Ülkemizin, AB Topluluğu ile, yaşadığı gerginlik; Batı´ nın gerçek yüzünü bir kez daha gösterdi. Vize serbestliğine karşılık; terör yasaları gevşetilsin, talebinde bulunuyor. Evet, yanlış duymadınız, aynen istenen şart budur. Bizim AB topluluğuna girmemizle; terör yasalarının gevşetilmesinin, ne ilgisi var?
Her gün bir şehit verdiğimiz, bu sıcak ortamda; bizden istenen şarta bakın. Böyle bir ortamda, yasaların gevşetilme ihtimali; Halkın büyük çoğunluğunu karşınıza almak demektir. Bence, Batı bu isteği bilerek, yapmaktadır. Amacı; yönetenlerle, Halkı; karşı, karşıya getirmektir.
AB Ülkelerinde yabancı düşmanlığı, almış başını gidiyor. Üstelik terör örgütünün tüm eylemlerine, dolaylı destek veriliyor. Oda yetmiyor, Ülkelerine gitmek isteyen vatandaşlarımıza, olmadık zorluklar, çıkarıyorlar. SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZA yönelik hakaret ve tehditleri, görmezden geliyorlar.
Bizi üzen, içimizdeki bazı insanların da; aynı şekilde düşünmesidir. Hatta, AB topluluğuna, kendi VATANINI, Yönetenlerini şikayet etmesidir. AB topluluğundaki, hangi Ülke senin gerçekten kalkınmanı, ayağa kalkmanı, güçlenmeni, bölgede aranılan Devlet olmanı ister? Aklınız başınızda mı? Ey gafiller. Kimi, kime şikayet ediyorsunuz!
ABD ise; S-400 füzelerinin, konuşlandırılmasına, karşı çıkıyor. Hatta, dolaylı tehdit ediyor. Bedeli var, diyor.
Ey ABD, hemen güney sınırımızda senin elinle yetiştirdiğin terör örgütlerini, başımıza bela etmen, yetmedi mi? Biri bitiyor, öteki başlıyor. Durmadan onlara silah aktarılıyor. Bu nasıl dostluk?
Terör örgütü, kendilerine; dolaylı olarak, ulaştırılan; füzeleri kullanmaktadırlar. Kime klarşı? Bize karşı. Kim veriyor bu silahları? AB ülkeleri.Dostluğa bakın. Ona göre; karar verin. Nasıl dostluk?
Ayrıca, Birliklerinin içerisine aldıkları, kimi ülkelerin; ne ekonomileri, ne siyasi hayatları, ne insan hakları, ne gelişmişlikleri, bizden üstün durumdadır. O halde; bu adamların asıl amacı nedir? Neden Ülkemizi sürekli oyalamaktadırlar? Görünen o ki; bizim zaten onlara ihtiyacımız, yoktur. Dünyanın en büyük sömürülerinden birini gerçekleştiren, AB ülkelerinin; bize verecekleri insanlık dersi de; yoktur. Bütün o, aldıkları kararlar; tamamen, kendi çıkarları doğrultusunda, alınmış kararlardır. Onların amacı; Ülkemizi gelişmiş ülke olarak, görmek değil; tam tersine ele avuç açan, bir ülke olmasını istemektedirler.
Asıl amaçları; Bizi AB topluluğuna almak değil. Bu anlamda; bizi oyalamak ve bizimle oyun oynamak. Batılının gözünde bizim yerimiz bellidir. Kolay, kolay da değiştirmeye niyetleri yoktur. Zaman, zaman çeşitli temsilcileri; AB bir Hiristiyan topluluğudur, Türkiye´ nin, ne işi var? diyorlar. Kısacası; ne kadar laik bir ülke olsak da; onların gözünde; Müslümanız. Onlar için de; bu durum, kabul edilebilir, bir durum değildir. Anlamayanlara duyurulur.
Avrupa´nın gerçek yüzünü anlatan makaleleri, bu köşe de hep yayınladık. Geçenlerde bir yazımda belirtmiştim. Yabancı Afrika kökenli insanları ucuz işçi olarak çalıştırmak için, neler yaptıklarını. Başka bir mana ile nasıl ezdiklerini. Adamların emeklerini nasıl çaldıklarını, onları köle gibi nasıl kullandıklarını belirtmiştim. Hatta geçici oturum verip adamların posasını çıkardıktan sonra; oturumlarını tazelemeyerek; hem sınır dışı etmelerini, onların yerine aynı metotla yenilerini getirmelerini anlatmıştım. Böylece hem ucuz insan gücü, hem de tazminattan kurtardıklarını ve kendi topraklarının da her an, köle gibi çalışan insanlar için; cazibe merkezi olmasını koruduklarını zikretmiştim.
Mülteci olaylarına da; böyle bakmaktadırlar. Kendi dinlerini kabul edecekleri; alabiliriz açıklamalarını duymadık mı?
Aynı şekilde; tüm Afrika´nın yer altı ve yer üstü zenginliklerini nasıl yağmaladıklarını hatırlatmıştım. Ülkelerindeki enflasyonu bile; bu bölgelerden gelen; emeksiz elde edilen gelirlerle; kapattıklarından söz etmiştim.
Bu mantıktaki ülkelerin; ara, sıra, Ermeni meselesini gündeme taşıması ilginç değil mi? İnsan hakları, ifadeleri sadece kimler için; kullanılmaktadır. Senelerce; Afrika´dan getirdikleri insanları; hayvanat bahçelerinde sergilemediler mi? Yeteri kadar verim almadıkları; Afrikalı gençlerin; ellerini ceza olarak kesmediler mi? Çok değil yaklaşık on beş yıl önce; Afrika´ nın göbeğinde; senelerce insanların, birbirlerini kesmelerini desteklemediler mi?
Hangi, Batı hayranlığından söz ediyorsunuz? Yeteri kadar, Batıyı tanıyor musunuz? Ya da; Afrikalılar, onlar için acaba insan olma özelliğini taşıyorlar mı? Bu sorulara verilecek cevaplar da; yetersizdir. Adam sömürücü alışmış, sömürmeden duramıyor. Yapılan seçimlerde; Ermenilerin oylarını sömürecek. Aynen atalarının asırlarca yaptığı işi değişik zamanlarda, değişik aktörlerle yapıyorlar.
Onlar için hiç enteresan gelmiyor. Çünkü adamların her zaman yaptığı iş, budur. Asıl önemli olan bu ülkelere, Batıya; zaman, zaman methiyeler yazan kimi insanların aldanmasıdır. Ata sözlerimiz vardır. Çok, çok önemlidir. Onlar aynen trafik kuralları gibidir. Binlerce defa denenmiştir. Büyüklerimiz de; bu sözleri söylemeden çok denemişlerdir. Ondan sonra mühür basar gibi; bu sözleri söylerler.
İşte o sözlerden bir kaçı;
Su uyur, düşman uyumaz?, Türkün Türk´ten başka dostu yoktur? Ayıdan post,?.. dost olmaz?, gibi.
Böylece kimi çevreler bir kez daha bazı gerçekleri böylece görmüş olurlar. Gelecek nesilleri bu anlamsız, Batı hayranlığından kurtarırlar. Batının, her yaklaşma hareketinin arkasından; mutlaka gizli bir oyun çıkacaktır. Bunu unutmamak, lazımdır.
Rahmetlik Oktay Sinanoğlu, yapmış olduğu çoğu değerlendirmelerde; Batının gerçek yüzünü anlatmıştır.
Nasıl bir sömürü düzeni kurduklarının altını çizmiştir. Ülkemiz üzerindeki karanlık düşüncelerini, verdiği konferanslarda, yazdığı kitaplarda; geniş, geniş açıklamıştır.
Bu konuda, ne kadar özen göstermemiz, gerektiğini; ısrarla belirtmiştir. Ata sözlerimizin doğruluğu, bu değrlendirmelerle; bir kez daha ispat edilmiştir.
EY AB Topluluğu, biz sizi tanıyoruz. Siz de, bizi tanıyorsunuz. Halil İnalcık beyin deyimiyle; İstanbul´un fethini, hala kabullenemediğinizi, biliyoruz. Şu, sahte yüzünüzü göstermekten vazgeçip; ne zaman gerçek yüzünüzü göstereceksiniz? O, yürek sizde var mı?
Bekliyoruz!
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?