Sevgili anne adayım,
Oldu!
Sivas canlanmaya başladı! Pandemi sürecinde azalan doğum oranı, son zamanlarda yerini altın gibi yükselişe bıraktı. Nihayet hastane koridorlarında sevinç çığlıklarını daha canlı duyar olduk. Bu eşsiz mutluluğuna ortak olmaktan aldığım keyfi bana içtiğim türk kahvesi bile veremiyor….
Öyleyse sana fayda sağlamaya devam edeceğim. Öyleyse yanında olmaya devam edeceğim!
Ne kadar çok vaka, bizler için o kadar çok istatistik demek. Demem o ki, hepimiz birer istatiksel orana dahiliz ve her birimizin başına istenmeyen olaylar ne yazık ki gelebiliyor.
Geçen gece nöbette, ekip arkadaşlarımla çalışırken adeta bir peri, elinde sihirli değneğiyle gezip tüm gebelerin suyunu açmışçasına üst üste ‘su gelişi’ vakalarına hizmet verdik.
Yatışı yapılan gebelerin gözlerinde meraklı bakışlar…
Özellikler ilk gebelikler… Sordular.
Şimdi ne olacak?
Senin için erken membran rüptürünü en anlaşılır şekilde tanımlayacağım.
Membranı bebeğin içinde bulunduğu kese olarak düşünelim. Rüptür ise burada yırtılma anlamına gelir. Erken membran rüptürü, doğum eylemi başlamadan suyun gelmesi olarak tanımlanabilir.
Su gelişi bazen fazla miktarda bazen sızıntı şeklinde olabiliyor. Normalde suyun rengi berraktır ancak bebek anne karnında gaitasını (kakasını) yapmış ise rengi yeşil, sarı gibi berrak olmayan bir renge bürünür.
Bu durumda ne yapılmalıdır?
Öncelikle sakin kalınmalıdır. Burada kıymetli baba adayımıza biraz iş düşüyor. Anneyi olabildiğince panik yaptırmadan akıllıca hareket edelim.
Önceden hazırlanmış olduğunuz doğum çantanızı yanınıza alarak, oyalanmadan hastaneye ulaşım sağlayın.
Normal şartlarda su gelişi bebek akciğer gelişimini tamamlamış ise korkulacak bir durum değildir. Gayet olağandır ve her anne adayının başına gelebilir. Henüz akciğerler yeterli olgunluğa erişemediyse, hekimin uygun gördüğü akciğer gelişimini hızlandıran ilaçlar ile antibiyotik tedaviler eşliğinde bebek olabildiğince anne karnında bekletilmeye çalışılır. Ancak kontrollü olmadan meydana gelen su gelişinde olayı krize dönüştüren durum kordonun sarkmasıdır. Bu durum bebek için hayati risk taşır ve olabildiğinde kısa sürede müdahale ister.
Kordonun sarktığını nasıl anlarız?
Daha önce doğum yapmış annelerimiz kordonun ne olduğunu, nasıl göründüğünü bilirler. Doğum yapmamış annelerimiz ise, çevresinde göbek bağı düşmemiş yeni doğan bebeklerle karşılaştığınızda görmüş olmalısınız.
‘Ben görmedim, duymadım, nasıl olduğunu hayal bile edemiyorum’ diyorsanız, uzman ebeniz kordonun görünüşünü ince bağırsağa benzetiyor. Rengi beyazdır, içinden 2 atardamar ve 1 toplardamar olmak üzere toplamda 3 önemli damar geçer.
Bu göbek kordonu vajenden dışarıya sarktığında yanınızda bir sağlık çalışanı yok ise, durum ciddiyetini korur. Çünkü bu damarlardan bebeğe giden kan akışı müdahale edilmediğinde durur. Kalp, beyin gibi hayati organlara kan ulaşamaz. Bebek için riskli dakikalar başlamış demektir. Bu durumda hızla 112’ yi arayarak ambulans çağırabilirsiniz. Ambulans gelene kadar bebek başını vajinal yoldan elinizle yukarı itmeye çalışın. (Fazla bastırmadan). Kordonun içinden atardamar geçtiği için üstünde elle anlaşılır bir nabız atımı vardır. Bizler nabzın varlığından atım sayısından şiddetinden mevcut durumu anlayabiliyoruz. Hastaneye ulaştığınızda böyle bir durumla karşılaşınca bebek hayatını korumak için bir an önce gebelik sonlandırılır. Yani doğum başlatılır.
Erken Su Gelişinde Risk Faktörleri Nelerdir?
Su artışı,
Çoğul gebelik gibi rahmin aşırı gerilmesi,
Rahim ağzı yetmezliği
Serklaj varlığı
Gebeliğin başlarında kanama öyküsü
Cinsel yolla bulaşan hastalık varlığı gibi sıralanabilir.
Sevgili anne adayım, sadece doğum değil, sohbet etmek, sahici anılar biriktirmek, kriz anını en pratik becerilerle yönetip sana faydalı olabilmek için sahadayız.
Lütfen e-postalarınla bana merak ettiklerini sormaya devam et.
Haftaya görüşmek üzere hoşça kal…