Pandemi süreci, yüz-yüze eğitimi dolaylı olarak aksatmıştır. Bu zorunlu durum umarım, öğrenciler üzerinde çok fazla olumsuz etkiler yapmaz. Ancak. Görünen manzara pek de iç açısı değildir. Öğrenciler, bu süreci bilgisayar bağımlılığı ile özdeş hale getirmişlerdir. Çok az genç ve çocuk, arkadaş ilişkilerini zinde tutmayı becermiştir.
Bence çocukların doğal eğitimi denilecek olan, sosyal hayatın içerisinde kendisine yer bulma ve kendini yetiştirme çabası, genellikle çok az olmuştur. Bu süreçten olumsuz şekilde etkilenmiştir.
SİSTEM olarak temelinden bu eğitimin değişmesi taraftarıyım. Baştan bunu söyleyeyim. O nedenle bugün uygulanan eğitimin arızaları üzerinde fazla yorum yapmıyorum. Çünkü sistemin olmadığına inanıyorum. Burada öğretmen faktörünün çok önemli olduğu kanaatini taşıyorum. Ancak, öyle öğretmen kadrosunu da işin açıkçası göremiyorum. Bugün, öğretmen profili; önceliğini kendi çıkarını düşünen insan profili gibi, durmaktadır. Çok can acıtıcı, bir durum...
Sistemin temel taşı olan öğretmenlerin, bugün düştüğü haller ibret vericidir. Anlamsız sendika kavgaları, makam kapma çabaları, bırakın öğrencinin hayatına dokunmayı; öğrencinin varlığından bile, rahatsız olan bir öğretmen oluşumunun, şekillenmesine şahit oluyoruz.
Böyle bir yapılanma; eğitim ve öğretimin geleceğini kalbinden vurmaktır. Sadece alacağı maaşı, ücreti, düşünen bir öğretmen profilini düşünmek istemiyorum. Sonuçta; gelecek nesillerimiz böyle arızalı eğitimcilere teslim edilemez... Acil tedbirler alınmalıdır.
Eskiden öğretmenler çok iyi idi, çok güzeldi, çok anlayışlı idi, gibi bir düşüncem olamaz. Eski öğretmenlerin de içerisinde; mesleğini sevmeyen işin ehli olmayan, hatta öğretmenlikten çok uzakta olan insanlara şahit olduk. Öğretmenlerin zamanın iktidarları tarafından nasıl yetiştirildiğine şahit olduk. Senelere sığdırılmayan eğitim sürecinin bir-kaç ayda bitirilerek, diplomalar verildiğine şahit olduk. O, TÜR ÖĞRETMENLERİN ZAMANLA OKULLARA İDARECİ OLARAK ATANDIĞINA ŞAHİT OLDUK. O, NEDENLE; ESKİ ÇOK İYİDİR DİYEMEM. O, TÜR DEĞERLENDİRMELERE ZATEN KATILMIYORUM. ÖĞRENCİ HARCAMANIN ZİRVE YAPTIĞI ZAMANLARI BİLİYORUM. ÖĞRENCİ KAZANMAK YERİNE; SIRADAN BAHANELER İLE ÇOCUKLARIN GELECEĞİ İLE OYNANDIĞINI BİLİYORUM.
Bu sistemin en önemli dayanağı öğretmen olduğuna göre; öğretmen yetiştirmenin çok önemli olması gerektiğine inanıyorum. Öğretmen yetersiz ise; sistemden, başarıdan, gelecekten bahsetmenin anlamsız lakırdılar olduğu inancını taşıyorum. Bugün ki, öğretmen yetiştirme metodu ile ne kadar başarılı oluruz? Onu da çok merak ediyorum.
Selam olsun mesleğini adam gibi yapanlara... Öğrencilerini çocukları gibi görüp; geleceğe hazırlayanlara... Sorumluluğunu bilenlere...
Olaya bu açıdan baktığımız zaman, yüz, yüze eğitimin en önemli faktörünün öğretmen olduğunu söylememize gerek yoktur. Şu anda oluşmuş olan bu negatif durum ancak, mesleğini seven öğretmenlerin doğal refleksleri ile pozitif duruma dönme ivmesini gösterecektir. Eğer, bu sıkıntılı dönemden çıkıp, normal döneme geçiş sürecinde, öğretmen bu sorumluluğunu bilerek davranmaz ise, işte asıl tehlike o zaman başlıyor demektir.
Öğrencilerde var olan bu okuldan uzaklaşma süreci, olumsuz öğretmenler sayesinde tamamen eğitim ve öğretimden uzaklaşma sürecine dönüşebilir. Bence, Bakanlık bu önemli konuyu ıskalamamalıdır. Bu amaçla, öğretmenlere yönelik çalışma ve kurslar düzenlenmelidir. Onlarda da olan bu boş zamanın, öğretimden uzak geçen zamanın, kendilerine ne kadar olumsuz bir olay olarak yansıdığına dikkat edilmelidir.
Evet, eğitim ve öğretimin en temel taşı sayılan, Öğretmen faktörü, çok önemlidir... Çoookkk. Hata ve yanlışı asla kabul edilemez. Çünkü, geleceğimizin teminatı olan nesiller, onlara emanettir... Bu emanetin kıymetini ve değerini bilen öğretmenlere ihtiyacımız vardır. Tüm Milli ve Manevi değerlere sırtını dönmüş, memleket meselesini ciddiye almayan öğretmenlere değil...
