Ramazan ayı çıktı, gerekli yardımlarınızı yaptınız. Şimdi Kurban Bayramı geldi. Bu bayramda da fakir, fukarayı unutma...
İhtiyaç sahibi, her zaman ihtiyaç sahibidir. Yardıma muhtaçtır.
Allah, yüce kitabında; '' O, halde gücünüzün yettiği kadar Allah'tan korkun, dinleyin, itaat edin, kendi iyiliğinize olarak harcayın. Kim nefsinin cimriliğinden korunursa işte onlar kurtuluşa erenlerdir. TEGABÜN 16.ayet
Aynı sure; 17 - Eğer Allah'a güzel bir borç verirseniz, Allah onu sizin için kat kat yapar ve sizi bağışlar. Allah çok mükafat verendir, halimdir.
Aynı sure, 18 - Görünmeyeni ve görüneni bilendir. Üstündür, hikmet sahibidir.'' Buyurmaktadır. İnfak ve sadaka verenleri, Allah! borç verenler, olarak ifade etmektedir.
Başka bir ayeti kerimede;'' Her birinize ölüm gelip de: «Rabbim beni kısa bir süre için tehir etsen de sadaka versem ve iyilerden olsam!» demesinden önce size verdiğimiz rızıklardan (Allah için) harcayın!'' Münafikun 10. Ayet.
Bu ayetlerden de, anlaşılacağı üzere; sadaka ve yardım çok önemli bir ibadettir. Ayrıca Hz. Peygamber;'' Öldükten sonra; Amel defteri açık olan insanlar arasında; sadakayı, yardımı çok verenleri'' saymıştır.
Yetimleri, kimsesizleri unutmayın... HASTALARI, YAŞLILARI ZİYARET EDİN... Kimsesizleri bir kenara itilmişleri, hatırlayınız...
Bayramlık olarak; garip, gurabayı sevindirin. En azından yüzlerine gülün, başlarını okşayın...
Sofralarınızda; ihtiyaç sahibi birisinin olmasına, dikkat edin...
Çalıştırdığınız insanlara, bayramlık ek ödemeler, yapın...
Çalıştırdığınız insanların; sigortalarını yatırtın. Kul hakkına girmeyin...
Vatan ve Millet için; kazandığınızdan, vermeniz gereken miktarı verin...
Kurban hisselerinizi hakkı ile dağıtın. Derin donduruculara doldurmak için, kurban kesmeyin.. Hali vakti yerinde olanlar; kurban etlerinin tamamını dağıtabilirler.
Büyüklerinizin gönlünü hoş edin, küçüklerinizi sevindirin...
Namaz kılarken, bir sünnetin yerine getirilmesi için, harcadığınız itinayı; kul hakkı yememe noktasında da; gösterin...
İnsanlardan, bol, bol helallik isteyin. Helal kazanın, çocuklarınıza; helal lokma yedirin...
Çocuklarınız; Camii ile, cemaat ile tanıştırın. Bayram namazlarını beraber kılın...
İslam’ın, sosyal hayatın, taa, kendisi olduğunu unutmayınız... Komşularınızı, akrabalarınızı, arkadaşlarınızı, arayınız, ziyaret ediniz...
Dünya geleceği için; insanları aldatmayın. Satış sırasında; aldatanlardan olmayın. Yüce Peygamber;'' Bizi aldatan, bizden değildir'' buyuruyor.
Özellikle hayır derneklerinde çalışan arkadaşlar. Kendilerine yapılan yardımlar da; özellikle kendilerine emanet edilen, kurban etleri, derilerini amacına uygun yerlerde harcayın. Personel gideri, bina gideri olarak harcarken, dikkat edin...
Yaşadığınız ortamda; bayram havasını yaşatın. Etrafınızdakilere hissettirin. Öncelikle, çocuklara gereken özeni gösterin. Onları sevindirin...
Bayram tatilini; tatil gibi algılamayın. zamanınızı; manevi ağırlığı hissedilen bir şekilde değerlendirmek varken; tatil yörelerinde; anlamsız günler geçirmeyin. Ancak görünen o ki; tüm tatil yerleri dolmuş. Hem de korkarım ki; açlık edebiyatını en fazla yapan insanlar tarafından doldurulmuştur. Sizleri, bir kapının arkasında; özlemle bekleyen, büyükleriniz olduğunu unutmayın. Yarın, sizlerin de; bir kapı arkasında bekleyen insanlar olabileceğinizi, düşünün...
Tüm hasta ve yaşlıları; Bu mübarek günlerde hatırlayın, ziyaret edin...
Bayramınız; bayram gibi yaşanan günlere denk olsun. Çocuklarınız; ilerleyen zamanlarda; bu bayramda yaşadığınız ve yaşattığınız, coşkulu, zamanları hep ansın... AHHH.., Ne güzel günlerdi, diye; bir iç, geçirsin...
Evet, manevi havası bol olan, bu sosyal hayatın taa kendisi olan günlerinizi doyasıya YAŞAYIN, YAŞATIN......