USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Kamuda Çift Maaş Meselesi Bankamatik Memurları

06-01-2025

Son günlerde  resmi dairelerde  çalışan personele  çift  maaş  uygulamasının  sona ereceğinden söz ediliyor. Bu uygulama hatta yerel  yönetimlerde de yapılmaktadır. Bu durum  halkımız tarafından  tepki ile  karşılanan bir konudur. Yasal  düzenleme ile İnşallah  son bulacaktır.
Bu kamuoyunda  rahatsız edici bir  durum idi.
Asgari ücret, yapılan yeni zamların yetersizliği tartışılırken, ve ciddi bir  rahatsızlık varken, bazı personelin çift  maaş alması  kabul  edilemez.
Şimdi  başka bir  rahatsız edici  durum ise, bankamatik memurlarıdır. Bu kanayan yara devam etmektedir.
Devletin bünyesinde, binlerce bankamatik memuru vardır. Dilim varmıyor, ama; ''O arkadaşlar da, yanlış anlamasınlar. Bizim derdimiz, o durumdaki arkadaşlarla değildir.'' O durumdaki insanlarımız, tabiri caizse; hiç, bir iş yapmadan; senelerdir maaşlarını alıp, oturdukları yerde memuriyete devam etmektedirler. Hatta, bazıları Devlet dairelerine hiç uğramamaktadırlar. Eğer, şöyle ciddi bir araştırma yapılır ise; bu durumdaki arkadaşların sayısı ve onlara ödenen paralar, dudak uçuklatır. Bu kangren haline dönüşmüş sorun; hiç görülmez. Görmemezlikten gelinir. Bütün idareciler, bu olayın farkındadırlar. Kimse; O meseleyi çözmeye yanaşmaz. Bu  İnsanların iş  gücünden yararlanmayı  düşünmez.  Yan gelip  yatmaya  devam gibi, bir  durum söz konusudur.
Bazı kurumlarda ise, işyerine gelmeyen ama, o kurumun memuru, personeli  gibi gözüken elemanlardan  söz edilmektedir. Avantadan  maaş da denebilir. Bu kabul edilemez bir  gerçektir. Her ay  bankamatikten düzenli olarak  maaşını almaktadır.

Zamanında Kamu kuruluşlarının içerisinde istihdam edilmek üzere alınmış, bu personelin; şu andaki durumları düşündürücüdür. Devlet, bu kadar yükün altına neden sokulur? Çeşitli kurumlarda, bulunan bu durumdaki arkadaşlardan neden yararlanılmaz. Binaların değişik yerlerinde, değişik adlar, unvanlar  verilerek; bir nevi ''kızak'' diye tarif edilen yerlerde, kendi hallerine terk edilmişlerdir. Devleti yönetenlerin; buna bir çözüm üretmeleri, gerekmektedir.
Bu konumdaki insanlardan neden yararlanılmaz? Eğer bunun için; yasal destek gerekli ise; neden çıkarılmaz? Gelişmekte olan bir ülke olarak; Bu lüks gibi görünen uygulamanın bedeli; Devlete neye mal olmaktadır. Hem o insanlara, hem onlara ödenen paralara yazık değil mi? Bugün, Devletin kuruşunu kurtarmanın hesabını yapan yetkililer; burada sorumsuzca harcanan kadroları, boşa geçen zamanı, çalışmadan ödenen paraları, neden görmezden gelirler?
Bu harcamalar, personel  giderleri  tasarruf  tedbirleri içerisinde değerlendirilemez mi?
Yapılan uygulama ne kadar doğrudur, bilemem. Ortada bir gerçek vardır. Binlerce insan; çalışmadan, başka bir deyişle; Bulundukları kuruma iş açısından, katkı vermeden; maaşlarını almaktadırlar. Bu durumdan haberdar olan, yönetenler ise; bunlar ne yapıyor? Biz bu arkadaşlardan, neden yararlanamıyoruz? Yönetim olarak; bunlardan nasıl istifade ederiz? Gibi düşünceler, her halde akıllarından geçmiyor. Onlar da bu durumlardan haberleri olmalarına rağmen; bir çözüm önerisi sunmuyorlar.

Sonuçta, bu kanayan yaranın tedavi edilmesi gerekir. Gerekirse; tüm Devlet personel yasası, yönetmeliği; en başından tekrar gözden geçirilmelidir. Bu tür yanlışların önüne geçilmelidir. Devlet ve Millet olarak; bu yükü hem madden hem manen taşıyamayız. Ağır bir yüktür... Sonuçta; ÜLKE insanın yaklaşık yüzde onu işsiz durumdadır. Bu gerçeği bilerek; iş hayatına katkı vermeden, bankamatik memurluğu yapan insanlara ödenen paraların, vebalini kim taşıyacaktır? Sorun ortada, çözüm beklemektedir...

Bu tür uygulamaların kaldırılması için; gerekli çalışmaların yapılarak hayata geçirilmesi şarttır. Gerekirse; Devletin bir kurumu; bu konuda görevlendirilerek; insanlarımızı iş hayatının içerisinde; aktif hale getirmek zorundadır. Aynı zamanda, bu bir vebaldir. Gerekli yasal alt yapının oluşması sağlanmalıdır. Her insan, konumuna ve kadrosuna göre; değerlendirilmelidir.
Yapılacak ciddi ve kalıcı çalışmalarla; bu sorunun çözülmesi gerekir. Yeri geldiği zaman; kadromuz yoktur, Personel sayımız yeteri kadar değildir, diyerek; Şikayette bulunan tüm yetkililere sormak lazım; Bu tür kadroları işgal eden; insanlarımızdan yararlanmayı düşünmüyor musunuz? İşte personel, işte kadro, işte insan gücü... Eğer yasal bir engel var ise; o yasal engeline; çözüm yeri sizlersiniz. Şikayetçi olmaya hakkınız, yoktur. Yok, eğer bu durumdan memnun iseniz; vebaldesiniz, sorumluluğunuz vardır. Zaman, zaman sözünü ettiğiniz; '' yetimin hakkını'' hatırlatmak isterim.

Ülkemizin, bu tür yanlışlıklara tahammülü, yoktur. Hem Ülkeye, hem insana yazıktır.
İşte  size  var  olan sıkıntılı bir  durumun özetini  sundum. Gerçek tasarruf  tedbiri olarak ortada durmaktadır. Bu sorunun acilen çözülmesi  gerekir. Hem insan gücü değerlendirilmiş olur. Hem maddi  kaybın önüne  geçilir...

SORUN ortadadır. Çözüm beklemektedir...

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?