Nasıl ki 11 aylık bir sabinin parça parça edilmesi olağan değilse, bu ülkenin terörle mücadelesi de olağan usullerle olmamalı.
Yavrusuyla birlikte havaya uçan bir Annenin katli nasıl normal değilse, bundan sonra normal de anormal de bizim tarif ettiğimiz olmalı.
Terörü destekleyen vekilin, aşı zehir, katığı irin olmalı mesela.
Körpe beyinlere terör seviciliği aşılayan öğretmen, alnından tahtaya mıhlanmalı.
O soysuzlara dua eden imam teneşirde çürütülmeli.
Yardım eden memur, tedavi eden doktor, ilaç veren eczacı. para veren esnaf, soluğu tepesinden alıp, topuğundan vermeli.
Avrupa´da ne kadar; yardakçı, şakşakçı ve destekçileri varsa gümrükte damgalanıp, "gümrük malı" diye pazarlanmalı.
Terörle mücadele, terörün kurallarıyla olmalı.
Kim ki bu soysuzlara kalkan olur, haktan hukuktan bahsederse; hakkına düşeni alnının çatından yemeli.
Öyle ki bu mihraklar, lanetli o üç harfi ağızlarından söküp, dişlerinden dökünceye kadar, suyu bile çiğnemeden yutamamalı lar.
Yoksa bu sabinin feryadı hepimizi helak etmeye. eti yavrusunun etine kaynayan o Annenin ahı da, bütün şahları indirmeye yeter de artar bile... ( H. M.)
Yukarıdaki satırları olduğu gibi alıntı yaptım. Bu sözler, kendisine büyük sevgi ve saygı beslediğim, sevgili ağabeyim Sayın Haydar Mermer´e ait. Sanırım içinde bulunduğumuz durum anca bu kadar güzei izah edilebilirdi ve zaten Haydar Mermer ağabeyde izah etmiş. Bir anne ve 11 aylık bir yavru. Haysiyetsizler, insanlıktan nasibini almamış köpekler, ulan biliyorsunuz arabanın içerisinde sadece kadın ve bebek var. Buna rağmen bile bile uzaktan kumandayla patlatıyorsunuz. Siz nasıl bir yaratıksınız(!) Şimdi PKKHDP´ye yardakçılık yapıp sırf Tayyip Erdoğan daha düşük oy alsın, sırf Ak Parti daha az milletvekili çıkartsın diyen sözün ona çokbilmişler(!) mutlu musunuz? Bu katliamın baş sorumlusu sizsiniz, sizz. Terör sevicileri iyi insan olarak gösterip, güya Tayyip Erdoğan´a karşı güç birliği oluşturan geri zekâlılar, gördünüz mü? Yaptığınızdan memnun musunuz?
Aslında çok şey yazılır, çok şey söylenir. İnanın şu satırları yazarken bile kendimi kontrol etmekte zorlanıyorum. İçim yanıyor. Gözlerim buğulanıyor. Kendimi şehit olan asker eşinin yakınlarının yerine koyuyorum. Empati yapıyorum. Neresinden bakarsanız bakın acı muazzam bir acı. Evet çok şehit verdik. Çok evladımızı toprağa verdik. Ama bu farklı oldu be. Onun için Haydar Mermer Ağabeyin yukarıdaki sözlerinin tamamına imzamı atıyorum. Artık bu oyunda kural mural kalmamıştır. Bu soysuzlara alnının çatından cevap verilmeli. Bunları artık cezaevlerinde beslememeli. Aldıkları nefes, içtikleri su, yedikleri her lokmanın hesabı sorulmalı. Son söz devletime güveniyor ve inanıyorum. Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti, Yaşasın Türk Milleti?