yanlış yapabilir eğer kasıt yoksa, bir şeylerle suçlamamak gerekir. Öğretmenin yanlışı, yanlış yönlendirmesi; kabul edilemez... Siz, siz olun; sizin fikirlerinize, görüşlerinize, değer veren gençlere; ümitizlik aşılamayın... Bilmiyorsanız, öğrenin; sonra öğretin...
Fikirleriniz, görüşleriniz; ümitsizlik değil; ümitvar olmayı aşılasın... Sizden beklenen budur...
ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?