<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Evet, 1. dünya savaşı sonrası Osmanlının terk edilmiş topraklarını, yeni devletçikler olarak belirleyen güç, sınırları da çizerken çok ince hesaplar peşinde olmuştur. O toprakların yer üstü ve yer altı zenginlikleri tespit edilerek, yeni kurulacak Türk devletine, buraların verilmemesi için, tüm manevraları gerçekleştirmişlerdir.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">KIBRIS VE ON İKİ ADA MESELESİ EN GÜZEL ÖRNEKTİR.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Hatta bu topraklara önceden araştırmacılar göndererek, tüm zenginliklerin haritaları çizilmiştir. Bir an düşünün, bugün terk ettiğimiz topraklarda Dünya petrollerinin yarısı çıkarılmaktadır. Evet, öyle bir zenginliğe sahip olduğumuzu düşünün... Allah tüm Dünya mazlumlarının duasını alarak, bu gücü bize nasip etsin dileriz. Yer yüzünde adalet nasıl olurmuş, tekrar dünyaya göstermemiz gerekir.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">İşte, hemen sınırımızın karşısındaki Kamışlı, bir petrol çıkarma mekandır. Aramızda uzun mesafeler yoktur. Sınır öyle belirlenmiştir. Bugün Musul ve Kerkük civarında Dünyayı besleyen petrol kaynakları vardır. Amma işletmelerin kaymağını Batı kuruluşları yemektedir.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Cetvelle çizilen sınırların yöneticilerini de etki altına almak, kendilerine hizmet ettiriyor olmak gibi, bir gerçeklikleri vardır. Kısacası o devletlere tam bağımsızlık yaşatmamışlardır. Halkları ile idare edenleri hep farklı konumda olmuşlardır. İdare edenleri Batıya göbekten bağlıdır... Hep kontrol altındadırlar. ABD ve BATI İLE DOST KONUMDADIRLAR.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Osmanlı coğrafyası kan ağlıyor. Bu topraklarda gözü olan, bu toprakların yer altı ve yer üstü zenginliklerini yiye, yiye bitiremeyenler, hala geride kalmış olan o, zenginliklerin peşini bırakmıyorlar. Adamlar kan emici. Kana doymuyorlar. Kanla besleniyorlar. Gözleri, kandan başka bir şey görmüyor. İnsanlık, çocuk, çaresizlik, açlık, sömürülmek, cinayet, kavramları onlar için bir anlam taşımıyor. İşte BM topluluğu ne zaman böyle olaylara müdahale etti. Cevap yok. Eğer 5 daimi üyenin yararları, çıkarları olsaydı seyredeydiniz, gürültüyü...</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Evet bu coğrafya tarihin derinliklerinde sayısız haçlı seferlerine şahitlik etti. Hep kan emicilerin gözü bu topraklarda idi. Kudüs, her zaman bahane edildi. Gerçek yağmacılık, talan, hırsızlık, bedavadan mal sahibi olmak, insanları köle gibi kullanmak, ellerindeki tüm değerli şeylere el koymak olarak tanımlanabilir. Haçlı seferlerinin amacı budur. Hala bu amaç uğruna mücadele devam ediyor. Şu an KUDÜS Yahudilerin kontrolü altındadır. Haçlılar bundan rahatsız değildir.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Müslüman artık uyanmazsan seni ne uyandıracak? İsrail destekli terör örgütü bu coğrafyayı ve seni karıştırmaya çalışıyor. Kıbrıs, on iki adalara, hep sorunlu bölgeler olarak karşımıza çıktı. Çıkarıldı...</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Coğrafyamızın başka bölgesinde dindaşınız boğazlanıyor, başka bir tarafta Ermeniler hem dindaşınız, hem ırkdaşınızı boğazlıyor. ABD ve Batı, kendilerine uşaklık eden devletlerin topraklarına silah yığmaya devam ediyor. Yunanistan2a, Bulgaristan'a konuşlandırılan silahlar kim için? Terör örgütlerine binlerce TIR ile gönderilen silahlar kim için? Yetmiyor, Döviz ve Dünya ekonomik değerlendirmeler yapan kuruluşların Ülkemize baskısı acımasız şekilde devam ediyor olması hangi amaç için? Şu an Ülkemizde Batıda yaşanan mal sıkıntısının, yokluğun benzeri yok iken, ortalık yangın yeri, diye yaygaralar koparılmasının amacı nedir?</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Kimileri ise, bu baskının kırılması için Batılı devletlerden yardım dileniyor! Ülkemize baskı yapılmasını, hatta asker gönderilmesini talep ediyor. Gaflete bakınız... Gavur çizmeleri gelsin istiyorlar...</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Bakın hele, batılı devletlerden yardım ve merhamet mi dileneceğiz? Onlar ancak, işgal ve el koymak amaçlı olarak hareket ederler. Çevremizde gelişen olaylarda, binlerce Müslüman şehit edilmektedir. İşte, Batının yardımı budur. Kan ve göz yaşı, işgal, el koyma... Irak ve Suriye örneği ortadadır. </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">İnancımıza göre şehit olup mükafatını alan dindaşlarımızın görüntüsü bizi üzmekte ve hırpalamaktadır. Ancak, onlar gerçek aleme, göçüp giderken, asıl acınacak olan ve bu durumlardan en fazla ders alması gereken bizleriz. Bu zavallılığımıza dur deme zamanı gelmedi mi?</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Boyun mu eğeceğiz... Teslim mi olacağız? ASLA...</span></span></p>