"Sanıyorum 30 yıl oldu.
Bir Ramazan bayramında, rahmetli babam, kardeşlerim, enişteler, yeğenler hep birlikte sohbet ediyorduk.
Kapının zili çaldı.
Üst kattaki komşumuz bayramlaşmaya gelmişti. Komşumuz ayakkabılarını çıkarırken, salondan çıkıp gelen babam;
- Sen benim evime giremezsin. Lütfen dışarı çık, diye seslendi.
Neye uğradığını şaşıran ve çok bozulan komşumuz, bir anlık tereddütten sonra dönüp gitti.
Yüzümüz kızarmış ve çok şaşırmıştık. Salona geçip, hışımla babama neden böyle yaptığını sorduk.
- Bu adam, alt komşumuzu kefil yapıp, borcunu ödemedi. Üstelik kendi mallarını da başkasının üzerine geçirmiş. Komşumuzun evine haciz geldi. Nesi var nesi yok alıp götürdüler. Ailecek perme perişan oldu zavallılar, dedi.
- İyi de bu konu bizimle ilgili değil. Biz niye müdahil oluyoruz?” dedim.
- Konu bizimle ilgili olmayabilir ama bu ahlâksıza tepki göstermez ve olanları görmezden gelirsem namuslu komşuma haksızlık etmiş olurum diye cevap verdi babam.
O günden sonra konu bizimle ilgili olsun olmasın, ahlaksızın karşısında, dürüst ve namuslunun yanında olmaya karar verdim. "