Cumartesi günü Sayın Valimiz Davut Gül beyle makamlarında Sivas üzerine güzel bir röportaj gerçekleştirdik. Bugün röportajın bir bölümünü vereceğiz. İlerleyen günlerde de diğer bölümlerini haber, açıklama tarzında vereceğiz sayfalarımızda. Sivaslının gündeminde olan, konuştuğu konularla ilgili hemen her konuya ilişkin sorularımızı Sayın Valimiz içtenlikle cevapladı. Aslında zaman zaman belli periyotlarla şehrin temsilci ve yöneticilerinin bu tür program ve organizelerle Sivas Basınına (ağırlıkla yerel basını kast ediyorum) açıklama yapıp şehrin geleceğiyle ilgili konuları insanlarımızın anlayacakları dil ve üslubu kullanarak açıklamalarında şahsen ben büyük fayda görüyorum. Çünkü bazen sokaktaki insanla iletişim kurulamıyor ve yapılan projeler farklı söylemlerle farklı yerlere çekilebiliyor. O bakımdan açıklıkla ve şeffaf bir şekilde toplumu bilgilendirmek bence en doğru yöntemdir. Bakmayın siz sokakta fısıltıların yaygın şekilde yayıldığına. Ben Sivas´ın çok büyük bir çoğunluğunun sağ duyusu yüksek, olgun, günü birlik düşünmeyen, ülkenin birliğini beraberliğini düşünerek tavır aldığına inanıyorum. 1950´li yıllardan itibaren yapılan hemen bütün seçim sonuçlarına bakın benim haklı olduğumu göreceksiniz. Biz, her zaman geneli düşünerek oy vermiş bir iliz.
Yeni eğitim- öğretim yılı malum başladı. Hepimiz çocuklarımızı yeni umutlarla okullarımıza gönderdik. Okullarımızın fiziki durumu, öğretmen sayımız, nitelikli eğitim konuları. Bunların hepsine Sayın Valimiz net cevaplar verdi. Sivas´ta, hiçbir okulumuzun fiziki olarak sorunu olmadığını ve çocuklarımızın temiz ve sorunsuz binalarda eğitim öğretim görmeleri için il merkezi ile ilçelerimizde onarım ve tadilata önceki yıllara nazaran daha fazla kaynak aktardıklarını söyledi. İşkur vasıtasıyla TYP Programında alınacak personellerin de okullarımızın temizlik anlamında da bir sorununun kalmayacağını söyledi. Sayın Valimiz, bu konuda bizim aracılığımızla velilere bir de çağrıda bulundu. Velilerin, çocuklarının başarısı için en az öğretmenler kadar sorumlu olduğunu hatırlattı ve çocukları için fedakârlık yapmalarını istedi. Sadece iyi öğretmenin çocukların başarısı ve geleceğe hazırlanmaları için yeterli olmadığını, mutlaka veli öğretmen iş birliğinin önemli olduğunu hatırlattı. Veliler gerekirse çocuklarıyla birlikte kitap okusun, soru çözsün diyerek aslında önemli bir konuya da parmak basmış oldu. Çocuklarımızın güvenlikleri için de bütün okulların kamera ile 24 saat izlendiğini dolayısıyla çocuklarımıza karşı kötü niyet besleyen, kişi ve çevrelere müsaade etmeyeceklerini söyledi ve tüm velilerin içlerinin rahat olmasını söyledi. Yani güvenlik noktasında bir zafiyet yaşanmayacak. Yine okul kantinlerinin de yeni eğitim öğretim yılında hem hijyenik, hem güvenli gıda hem de ekonomik olarak çocuklarımıza hitap edeceğini söyledi.
Şunu söylemek istiyorum, Sivaslılar olarak bizler genellikle kıt kanaat geçinen insanlarız. Ekonomik olarak yöremiz istediğimiz düzeyde değil. Dolayısıyla göç veren bir iliz. O bakımdan ben, eğitim-öğretim konusunu çok önemsiyorum. Doğrusu Sayın Valimizin bu konuda da söyledikleri de içimi rahatlatmadı değil. Evet, iyi öğretmen istemek, iyi okul istemek hepimizin hakkı. Ama öncesinde veli olarak da bizlerin yapması gereken şeyler var. İkisini eş zamanlı yaparsak Sivas bir eğitim şehri olabilir.
Sadece eğitimi konuşmadık tabii. 2. Organize sanayi Bölgesi, ikinci üniversiteyle ilgili gelişmeleri, 10 bin kişilik yurt inşaatlarının Sivas yüksek öğretimine katacağı değer ve avantajlarını, ilimizde bulunan yabancıları ağırlıklı olarak da Suriyelilerin durumunu, hızlı trenin planlanan sürede yetiştirilip yetiştirilmeyeceği. Hülasa kendi adıma çok güzel bir söyleyişi gerçekleştirdik. Yukarıda da söyledim. Sivas´ta söz sahibi tüm yerel yöneticilerimizin zaman zaman belli aralıklarla düşüncelerini yerel basınla paylaşması gerekir. Ancak bu şekilde sokaktaki fısıltı ve dedikoduların önüne geçebiliriz.