Her zaman söylenen doğru bir söz vardır. Ülkemiz; paha biçilmez, zenginliklere ve güzelliklere sahiptir. Bu zenginlikler; bizim dışımızdaki, tüm yabancıların, iştahını kabartmaktadır. Bu nedenle; Ülkemiz üzerinde oyun oynamak isteyen; tüm iç ve dış düşmanlar; bu zenginliklerin peşine düşmektedirler. Düşünün bir kere; her türlü meyve ve sebzeyi kilolarla aldığımız gibi; çok fazla olmasından dolayıdır ki; kilolarla da, çöpe atıyoruz. Tarım ürünlerinin çokluğu, doğal ortamın fazla miktarda olması; bir başka cazibe konusudur. Yıllardan beri; yer altı zenginlikleri üzerine, araştırmalar yapılmaktadır. Bazı madenlerin, yeteri kadar, fazlasıyla bulunduğu tespit edilmiştir.
BOR MADENİNİN ÜRÜNLERİ; YAVAŞ, YAVAŞ PİYASADA GÖZÜKMEYE BAŞLAMIŞTIR.
Son günlerde Ülkemizin yaşadığı sıkıntıları fırsat bilerek; piyasada en çok tüketilen maddeleri anlamsız zam koyarak; Milletin sırtından para kazanmayı amaçlayan tüm insanlara; en büyük cezalar verilmelidir. Bu cezalar öyle ağır olmalıdır ki; caydırcı olsun. Böylece fazladan kazandıkları paraları; Ülkenin kasasına ceza olarak ödesinler...
Ülkemizin insanı; kazanmayı bildiği kadar; vergi vermeyi de; bilmelidir. Senelerden beri; İktisatçılar, maliyeciler, yetiştiriyoruz. Onların içerisinde; mutlaka daha iyi vergi toplamanın, nasıl yapılacağına dair; ciddi çalışmaları olan, değerli araştırmacılar vardır. Nedense; yapılan o, araştırmalar, hayata geçirilmesi konusunda; ağır, aksak ilerlemektedir. Son yıllarda yapılan, yeni vergi yasaları, vergi toplama konusunda; istenilen seviyeye gelmemizi sağlayamamıştır.
Hala; resmi ağızların ifadelerine göre; Bu Ülkede kayıt dışı ekonomi, yüzde otuzlarla ifade edilmektedir. Kaçakçılık, önlenemeyen bir hastalık gibidir. Şu terör olaylarının arttığı, son günlerde; kaçak sigaranın terör örgütü tarafından, Yurdumuza sokulduğu açıklanmasına rağmen; Büyük şehirlerin en kalabalık noktalarında bile; açıkça satılmaktadır. Ne zabıta güçleri engelleyebilmektedir. Ne de; terör konusunda duyarlı olduğunu ifade eden, Halkımız; bu konuda özen göstermektedir. Şehit cenazesinde; kendisini paralayan birisi; o kaçak sigarayı almaktan, uzak durmamaktadır. Yeterli yasa yoksa; neden yenileri çıkarılmaz. Caydırıcılığı yeterli değilse; neden cezaları artırılmaz. Bunlara göz yuman, bütün taraflar neden en ağır şekilde, yaptırımlara tabi tutulmaz. Anlaşılır, gibi değildir.
Piyasada şu an var olan; zam soygunculuğuna; Devletin zirvesi en sert tepkiyi koyarken; bu işi denetlemesi gereken yetkililerin; neden ağır davrandığı, merak konusudur.
Ülkenin mali gelirlerini artırmanın sayılamayacak kadar, yöntemleri olabilir. Biz, bu köşede; daha önce belirttiğimiz bazı hususları tekrar edelim. Trafik cezaları; gelir testine tabi tutularak; herkesin gelirine göre, alınması gerekir. Yoksa; gelir düzeyi yüksek insanlar için; çekirdek parası, gibi algılanmaktadır. Küçük esnafın denetlenip, kontrol edildiği gibi; Holdingler, büyük sermaye yeteri kadar, kontrol edilmemektedir. Onların gelirlerine göre; vergi dilimleri belirlenmelidir. Lüks araba, vergilerinde olduğu gibi; lüks yeme içme yerleri, eğlence yerleri, otellerde; vergi oranları yükseltilmelidir. Tüketici, o parayı zaten vermektedir. Önemli olan, işletmecinin yüksek oranda aldığı o gelirden; Devletin payını yükselterek alması, gerekir.
Serbest olarak çalışan kimi meslekler; Serbest doktor, gibi; yeteri kadar kontrol edilmemektedir. Hala, kimi meslekler için; Ülkemiz, vergi cennetidir. Sporcular, gibi.
BU ALAN ZATEN, ÜLKEMİZİN KANAYAN YARASIDIR...
Sıradan gibi görünen mahallerde; işletmeci akşama kadar beş bin çay gibi; yüksek rakamlara yakın satış yaparken; günlüğü, tekli rakamlarla ifade edilen; vergiler vermektedir. Büyük sermayenin reklam giderleri, vergiden muaf olmamalıdır. Sonuçta; Devletten bu konuda; bir imtiyaz elde ediyorsa; o imtiyazın bedeli, tüketicinin sırtından çıkmaktadır. O, reklamların bedeli; üretilen ürünlere yansıyarak; tüketici o malı daha pahalıya almaktadır. O reklamlar da; görev alarak astronomik paralar kazanan; kimi sanatçı, manken gibi şımarık insanların; gençliğimize yanlış rol model olduğu, bedava hayata insanları yönlendirildiği unutulmamalıdır. O tür bir zararın nelere mal olduğunu; defalarca köşemizde belirttik. Kaybolan hayatlar, yanlış yollara sürüklenen gençler...
Vergiyi adaletli ve sürekli olarak toplamanın, başka bir yolu; vergi kaçakçılığına verilen, ağır cezalar olmalıdır. Her konuda; Batı standardı, diye direnen sermaye çevreleri, neden, vergi toplama konusunda; Batı standartlarını talep etmezler. Ağır hapis cezalarının yanında; ticaret yapmama cezası, şahitliğinin kabul edilmemesi, kimliği haricinde; tüm özgürlük adına kazanılmış olan haklarından mahrum edilmesi, sürgün, yurt dışına atma gibi, cezaların yanında; en ağır hapis ve para cezaları, mülklerine el koyma, gibi cezaların hayata geçirilmesi, zannımca vergi kaçağını en aza indirecektir. Yoksa; şöyle Ülkemize bir bakın; Ülkemiz yaşama standartlarının üzerinde, hatta Batı standartlarının üzerinde para kazanan milyonları göreceksiniz. O halde; bu paraları, bu topraklarda kazanan kişiler; kazandıklarının bedelini, Bu devlete ödemek, zorundadırlar.
Bu kadar maddi sıkıntının olduğu günleri yaşıyoruz, diye feryat edenler var. Ancak, piyasa tam tersini söylemektedir. AVM´ler hınca hınç doludur. Sokaklar arabalarla doludur. Park edecek yer yoktur. Kar yağışının kimileri için; sıkıntılı olduğu şu günlerde; Kış eğlence merkezlerinde yer bulunmuyor. Evet, Ülkemizde maddi sıkıntısı olan insanlar vardır. Doğrudur. Ancak, Maddi açıdan çok fazla kazananlar olduğunu da; bilmek gerekir. Önemli olan; bu sıkıntıyı yaşayan insanların sayısıdır. Ülkemiz, açısından Bu oranın yüzde onlarda, olduğu söylenmektedir.
DEVLET, ÇOĞUNLUKLA SOSYAL POLİTİKALAR GEREĞİ; BU TÜR AİLELERİN SÜREKLİ YANINDADIR...
O, halde bu kadar kazananın bol olduğu bir Ülkede, Devlete verilen verginin de; yüksek olması gerekir.
Başka bir önemli husus da; vergi toplamakla görevli olan, personelin; aldığı ücretler konusudur. Düşünün bir kere; Devasa holdingleri, işletmeleri denetleyen şahısların, bir şehirde; en yetkili adamı bugünün şartları ile 8,9 Bin lira para alıyorsa; yeteri kadar görevini yapabilir mi; Bu konuda da; teşvik edici, ücret politikasını iyileştirici, Hatta, Vergi denetleme konusunda; en fazla denetleyicilik yapıp, Ülkeye bu konuda girdi sağlayan personele; büyük ödüllerin verilmesi, çalışmaları yapılmalıdır.
Emniyet teşkilatında başarılı olan personele verilen ödüller, gibi.
Eğer, istenilen vergi toplanarak, Ülkemiz daha zengin bir konuma gelirse; Çalışanına da, emeklisine de; çok daha iyi imkanlar sunacaktır. Asgari ücret tartışmaları, geçim standardı, enflasyonun yüksek olma durumlarının tartışmaları, kendiliğinden ortadan kalkacaktır...
Bunları kazanmanın yolu; düzgün vergi ödemekten geçer...