İmansız paslı yürek sadece sineye değil;
Havaya da, suya da, toprağa da yüktür.
Büyüdüğü aileye, yetiştiği mahalleye ve bütün bir topluma da yüktür.
İmansızın her şeyi sahtedir.
Sezgisi, sevgisi, sadakati sahtedir.
Vatan sevgisi sadece dilindedir.
En küçük bir sınanmada sıvışıverir hemen.
İmanın kırıntısı bile, insanı kahramana çevirebilecekken; imansızın derdi Dünya olduğundan; Dünya uğruna feda edemeyeceği kutsalı yoktur.
Azeri kardeşlerimiz cepheye türkülerle koşarken, Ermenilerin kendi askerini zincirlemesi bundandır.
Zira
şehitliğe, şehadete ve Cennete inanmayan birini ölüme göndermek dünyanın en zor işidir.
İmansızın kutsalı olmaz.
Bayrağı olmaz.
Vatanı olmaz.
Onun hayatı; midesiyle mabadı arasındadır.
Ve bu uğurda;
çiğnemeyeceği kıymet, satmayacağı kutsal yoktur.
Çok rahatlıkla hainlikte eder, ihanet de.
Bugün Ülkemizde ve Kıbrıs´ta yaşadığımız sıkıntı işte bunun ceremesidir.
Düşman zulmünden kurtarmak için Dünyayı karşımıza alma pahasına; savaş çıkarıp, asker gönderirken;
Kıbrıslının ruhunu imar ve ihya için kılımızı kıpırdatmadık.
Tam tersine imansızlığı teşvik ettik.
Rumların bile kapatmadığı yüzlerce camisinin kapısı kırk yıldır kilitli.
Hal böyle olunca da;
Tıpkı Ülkemizde olduğu gibi; Dine düşman yetişen neslin; Millete, Devlete, tarihe düşman olması hiç zor olmadı.
İşte onun içindir ki Kıbrıs´ın bir kısmını Rumlara geri vermeliyiz diyebilen bir haini tepelerine alabiliyorlar.
Durum vahim dostlar
Hakikat odur ki;
Kıbrıs bugün sadece zahiren bizim;
korkarım bu gidişle o da fazla sürmeyecek... ( H.M )
