Yirminci asırda tüp bebek dölü.
Nesebini bilmez babaya hasret.
Sezaryen olmasa doğarlar ölü.
Ana adayları çabaya hasret.
Bir evimiz vardı, damı akardı.
Yağmur yağar anam dama çıkardı.
Kış gelince tezek-kerme yakardı.
Kalorifer geldi sobaya hasret.
Biçer döver çıktı dağlar deviren.
Deneyi sapından hemen ayıran.
Bu devirde yoktur höbek savuran.
Harmandaki tınaz yabaya hasret.
Ana-baba ikisi de bir işte.
Geçim adlı pehlivanla güreşte.
Çocukları sorma, onlar kreşte.
Nur yüzlü nineye dedeye hasret.
Komşuluk yok oldu, gidip gelinmez.
Rayiçten düşükse selam alınmaz.
TV karşısında kelam olunmaz.
Dilin dönmez dedikoduya hasret.
Ne güzeldi Kurt mahmudun elması.
Tuzak kurmuş zor olurdu çalması.
Mahzunlaştı Kız yanının yaylası.
Pernekler dağıldı obaya hasret.
Bir cenaze olur gömüp geliriz.
Demeyiz ki bir gün biz de ölürüz.
Mezar taşlarını garip buluruz.
Bir Allah selamı duaya hasret..
Ebedi hayata ölüm bir yolsa.
Azrâil imanla canımı alsa.
Üstüme sancağın gölgesi gelse.
Cahid, Muhammed-i Nebiye hasret.