Sıkıntılı ve zor günlerde; birbirimize dayanmalıyız, destek vermeliyiz. Manasız tartışmalar; sadece karşımızdakilere güç verir. Gücümüzü zayıflatmanın, kime ne faydası var. Şimdi kısır çekişmeler zamanı değil? Elbette birilerine yeri gelince; hesap soralım. Ancak, zaman, o zaman değil. Şimdi destek olma, sorgulamalarımızı öteleme zamanıdır...
SEN, BEN değil; BİZ, olma zamanıdır. Birlikteliğimizin meyvesini görelim, sonra da; birilerinin hesabını görelim. Amma; mertçe, yüzüne konuşarak, arkadan dedi kodu etmeden, iki yüzlülük yapmadan, bir hesabı olmadan, yalakalığa bulaşmadan? Sadece mertçe, yüzüne konuşarak?
Çağımızın hastalığıdır. İnsanın Arkasından bir türlü, yüzüne başka türlü olmaktır.
KULLANILMAK KAVRAMI ÜZERİNE YORUM
Biz, başkalarının değerlendirmelerine karşılık, onlara nasıl göründüğümüzü sorgulamayız...
Bazı zamanlar, biz köprü olarak kullanıldığımızın farkında oluruz. Ancak, bizim için önemli olan, biz olmadan o, köprüden hiç geçemeyen insanlarımızın; bizi köprü olarak kullanılırken, o köprüden ne kadar rahat ve ne kadar çabuk geçtiklerine bakarız. Çünkü, belki bizim, daha aklımızda, fikrimizde; köprü olarak kullanılabileceğimizi ihtimal olarak, düşünmediğimizden; öncelikle insanımıza ne kadar hizmet ettiğimiz, hizmete ne kadar katkı verdiğimiz, düşüncesi önemlidir, Yaptıklarımızda, eylemlerimizde bu fikir öne çıkar. Böyle bir amaç için; gayret sarf ederken, etrafınızdaki insanların bizim için; ne düşündüğü, önemli değildir.
Önemli olan, yapılan işler, ortaya konan, eserlerdir, takip edilen yoldur. Kilitlenmiş olduğunuz hedefe, ne kadar yaklaştığınız, önemlidir. Yapılan işler, ortaya konan eserler, takip edilen yol; apaçık ortada ve yoruma ihtiyaç bırakmayacak kadar; şeffaf ve net bir şekilde ortada ise; doğru yoldayız, demektir.
Yoksa kullanıldığımızı bilmek için; o kadar akıllı geçindiğini zanneden insanların değerlendirmesine ve bize, ?´kullanılıyorsunuz´´ demelerine, ihtiyacımız yoktur...
Senelerden beri kendileri daha iyi kullanıldıkları için; bu işleri bizden daha iyi bilirler. Kullanılmaya ve dışlanmaya alışmışlardır. Bizim ne için, kullanıldığımız önemlidir.
ALDANMIŞLIKLAR ÜZERİNE DÜŞÜNMEK
Daha çok aldanacağız yaşadıkça. Anlasana, bu ilk aldanışımız değil...
Acılarla, ayrılıklarla, vefasızlıklarla, pişeceğiz...
Her aldanışımız, her vefasızlıkla karşılaşmamız, her ayrılığımız, her acılı yaşantımız; bizi insanlardan uzaklaştıracak... Kısacası biz insanlardan uzaklaşmayacağız. Aslında insanlık kelimesinin, iliklerine kadar işlemiş olduğu, insanları arayacağız... İşte; o, arayışımız, hep devam edecek? Ta ki; bulana kadar... Bulacağız da? İnsanlık ölmedi?
O, İnsanı bulmak, en büyük mutluluktur. Etrafımızda örnekleri çoktur. Önemli olan, O, insanları bulmaktır. Aramak için; etrafınızdakilerin davranışlarına, hareketlerine, inançlarına, ikili ilişkilerine, bakmanız yeterlidir.
Diğer insanlara karşı; Tavrınız, davranışlarınız, hareketleriniz, etkinlikleriniz, kişisel ilişkileriniz, sizin aynanızdır. Aynanıza iyi bakınız?
AKADEMİK KADROLARA BİR- KAÇ SÖZ
EY ARKADAŞLAR
Ülkenin Bu kadar ağır yükü sadece siyasi iradeye yüklenir mi? O zaman bu kadar Üniversite, ne için kuruldu? Bugün, etrafımızda yaşanan olayları yeteri kadar analiz etmeyecek de; ne zaman edecek?
Ülke meselelerine bu kadar uzak, gelişen olaylar hakkında fikir beyan etmeyen, en azından yapılan iyi işlere destek vermeyen, akademisyen arkadaşlar; acaba ne için, ilim yaptığını zannederler?
Vatanınız olmasaydı, O, ilim yaptığınızı sandığınız ortamı nasıl bulacaktınız? Bu anlamda Aziz Millete bir borcunuz yok mudur? Ülkenin her katmanında, kademesinde bulunan insanından, çeşitli konularda siyasi iradeye, Devleti yönetenlere; destek açıklamaları gelirken; Ülkenin bu kadar sorununa duyarsız olan bazı akademisyenleri; anlayamıyorum. Hatta, bazıları; var olan sıkıntılara, yeni sıkıntılar çıkarmak, derdindeler?
Ülke bu kadar sıkıntı yaşarken, bu sıkıntıları gidermek adına; katkılarınız neler olacak, görmek istiyoruz?
Bu konuda yeteri kadar, sorumluluk almalarını bekliyoruz?
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?