Yüksek Öğretime Geçiş Sınavına (YGS) girmiş olan gençlerimiz, geçen hafta sonu Lisans Yerleştirme Sınavının (LYS) ilk etabına girdiler. Yaklaşık üç gün sonra da, yani 25 ve 26 Haziran 2016 günü de kalan etaplarına girecekler.
Her bir gencimiz, hedefleri ve hayalleri doğrultusunda arzu ettikleri bir yükseköğretime yerleşebilmek için çalıştılar, yoruldular, emek sarfettiler. Babalar Anneler hatta evdeki diğer büyükler ve aile fertleri bile onlara destek olmak için, ellerinden gelen maddî ve manevî yardımı ve de fedakârlığı esirgemediler. Ders hocaları da gençlerimize, gereken eğitimi ve öğretimi verdiler. Allah (C.C.) onlardan da razı olsun.
Esasen bir husus daha var ki, ben onu daha da ciddiye alıyorum. Bu çocuklarımız günlük hayatlarının büyük bir bölümünü de evlerinde, aileleriyle geçiriyorlar, evde de çalışıyorlar. Yüzüldü yüzüldü sonuna/sahile yaklaşıldı, biraz daha sabırlı olunmalıdır. Ebeveyn tutumlarının, evde başka büyükler varsa onların davranışlarının ve evdeki küçük büyük herkesin ve hatta akrabaların yaklaşımlarının, artık bu raddede onlar için çok daha etkileyici olacağı unutulmamalıdır. Onların muvaffakiyetleri ile veya başarısızlıkları ile ilgili konuşmalara, tavır ve davranışlara ve hatta mimiklere, vücut diline bile bu merhalede çok dikkat edilmelidir. Onları ve ümitlerini kıracak,başaramayacaklarını îma eden, emekleri zâyi edecek, kendilerine güven duygularını ve kişiliklerini zedeleyecek, gençlerimizi mahzun edecek müdahalelerden uzak durulmalı;
Gelinen noktadan itibaren tekrar, çocuklarımızın kendilerini tanımalarına, kâbiliyetlerini ve kapasitelerini keşfetmelerine ve bu yönde kendilerini yetiştirmelerine, gelişmelerine yardımcı olmaya devam edilmelidir. Onların hayallerinin, hedeflerinin gerçekleşme ihtimalinin, gelinen noktadaki derecesi sezdirilmeli; ya kendilerine daha uygun yeni hedeflere yönelmeleri, ya da mevcut hayal ve hedefleri doğrultusunda onların şevk ve azimlerinin artırılması, iradelerinin güçlendirilmesi, konsantrasyonlarının yeterli kıvama getirilmesi sağlanmalıdır. Hayatın inişli çıkışlı, geceli gündüzlü, bazen kederli ve bazen de neşeli olduğu anlatılmalı, umutları soldurulmamalıdır.
İmtihana üç gün kala, bu duygu ve düşünceler doğrultusunda, onlara özgüven aşılayabilecek sevdikleri, saygı ve birlikte olmaktan huzur duydukları, güvenilir insanlarla, aile, akraba ve büyükleriyle, akranlarıyla birlikte vakitler geçirmelerine zemin hazırlanmalıdır. Varsa iftar davetlerine katılmalı veya iftara misafir alınmalıdır. Büyüklerin hayır dualarını almalarına zemin hazırlanmalı, ibadet ve dua etmeye teşvik edilmelidir. Bütün bunlar, gençlerimizin aşırı kaygı ve endişelerini yok edecek, rahatlatacak, imtihana ruhen de daha hazır hâle getirecektir.
Gelecek ümidimiz, canımız, ciğerimiz, sevgili gençler!
Sınav günü yataktan kalkacağınız saate denk gelecek şekilde, uyku düzeninize dikkat etmeli, erken yatıp erken kalkmaya devam etmelisiniz.
Sakatlanmanıza, hasta olmanıza sebep olabilecek spor, hareket ve davranışlardan uzak durmaya özen göstermeli; bünyenizin alışık olmadığı, dokunabilecek yiyecekleri, içecekleri de bu imtihan arifesinde denemeye, yemeye, içmeye kalkışmamalısınız.
Fazla televizyon seyretmemeli, bilgisayar oyunlarından uzak durmalı, cep telefonuyla fazla zaman kaybetmemelisiniz ki; aklınızı karıştıracak ve imtihan motivasyonunuzu bozacak görüntü, mesaj ve ses kirliliğine, hafızanız maruz kalmasın.
Yarın sınava gireceğim diye her zamankinden, yani alışık olduğunuzdan daha erken yatağa girmemelisiniz; Yatmadan önce ılık bir duş alıp yatağa girerseniz bu da sizi rahatlatabilir ve rahat bir uyku uyuyabilmenizi sağlayabilir. Asla, uyuyabilmek için uyku hapı ve benzeri ilaçları kullanmamalı, her zamanki saatinde yatmalısınız.
Sınav gününün sahurundahafif, yeterli, abartılı olmayacak şekilde besleyici, vitaminli bir kahvaltı yapmanızı; varsa, üzerine de sulu bir meyva yemenizi veya bir bardak asitsiz meyva suyu içmenizi tavsiye ederim. Sabahleyin uygun bir saatte kalkıp, ibadet ve dua ettikten sonra hazırlığınızı tamamlamanız; tuvalet ihtiyacınızı da giderdikten sonra, en az yarım saat öncesinde sınav mahallinde olabilecek şekilde yola çıkmanız; sizi gerginlik ve telaştan uzak tutacak, imtihan esnasında rahat olmanızı sağlayacaktır.
Son dakikaya kadar beklemeden, salona girip de yerinize oturduktan sonra, size verilen eşya ve dokümanları, soru kitapçığınızı hemen kontrol edin. Varsa eksiklik, bozukluk, siliklik ve yanlışlıkları ilgililere anında iletin ve halledin. Konsantrasyonunuzu ve motivasyonunuzu bozabilecek, dikkatinizi dağıtacak arkadaş ilişkileri ve veya tartışmalara filan girmeyin. Kodlama ve işaretlemelere dikkat edin, varsa kitapçıklardaki açıklamaları okuyun ve de salon görevlilerinin açıklamalarını dikkatlice dinleyin.
Soruları cevaplamaya, başarılı olduğunuz alandan başlayabilirsiniz. Nadiren de olsa aşırı heyecan hatırlamayı engelleyebilir, böyle bir durumda asla endişeye kapılmayın, bu durumda iseniz derin bir nefes alıp verin ve şunu unutmayın ki, hiçbir yeni bilgi hafızadan silinmez, bu sadece bir aşırı heyecan belirtisidir, derin bir nefes alıp verdiğinizde, heyecanınız normale dönüşecektir. Cevapları işaretlemede soru sırasını atlamamaya, boş bıraktığınız sorunun cevabını da boş bırakmaya dikkat edin. Bir soruyu cevaplamadığınız halde şıkkınıişaretlerseniz, kaydırma yaparsınız, bu yanlışlık çorap söküğü gibi bütün cevaplara sirayet eder. Zamanı etkili ve doğru kullanın, size zor gelen sorular üzerinde haddinden fazla durup, inatlaşıp, diğer sorulara ayırmanız gereken zamanı boşa harcamayın. Geri dönmek üzere bu sorularıişaretleyerek, hemen bir sonraki soruya geçin. Şunu unutmayın ki ileride, daha kolay cevaplayabileceğiniz bir sürü soru var, büyük ihtimalle.
Başladığınız bölümün veya herhangi başka bir bölümün ilk sorusu veya sorularının size zor gelmesi halinde, genelleme yaparak bütün soruların zor olduğu vehmine kapılmayın. Sınav süresi bitmeden salonu terk etmeyin, sürenizi sonuna kadar en iyi şekilde değerlendirin; çünkü bu sınav geleceğinizi etkileyebilecek önemli bir imtihandır. Salonda, süresi içerisinde, mesela yarım saat kadar fazla bulunmanın size hiçbir zararı olmayacağı gibi, faydası olacaktır muhakkak. Cevaplamanız bittikten sonra boş bırakarak işaretlediğiniz sorulara tekrar dönün, en kolaylarından başlamak üzere cevaplamaya çalışın. Hepsini cevaplamış olsanız bile en çok tereddütlü olanlarından başlamak üzere tekrar gözden geçirin.
Bu sınav sizin için önemlidir, ama “hayâtî olan herşey” değildir. Yani düşük puan aldığınızda aşırı üzülmeyin, geleceğinize dair ümitlerinizi sakın yitirmeyin. Yüksek puan aldığınızda da buna aşırı bir şekilde güvenip gevşemeyin.
Çalışmadan, yorulmadan mutlu olmak da, ilerlemek ve adam olmak da mümkün değildir.
Aile, çocuk ve öğretenler üçlüsü arasında, çocuklarımız ve gençlerimiz için örülen tahsilî ve dolayısıyla istikbalî psikolojik ağın odak noktasında; güzel ahlâk üzere çalışkan ve mükemmeli üreten ve üretken bir insan yetiştirme ve besleme gayesi olmalıdır. Bu ağ örülürken, esas gayeye matuf olan istişare, düzen, dikkat, disiplinler arası samimiyet ve münasebet hiçbir zaman ihmal edilmemelidir. Şu unutulmamalıdır ki, “Nesil yetiştirmek, medeniyet inşa etmektir,”
Allah (C.C.), bütün gençlerimize yüksek muvaffakiyetler nasibeylesin.
Hayırlı Ramazanlar diliyorum. Allah yar ve yardımcımız olsun.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?