Ramazan ayı "Oruç" (savm) ayıdır. Çünkü; Ramazan (yanmak) ayında oruç tutan ve tevbe edenlerin günahları yanar, yok olur. Oruç; kişinin kendisini belli şeylerden tutup geri dönmesi, Rabbine iltica etmesidir.
"Hicret"ten 18 ay sonra, Şaban ayının 10´uncu günü orucu "farz" kılan Alemlerin Rabbi, ayet-i celilesinde kullarına şöyle sesleniyor: "Ey iman edenler! Sizden önceki ümmetlere oruç farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki, hakkıyla korkup sakınırsınız." "Ramazan ayı ki, insanlar için hidayet olan, hak ile batılı birbirinden ayıran apaçık belgeleri kapsayan Kur´an onda indirilmiştir. Öyleyse sizden kim o "ay"a şahit olursa (Ramazan´a ulaşırsa); artık onda oruç tutsun. Kim de hasta ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca, diğer günlerde tutsun (kaza etsin). Allah, size kolaylık diler, güçlük dilemez..."(Bakara, 183-185)
Rasul-ü Ekrem Efendimiz (s.a.v.), samimiyetle Ramazan orucunu tutanlara şu müjdeyi veriyor: "Cennet´te Reyyan denilen bir kapı vardır. Bu kapıdan kıyamet gününde yalnız oruçlular girer. O günde oruçlular nerede diye nida edildiğinde, oruçlular kalkıp oradan girerler. Oruçluların sonuncusu girdiğinde kapı kapatılır ve oradan içeriye artık hiç kimse giremez." (Müslim, Siyam, 166)
Oruç, Allah´ın verdiği helâl nimetleri, sırf Allah rızası için belli bir zamanda terk etmektir. Oruç, kul olmanın gereği, iman etmenin sonucudur. Oruç, sabretmeyi, direnmeyi, istekler karşısında hür olmayı öğretir. Kişinin en özgür olduğu an; isteklerine, şehvetine ve kızgınlığına yenilmediği andır. İşte oruç bu özgür iradeye kapı açar.
Oruç, mü´minin duygu ve düşüncelerini inceltir, yardım duygularını artırır, şefkat ve merhamet ahlâkını geliştirir. Açlık çekmenin zorluğunu gösterir. Fakirleri, zorluk ve darlık çekenleri düşünmeyi sağlar. Kendini nimetlerde yüzdüren Rabbine şükrünü artırır. Oruç, günahlara karşı perde, Cehennem´e karşı kalkandır.
Aşırı ihtiraslardan uzak bulunmak ve kanaat sahibi olmak, Ruhun Orucu´dur. Heva ve heveslere aykırı hareket etmek, Aklın Orucu´dur. Yeme, içme ve harama karşı perhizkâr olmak ise, Nefsin Orucu´dur.
Allah´ın en sevdiği koku
"Ademoğlu´nun her ameline on kattan yedi yüz kata kadar sevap verilir. (Ancak) Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır: "Oruç bunun dışındadır. O, Benim (rızam) içindir ve onun mükafatını da ancak Ben veririm." Oruçlu için iki rahatlama vardır. Birinci rahatlama orucu açtığı sırada, ikinci rahatlama ise; Rabbine kavuştuğu sıradadır. Şüphesiz ağız kokusu Allah katında misk kokusundan daha hoştur."(Buhari, Tevhid, 35)
Ramazan ayı "İbadet" ayıdır. Çünkü; Ramazan´ı ihya etmekten maksat, namaz kılarak ihya etmektir. Yeniden doğmak adına, bu gecelerde bol bol namaz kılıp, tevbe ve istiğfar etmektir.
Ramazanayı "temizlenme" ve "yardımlaşma" ayıdır. Çünkü; Rasul-i Zişan Efendimiz bir hadisi şeriflerinde şöyle buyuruyor: "Komşusu aç iken, tok olarak yatan kişi (olgun) mü´min değildir."(İbni Ebî Seybe, Kitabü´l İman, 33)
Ramazan ayında sosyal yardımlaşmanın yoğunlaşmasıyla, bu hadis-i şerif kalplerde adeta mihenk taşına dönüşür. Ramazan, mü´minler arası hayırda yarışmanın, yaraları sarmanın, mü´minin derdiyle dertlenmenin zirveye ulaştığı aydır.
Velhasıl; bir yetimin başını okşamak, iyiliği emretmek, kötülükten men etmek, Allah´ı tesbih etmek, "infak" (vermek) ların en güzeli değil mi? Bunlar bir kişinin kalbinden silinmişse, o kişinin vay haline!..
Eşiğinde bulunduğumuz Ramazan-ı Şerif´in İslâm âlemine hayırlar getirmesini Cenab-ı Hakk´tan niyaz ediyoruz.
Ramazan Kur´an ayıdır. Çünkü; "Gerçek, Biz Kur´an´ı Kadir Gecesi´nde indirdik. Kadir Gecesi´nin (o büyük fazl-ü şerefini) sana bildiren nedir? Kadir Gecesi bin aydan hayırlıdır. O´ndan melekler ve ruh, Rablerinin izniyle her bir iş için iner de iner. O gece, tan yeri ağarıncaya kadar selâmdır." (Kadr, 1-5, )
Kur´an-ı Azimüşşan, insanlara yalnızca doğru yolu gösterir. Sözleriyle, hükümleriyle, müjdeleriyle, mucize oluşuyla insanları hidayete sevk eder.
Kur´an-ı Azimüşşan, Hakk ile batılın, doğru ile yanlışın, hidayet ile delaletin ne olduğunu açıklar. Allah´a nasıl kulluk yapılacağını gösterir. Hayatın ve ölümün mantığını, var oluşun sebeplerini açıklar.
O´nda; hikmetler, insanın hayatı ve ruhu için lazım olan güzellikler, prensipler, ahlâkî ilkeler, öğütler ve ibretler vardır.
Kur´an-ı Azimüşşan bir "nûr"dur, insanlık için ışıktır; onların yollarını aydınlatır. O, insana verilen yaşama emanetinin başlangıç noktasını, varacağı sonucu haber verir.
"Kim gece ve gündüz Kur´an okur, helalini helal, haramını haram bilirse, Allah onun etini ve kanını Cehennem´e haram kılar. Kıyamet gününde de O Kur´an, kendisi için kurtuluş vesilesi olur."( Taberani, M. Sağir, 2, 773)
***
Bizlere mübarek kıldığın bu Ramazan ayında "Rahmet Peygamberi"nin, hüzünlü ümmeti olarak af diliyoruz Sen´den Yâ Rab. Bütün varlığımızla, her ne kadar affa layık olmasak da; kabulümüzü intizar ediyoruz, kabule layık olmasak da...
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?