Gördüm, Gezdim, Etkilendim... Ama Gazetecilik de Gereğini Yapar

Geçen hafta sonu Sivas Bilim Teknoloji Üniversitesinde rektör Hocamız Prof. Dr. Mehmet Kul’un misafiriydik. Şunu söylemem lazım; SBTÜ çok mesafe katetmiş. Doğrusu beklemediğim, ummadığım bir üniversite gördüm. Etkilendiğimi itiraf edeyim. Üniversite ile ilgili izlenimlerimi sizlerle paylaşacağım. Ancak hafta başında gazetemizde yine aynı üniversite ile ilgili başka bir haber yayınlandı. Çok okundu haberimiz, çok tartışıldı…

Özetle ilgili haberde SBTÜ’de İdari Mali İşler Bölümünde usulsüzlükler olduğu ve kurum içerisinde ciddi soruşturmaların yürütüldüğünü Sivas kamuoyu ile paylaştık. Sonuçta biz gazeteciyiz. Ve dediğim gibi kendimizi Sivas’a, Sivaslılara sorumlu hissediyoruz. İyiyi kötüyü de, güzeli çirkini de kamuoyuyla paylaşmak yani haber yapmak zorundayız. Biz haberimizi yaparız ama yorumu siz değerli okuyucularımız yapar. Mesela üniversitenin kısa zamanda çok büyük yol aldığını ve etkilendiğimi söyledim değil mi?

Aslında biz bu haberimizle bu usulsüzlüğü yapan kim ya da kimlerse Sivas’ın ileri gelenlerinin o vatandaşların arkasında durmaması gerektiğini ifade ediyoruz. Soruşturma tamamlansın, sonucunu hep birlikte görelim. Aslında her kurumda, her yapıda yani her yerde böylesi çürük yapıların temizlenmesi gerekiyor. Dediğim gibi bekleyelim ve görelim.

Gelelim SBTÜ ziyaretimize.

Şehrimizin sevilen iş insanlarından Sinan Tuncay ile birlikte gittik SBTÜ’ye. Rektör Hocamız Mehmet Kul, üniversitenin geldiği konumu, katettiği aşamaları bize yerinde göstererek tek tek anlattı. Cidden etkilendim. Kurulan laboratuvarlar, alınan cihazlar, yürütülen projeler, yapılan çalışmalar hepsini inanın tek tek anlattı. Hoca yürütülen bütün projeler hakkında da ayrıntılı bilgi sahibi. Dışarıdan bakınca küçük bir binadan, yerleşkeden ibaret butik bir üniversite zannediyordum. Ama öyle olmadığını gezerek, görerek öğrendik. Derslikler, öğrencilerin ders dışı sosyal etkinlikleri ve çalışma alanları da beni etkiledi. Daha önemlisi teknolojik gelişmeleri yakından takip eden ve ayak uyduran bir üniversite gördüm. Ayaküstü üniversitede eğitim gören birkaç öğrenci ile de konuşma fırsatı buldum. Gençler memnunlar, aldıkları eğitimden memnunlar. Ben, dedim ya bu kadar beklemiyordum. Ama gördüklerim, bana anlatılanlar ve de üniversitenin teknolojik laboratuvarları, verilen eğitimin kalitesi, akademik kadronun kalitesi ve deneyimi, öğrencilerin söyledikleri SBTÜ’nün geldiği etkileyici konumun göstergesi. Burada yürütülen bazı proje detayına girmek istemiyorum. Ama öyle tahmin ediyorum ki SBTÜ, önümüzdeki birkaç yıl sonrasında emsallerinden daha da farklı ve etkileyici konuma gelecek…

Sınava girecek gençlerimizin SBTÜ’yü gezmelerini ve fikir edinmelerini, ailelere ise SBTÜ’yü göz ardı etmemelerini tavsiye ediyorum. Zeki, çalışkan çocuklarımızın bana göre teknolojik alt yapısı kuvvetli olan, kaliteli eğitim veren ve iyi yetişecekleri üniversitelere yönlendirilmeleri gerekir. Ülke olarak ancak bu şekilde diğer gelişmiş ülkelerle rekabet edebiliriz. Nitekim bakın bir adam bugün Türkiye’nin savunma sanayisini değiştirdi. Hepimiz de Selçuk Bayraktar’a saygı duyuyoruz…

Sonuç olarak; biz gazeteciyiz. İyiyi de, kötüyü de, güzeli de, çirkini de sorumluluğumuz gereği hassasiyetleri de gözeterek dile getirmek zorundayız. Bir kez daha söylüyorum; elmalarla, armutları birbirinden ayıralım…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Taner Karabal Arşivi