Dünya üzerinde kapitalizmin yaşama biçimi olarak hayatta yaşanılabilir konuma, gelmesinden sonra; sosyal hayatın dengesizlikleri daha da fazlalaşmıştır. Kapitalizm ekonomik olarak kendini kabul ettirdiği gibi, ona bağlı olan sosyal ve kültürel etkinliğini de; kabul ettirmiştir. Ekonomisi ile iç- içe olan kültürü sosyal hayatımızın vazgeçilmez bir parçası, olmuştur.
Kısacası bizi çepeçevre kuşatma gayreti içerisindedir. Bu silahın asıl sahibi ise; Batı Dünyasıdır...
Bu tür bir oluşumun merkezi para ve güçtür. Para ve güç insanın sosyal hayatını belirleyen ana faktör olarak kendisini göstermiştir. Böyle bir sistemde zengin daha zengin, fakir daha fakir olarak hayatını devam ettirecektir. Kapitalizmin vazgeçilmezi olan faiz, bu uçurumu daha da derinleştirmektedir. Bankalar bu sistemin koruyucularıdır.
Bu dengesizlik, insanlar arasındaki ilişkilere de; yansımaktadır. Gelir dağılımındaki uçurum; dengesizliği sosyal boyutlara taşımaktadır.
Yukarıda sıraladığımız ana nedenden dolayı sosyal hayat içerisinde dengesizlikler yoğun bir şekilde kendini göstermektedir. Böyle bir konumda toplumu idare eden yönetimin kaba bir tabirle yapabileceği en güzel şey; gelir bakımından az gelirli olan vatandaşını vahşi kapitalizmin altında ezilmekten kurtarmaktır. Bu anlamda vatandaşı sosyal açıdan, alabileceği tedbirlerle korumak zorundadır. Faizin uygulayıcısı olan bankalar ve onların uygulamaları az gelirli vatandaşları ezmemek konumunda olması gerekir. Sağlık açısından herkesin istifade edebileceği tüm imkanları halkının hizmetine sunmak zorundadır. Halkı , bu çarkın arasında ne kadar korumak gerekiyorsa, o kadar korumak şarttır. Bu gerçekleşmediği zaman toplumda daha derin ve olumsuz şeyleri beklemek gerekir.
Burada önemli olan tüm kapitalizmi ortadan kaldırmaktır. İnsan için en önemli şeyin faiz ortamının ortadan kaldırılmasıdır. Yüce Rabbım bu kırmızı çizgileri zaten belirtmiştir. İnsana hizmetin en iyisinin faizsiz bir ekonomi olduğunu belirtmektedir. Bizim burada vurgulamak istediğimiz şey ise; bu sistemle yönetilen bir ülkede geliri az olan ve Milli gelirden daha az istifade edilen insanların korunması adına alınması gereken önlemlerden bahsediyoruz.
Ülkeyi yönetecek kadroların bu anlamda işsizlik oranın azaltmak adına çalışmalar yapmaları gerekir. İş açısından istifade edemeyen insanların tüm geçim sıkıntılarını Devletin üstlenmesi gerekir. Bu çizgiye de çok dikkat etmesi lazımdır. En az geliri olan insan ile, hiç çalışmayan insan, açısından; gelir elde etme konumu eşit düzeyde olursa o zaman insanların çalışmamak gibi bir tembelliğe itileceğini de unutmamak gerekir. Böyle bir konuma sokmamak lazımdır. Çalışan insanlar arasındaki gelir dengesizlikleri ortadan kaldırılabildiği kadar, kaldırılmalıdır. Genel bir değerlendirme ile insanların aş, iş derdi olamadan hayatlarını devam ettirecekleri bir ortamın oluşturulması şarttır. Ekonomik olarak Aile mutlaka maddi açıdan korunmalıdır.
Gelir dağılımının eşit olmasa bile; insanların genelinin memnun olduğu bir ortama getirmek gerekir. Bu tür çalışmalar vahşi kapitalizmin sıkıntılarını gidermeye yöneliktir. Yoksa kapitalizmin acımasızlığını ortadan kaldırmak anlamına gelmez. Sadece Ülke insanının daha rahat ve huzurlu şeklide yaşamasını sağlamış olur. Kapitalizmin ortadan kaldırılması ve daha insanca yaşanabilecek, faiz sisteminin insanları ezmediği bir sistemin oluşması; daha olumlu bir yaklaşım olacaktır.
İnşallah Dünya bugünleri de görecektir.
Maddi alandaki bu sorunlar, sosyal hayatın tüm alanındaki etkileşimleri; negatif anlamda kontrol altına almaktadır. Ülkemiz her alanda, zengindir. Zengin yer altı, yer üstü kaynakları vardır. Bu nimetler, Ülke insanı açısından eşit bir şekilde yararlanılacak, konumda olması gerekir.
Ülkenin bekası için; ekonomik dengesizliklerin ortadan kaldırılması şarttır.
O NEDENLE; BAZI DIŞ GÜÇLER, ÜLKE EKONOMİSİNİ HEDEF ALMAKTADIRLAR.
İnsanımızın bu oyunu görmesi gerekir. Ülkeyi yönetenlerin ise; Düşmanın zayıf noktamız olarak gördüğü, hedef seçtiği olumsuzlukları; ortadan kaldırması gerekir. Bu uğurda tüm Ülke duyarlı olmalıdır. Bu konuda birlik ve beraberlik şarttır. Düşmanların bu hamlesi de; İnşallah, boşa çıkacaktır.
Omuz, omuza vererek; bu sorunu da; ortadan kaldırabiliriz...
Ha gayret...