İşinizi nasıl gördüğünüz, işinizden daha önemli hale gelmiştir. İşim, dünyayı daha iyi bir hale getiriyor, diyebiliyorsak işimizdeki verim artar, işiniz tutkuya dönüşür. İşi, tutkusu olanlar; mesleğinin zirvesine erişirler, işlerini artık sanata dönüştürürler. Mesleğini değerli gören, kendisini değerli hissedebilen öğretmenler, değer üretebilirler.
Okul her daim en güzel soluk aldığım yer: Ne zaman duygu olarak düşsem, moralsiz bir şekilde okula gitsem, tüm dertlere öğrencilerimin iyi geldiğini gördüm. Onların neşesi, tartışması, hatta kendilerince kavgaları, coşkuları, tükenip bitmeyen enerjileri beni sarıyor, heyecanları deniz dalgası gibi beni içine alıyor, bana üzüntülerimi unutturuyor.
SINIFIM BENİM HUZURUM; Sahte gülümsemelerin, sahte sevgilerin, yalanın olmadığı, içtenliğin, sevginin en saf halini bana öğrencilerim hissettiriyor. Başka bir ailem doğuyor sınıfımdan. İhtiyaç duyduğumda, kederimde bana omuz veriyor. Sınıfım benim huzurum, bana güç veriyor, beni dinçleştiriyor.
?Eğitimin kalbi, öğrenci-öğretmen arasındaki iletişimde yatar. Diğer her şey bu iletişimin nasıl verimli ve başarılı olduğuna bağlıdır.´ Etkili iletişimin ilk adımı gülümsemedir. Gücümü öğrencilerime olan sevgimden alıyorum, öğretmenlik, çocukları sevmekle başlar.
Öğretmenin, öğrencisine tebessüm etmesi, öğrencinin zihnine kısa sürede ulaşan en güçlü enerjiyi verir. ÖĞRETMEN GÜCÜNÜ, ÖĞRENCİLERİYLE KURDUĞU ETKİLİ İLETİŞİMDEN ALIR. Öğrenciler, mezun olduktan sonra; neler öğrettiğinizden çok nasıl öğrettiğinizi hatırlar. İnsan sevmediğinden öğrenemez, öğretmenini seven dersi de sever.
Bir ilkokul öğretmeni olarak benim en büyük güç kaynağım; Her sabah sınıfa girdiğimde, 32 çift günahsız, ışıl ışıl yanan gözleriyle bana bakan, beni takip eden, benim her hareketimi örnek alan, beni bekleyen öğrencilerimdir. Kurdukları eşsiz, uçarı, ilginç, zengin hayallerine beni ortak etmeleri, benimle paylaşmaları, hayallerini gerçekleştirdiklerinde ilk olarak bana döneceklerini söylemeleri; benim dünyamı değiştiriyor.
Her şey bir hayalle başlar. Hayali olmayanın gerçeği olmaz diyerek hayal kurmalarını, hayallerini gerçekleştirebilmeleri için merak, azim ve çabalarını artırmaları gerektiğini anlattığım derste; kurdukları hayallerin daha gerçekçi olmasını tavsiye ettiğimde; düşüncesini özgürce ?öğretmenim sen, benim hayallerime karışamazsın´ diyebilen öğrencilerim bana güç katıyor.
Sınıfıma girdiğimde; İnsanoğlunun aciz kaldığı hastalıkların çaresini bulacak doktor, henüz yapılmamış geleceğin teknolojisini icat edecek mühendis, ülkemizi Misak-ı Milli sınırlarımıza ulaştıracak komutan, geleceğin yöneticileri, yeni bir Oktay Sinanoğlu, yeni bir Aziz Sancar benim sınıfımdan çıkabilir, neden çıkmasın diye düşünürüm.
?Öğretmenin, öğrencisiyle göz göze geldiği bir an vardır. O an öğretmen, öğrencinin gönül kapısından girerek zihnine ulaşır. Ve o an eğitim başlar. O an başlayan öğretmenin gücü binlerce yaşam inşa eder.´ Öğretmenin etkisini kestirebilmek zordur. Etkisi nereye kadar gideceğini kimse bilemez. Öğretmen, çocukların ruh mimarıdır.
Öğretmen bir eli tutar, bir zihni açar, bir kalbe dokunur. Beyin cerrahı Türker Kılıç; ?En maharetli beyin cerrahları öğretmenlerdir´ der. Öğretmen, insanları, insanlar dünyayı değiştirir. Dünyayı değiştirebileceğiniz en etkili güç eğitimdir. Eğitimde esas olan öğretmendir. ?Hiçbir ülkenin eğitim sistemi, öğretmen kalitesini aşamaz.´
?Öğretmen demek; öğreten, öğrettikçe öğrenen, öğrendikçe öğreten demektir.´ Öğretmenlik, öğrenme demektir. Öğretmenin öğrenmesi durursa öğrencileri geri gider. Öğretmen öğrenmeyi kesince ,öğretmeyi de keser. Öğretmen; öğrenmekten ve öğretmekten güç alır.
Öğretmen gücünü; öğrencilerine eleştiriel düşünebilme, sorma, sorgulama becerisi kazandırmasından alır. Eleştiriel düşünebilen öğrenci öyle bir soru sorar ki öğretmeni daha ileri götürür. Öğretmen gücünü; öğrencilerine uyandırdığı merak ve azimden, onların gösterebildiği çabasından alır. Öğrencilerime, siz de bir Oktay Sinanoğlu, bir Aziz Sancar olabilirsiniz diyor, onların çocukluk hayatlarından kesitler izletiyor, onlar başardı siz de başarabilirsiniz duygusunu, ilhamını veriyor, öğrencilerimin çabasını artırmaya çalışıyorum.
Öğretmen gücünü; vicdanından, umudundan, adalet duygusundan, inancından, vatan-millet sevgisinden, tutkusundan (coşku-şevk), pedagojik ve alan bilgisinden, etkili bir müdürden, eğitimin önemine inanan velilerinden alır.
İyi ki öğretmen olmuşum, dünyaya yeniden gelsem yine öğretmen olurdum.