BU COĞRAFYANIN EN GÜÇLÜ YANI KARDEŞLİK DUYGULARIMIZDIR

Orhan Arslan
Orhan Arslan
BU COĞRAFYANIN EN GÜÇLÜ YANI KARDEŞLİK DUYGULARIMIZDIR
06-09-2024

Kardeşliğin en fazla hissedilmesi gereken günleri yaşıyoruz. Hayat şartlarının en ağır şekilde devam ettiği bu günler , sıcak ve samimi bir ortamın ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor. İşte tam bu zamanlarda insanlarla hr türlü  nimeti paylaşmak gerekir. Sözlerle bir çok şeyin ifade edildiği zamanlar değil, yaşanarak insanlığın test edildiği zamanların içerisindeyiz. Burada söz değil icraat gereklidir. Bir yoksulun kapısını aralayıp sıcak bir ortamın oluşmasını sağlamanın, Önüne bir tas sıcak çorba koymanın zamanıdır. Ağır  hayat şartlarında onların var olan sıkıntılarını gidermek insanlık adına yapılacak en büyük hizmetlerdendir. Böyle zamanlarda Devletin elinin uzanamadığı yerleri ve boşlukları bularak oraları doldurmanın tam zamanıdır. Sıcak bir nefes, tatlı bir gülümseme, en kötü günlerinizde yanınızdayız, mesajı insanlık adına sevindirici olaylardır.
İşte tam bu  günlerde İslam coğrafyası bizden bu  hassasiyeti  beklemektedir. Dualarımızla, imkanlarımızla  mazlumların yanında olma zamanıdır. Hiç tereddüt  etmeden...

Sosyal hayatın temelini oluşturmalıdır yardımlaşma. Hem Dinimiz, hem geleneklerimiz bu anlamda  Yardımsever Milletimizi hassas davranmaya sevk etmiştir. Devlet eli ile yapılan yardımlara destek verilmektedir. Ancak, kimi insanlar kendi hallerini dışarıya arz etmek istemezler. Var olan şartlarda hayatlarını devam ettirmeyi sürdürürler. Komşuluk, halden anlama, dostluk, yakınlık gibi kavramlar burada devreye girmelidir. Sıkıntılı olan insanları rencide etmeden, gerekirse yardımın kaynağının kendileri bile olduğunu fark ettirmeden muhtaç insanların yanında olmak, onlara destek vermek zamanıdır. İşte insanlık adına yapılacak en büyük hizmettir. Bu tür ilişkilerdir insanları birbirine bağlayan, kaynaştıran, yakınlaştıran hadiselerdir.
Kimi zaman bir tebessümün bile ne kadar önemli  olduğundan söz eder, Önderimiz, peygamberimiz...

Bugün toplumumuzda alabildiğine bir duyarsızlık ve neme lazımcılık almış başını gidiyor. Herkes, her şeyden şikayetçidir. Yanımızda olan onlarca hadiseye duyarsız kalırsak, yaşanan onca olumsuz hadiseye seyirci olarak bakarsak, sosyal olayların hiç birinin içerisinde bulunmaz isek, otobüste bir gencin bir yaşlıya  yer verilmemesinden şikayetçi olmaya ne kadar hakkımız vardır? Kişisel olarak bu tür davranışlarımızı sorgulamamız gerekmez mi?  Ne ekersek, onu  biçeriz..

Etrafımızdaki dostluğu geliştirecek, yardımlaşmayı hayata geçirecek, komşuluğu kuvvetlendirecek, birbirimizi anlamaya sebep olacak o kadar çok şey vardır ki; biz bunların hiç birisinde olmaz isek sosyal hayatın arızalarından şikayetçi olmaya ne kadar hakkımız vardır? Borç para istemenin bile suç sayıldığı anları yaşıyoruz. Onun karşısında sahtekarlığın zirve yaptığı anlar.
Kimi  insanlar yaptıkları iyilikleri ise, insanların başına kalkar duruma  gelmişlerdir. Böyle bir  yapılan yardım, iyilik, hayırlı bir iş olmaktan çıkar. Bu konuda da; PEYGAMBERİMİZ GEREKEN UYARIYI YAPMIŞTIR. KİMİ  İNSANLAR İSE, BU DAVRANIŞ  BİÇİMİNİ TEFECİLİK OLARAK YORUMLARLAR. Yaptığınız  iyiliğin karşılığını Allahtan beklemek en  doğru  davranıştır.

Yaşanan bu hayat şartları bazı şeylerin tekrar yaşanabilmesi için vesile olabilir. Bizim kaybettiğimiz bir çok hasletin tekrar hayat bulmasına sebep olabilir. Özlediğimiz veya eskilerde yaşadığımız sıcak ve samimi ortamların hazzını duymamıza ve o ortamların oluşmasına katkı sağlamanız gerekir. Çok şey istemiyoruz biraz daha dikkat, biraz daha kendimizi eleştirme, biraz daha sosyal hayatın içerisine girme, biraz daha ben, ben değil biz, biz kavramını algılama.
Toplumda  kardeşliğin temellerinin  yeniden hayat bulmasına  sebep  olabilir. Bu güel  davranış, toplumun  şekillenmesine  yardımcı  olacaktır.

Hadi en yakınınızdaki  böyle zor şartları yaşayan insanımızın kapısını çalın. Orada sizi sımsıcak, samimi, içten bir çift göz bekliyor. Elinizde götüreceğiniz bir çikolata bile küçücük beyinlere mermer yazılarla yazılacağınız anı bekliyor. Biraz daha sıcaklık, biraz daha yardımlaşma ve böyle olayların yaşanması ile gelen mutluluk. Daha ne istersiniz insanlığımız tazelenecek.
Şimdi  yardım zamanı. Bakın Üniversiteler ve  okullar yeni  öğretim yıllarına  başlıyor. Bu  tür  yardıma, desteğe  muhtaç  milyonlar  bizleri  bekliyor. İster vakıf ve  dernekler  aracılığı ile, ister  şahsi  katkılarınızla  bu  tür yardıma  muhtaç  olan insanların yanında  olalım. Onlara  omuz  verelim. Kardeşlik  duygularımız  gelişsin,  perçinlensin...
Haydi  hayırda yarışmaya...

 

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?