İyi davranışları çocukluk döneminde kazanan kişi de topluma atıldığı zaman, o kazandığı iyi davranışları eğer etrafındaki ve çevresindeki insanlar, kötü hareketleri benimseyen insanlardan olmuş ise, toplum baskısı ile iyi davranışlarını yavaş, yavaş kaybedecektir. Kötü davranışları kazanarak büyüyen bir çocuk ise, iyi davranışlarla beslenmiş bir ortama girdiği zaman yaptığı şeylerin yanlış şeyler olduğunu fark ederek, zor da olsa kötü davranışları terk edip, iyi davranışlar edinmeye çalışacaktır. Eğer, bu güzel şeyler yaşanarak hayata geçirilmemiş olursa; Ara ki, o zaman toplumda iyi davranışları yapan insanları bulasın! Ara ki, o, toplumda iyi davranışların bir artı özellik olduğunu anlayan insanları bulasın!
Burada model olarak alınan insanların da çocuklar üzerinde bir etkinliği olduğunu bahsetmeden geçmeyeceğim. Ayrıca tüm iyi davranışların ödüllendirilmesi gerekir. Yetişen neslimizi iyi davranışlara yönlendirmeliyiz. Kötü davranışların ise; neden kötü olduğu genç nesillere uzun uzun anlatılmalıdır. Taaa ki, anlayana kadar. Kötü davranışların karşılığının cezalandırılmak olduğunu da hatırlatmakta yarar vardır. Toplum tarafından kabul edilmiş model tip olarak kabul edilen insanların, tavır ve davranışları, yetişmekte olan genç nesilleri çok etkilemektedir. O nedenle yetişmekte olan genç nesiller adına, o insanlar, toplum denetleyicileri tarafından denetlenmelidir. Gerekirse o davranışlara sınırlama getirilmelidir. Resmi kurumlar tarafından uyarılmalıdır.
Daha birkaç gün önce Sayın Cumhurbaşkanımızın eşleri, tüm medyaya seslenerek, reyting uğruna gelecek nesilleri feda etmeyiniz, diyerek ciddi uyarılarda bulunmuştur. Öyle ya nerde ise TV yayınları, İnternet en yakın çevre olarak algılanmalı ve kabul edilmelidir. Bir nevi çocuklar ve gençler bunların tehlikeli ortamlarından uzaklaştırılmalıdır. Oradaki yanlış örnekler tüm genç nesli derinden etkilemektedir.
Çocuk ve Toplum ilişkisinin en önemli aşaması bu dönemdir. O nedenle toplumumuza bu alanda yön verecek olan tüm Resmi ve Gönüllü kuruluşların iyi davranışlara teşvik etmeleri. Hatta iyi davranış içerisinde olan çocukları ödüllendirilmeleri gerekmektedir. Toplum olarak bunu çok iyi yaptığımız söylenemez. Çocuklarımızın yetişme çağında kendilerine sunulan oyun tarzlarının ister bilgisayarda olsun ister değişik alanlar da olsun insan öldürmeye, can almaya dayanan oyunlar olduğunu düşünürsek, işimizin ne kadar zor olduğu ortaya çıkmaktadır. Çocuk daha akılla tanıştığı zamanlarda ilk öğrendiği şey can alma olmaktadır. Hele bu oyunlar bir de uyuşturucu gibi bağımlılık yapıyorsa işimiz daha da zordur. Uyanık olalım ki; hep uyanık olarak kalalım. Yoksa uyuşturulmuş halde olduğumuzun farkına bile varamayız? Sonra birileri bizi değişik şeylerle uyandırır, ancak, o zaman vakit kalmayabilir?
Son olarak yakınları ölen bir çocuğun, etrafındakilere bu yakınıma ne oldu? Sorusuna, öldü cevabını alınca; verdiği tepki çok dikkat çekicidir. Ölen yakını için çocuk; -İkinci canını kullansın, Der. Evet, çünkü en yakın çevresindeki bilgisayar oyunundan öyle eğitim almıştır. Bu da oyunların öğrenmede neden önemli olduğunu ortay koymaktadır. Çünkü, çocuk oyun oynarken tüm dikkatini oyuna vermektedir. Yani öğrenmede dikkatin zirvesini yaşamaktadır. O dikkat ile, kendisine anlatına, ifade edilen bir şeyi unutması mümkün değildir.
Evet, Çocuklarımız için, görevimiz gittikçe zorlaşmaktadır. Tedbir almak için, geç kalmamalıyız?
Bitti?