Boluspor maçının rahat kazanılacağını biliyordum. Aslında maçı ilk yarıda koparabilecek pozisyonları bulmuşken değerlendiremedik. Mersin İdman Yurdu maçındaki farkı da yakalayabilirdik. Eğer Gekas eski günlerini aratmasa yada biz topu Gekas ile buluşturabilseydik maç daha kolay olur ve daha farklı bitebilirdi. Zira Sivas deplasmanına gelmiş bir Boluspor takımı gol yemedikçe direnci doğal olarak artacaktı. Hatta 2. Yarının başlarında bir süre etkili ataklarda geliştirdiler. Bu zamanlarda Petkoviç´ten sonra Sivas´a gelmiş en iyi kaleci ünvanını verdiğim Ali Şaşal çıktı sahneye. Ataklara adeta tek başına dur dedi. Savunmamız bu maçta sanki biraz kademe eksikliği içindeydi. Fakat yine de takım savunmasını iyi yaptık. Gekas´dan başlayıp özellikle orta saha presi ve defans dörtlüsüyle devam eden o takım savunmamız herkesin takdirini kazanmış durumda. Ah keşke Hakan da olan istek, arzu, tempo Kerim de olsa ve Kerim her maç 11 de başlasa. Zira son vuruşları ve oyunu okuma özelliği ile olumlu pas dağıtışı orta sahamıza çok şey katacaktır. Böylece yıllardır çok yönlü bir 10 numara bulamıyoruz diye dert yanmazdık. Ne var ki presi çok sevmeyen, toplu oyunu seven bir futbolcu olma özelliğinden dolayı sanırım Mesut hoca Kerim´i Hakan´a tercih etmiyor. Bana kalır ise de doğru yapıyor. Birde Hakan´ın futbol şansı dediğimiz özelliğide çok fazla. Topun gideceği yere bitiveriyor. Ama son vuruş eksikliğinden dolayı %100 verim alamıyoruz. Boluspor maçında hocanın çok yerinde değişiklik kararıyla Kerim iki şık vuruşla takımı kendine getirdi. Takımın skor yükünü şimdilik orta saha çekiyor. Ligin sonuna kadar bu böylemi gider bilinmez ama forvetler biran önce devreye girsin artık. Orta saha her maç çok yıpranıyor.
Gökhan Süzen ve Rıdvan Şimşek takıma çok çabuk adapte olmuşlar. Yıllardır beraber oynuyorlarmış havasındaydılar. Devre arası transferler bazen takımın ritmini bozabilmektedir. Çok şükür biz böyle bir durumla karşılaşmadık. Bu konuda oynadığımız rakibimiz Boluspor çok sancılı günler geçirecek gibi duruyor.
Bir hafta daha istediğimiz gibi geçti. Gerçi rakiplerimizde Göztepe hariç kazandılar ama sıkıntı değil. Zira bizim tecrübemiz ve özellikle futbolculardan çok daha hırslı olan Mesut hoca´nın varlığı avantaj teşkil etmektedir. Haftaya Mersin İdman Yurdu maçı oynayacağız ki ligin son sırasında olmaları bu takımın kolay lokma olduğunu düşündürmesin. Rakibi hafife alırsak kaybederiz. Bu zamanda kaybetme lüksümüzde olmamalı. Biz maçlarımızı kazanıp, rakiplerin puan kaybetmesini bekleyeceğiz. Birkaç hafta üst-üste kazanırsak işin rengi belli olur zaten.
Bu arada seyircimizi de kutlamak gerekir. O soğukta takıma destek için gelen her bir taraftar övgüyü hak ediyor. Sayı istenilen düzeyde olmasa da her hafta destek büyüyecektir. Maçlar kazanıldıkça güzel-güzel yazmak neşeli oluyor. Her hafta bize bu mutluluğu yaşatan takımımıza teşekkürler?.Bu inançla ve azimle devam edersek bekle bizi geliyoruz süper lig demeye az kaldı. HAYDİ HAYIRLISI?.