Kitap okumayı hemen herkes sevdiğini iddia eder. Ağaçları sevmekte öyledir çoğu kimse için. Kitapların fizik maddesi de ağaç olduğuna göre kitap okumayı seven herkes doğal yollarla ağaçları da seviyor demektir.
Güzel iştir esasen kitap okumak. Kitap okuyan insan bilgilidir zaten. Entelektüel bir kimliğe sahip oluverirsiniz bir zaman sonra. Arkadaş muhabbetleriniz de okuduğunuz kitaplardan küçük alıntılar yaparak duruma hakim olursunuz. Gözler üzerinize çevriliverir. Hele bir de bunları sosyal medya hesabınızda kahveniz, gözlüğünüz ve kitabınızın olduğu paylaşımlarda bulunuyorsanız müthiş bir etikete sahipsiniz demektir.
Kitap okuyan insan çevrecidir aynı zamanda. Kitaplar insan bilincini açtığı için, etrafınızda olup bitenlere, tabiata, çevrenizdeki eşya ve nesnelere, hayvanlara, denizlere, çayırlara ve hatta pek çok şeye karşı duyarlılığınız artar. Artar mı sahiden? Burada çok ince bir çizgi olmalı. İnsan arttığını sanıyordur da belki de bahsettiğimiz duyarlılık artmıyordur.
Ağaçlar çok önemlidir kitap için. Yukarda da bahsettiğimiz gibi kitabın fiziki kaynağı ağaçladır. İçerisini hayal dünyaları, bilgi birikimleri, uçuk kaçık iddialar gibi pek çok şey doldursa da ağaçsız kitaptan söz etmek mümkün değildir herhalde. Her ne kadar günümüzde dijital kitapların sayısı gün be gün artsa dahi kitap okuyanlar bilirler ki o sayfaları çevirerek okumanın tadı başkadır.
Okuduğumuz kitapların yazarlarının ağaç katilleri olduğunu düşündük mü peki hiç? Ağır bir itham mı oldu acaba katil ifadesi? Peki biz kitap okurları mıdır acaba asıl katiller? Sorular çoğalacak gibi. Evet okumak güzel bir eylemdir. Okuyan insan okudukça aslında bilmediği ne çok olduğu gerçeğini görür. Ancak okuduğumuz şeylerin kalitesinden kim sorumlu olacak? Birilerinin afili cümlelerle süslediği, kitapçılar da yok satan kitapların, onları yazanların hatta onları okuyanların ağaç katilleri olduğunu ne zaman göreceğiz acaba. Yazılan her şey değerli midir? Yoksa popüler kültürün ve kapitalizmin sermayeye sunduğu, bilinçsizce ve şuursuzca sadece sistemin ortaya çıkardığı ürünler midir yazılanlar.
Uzunca bir süredir sosyal medya üzerinden takip ettiğim "Heybe" isimli sayfanın bir paylaşımıyla yazıyı sonlandırmak istedim. Bir görselin altına düşülmüş notta şunlar yazıyordu: "Ormanların katlinin sorumlusu köprü veya havaalanı değil, işte bu ve türevleri ağaç israflarıdır."
Evet, tam yazdığı gibi... Ormanların katili köprüler, yollar, binalar ya da havaalanları değil. Ormanların katili, popüler kültürün raflarda yok sattırdığı kitaplar, o kitapları yazanlar ve ne yazık ki o kitapları okuyanlardır.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?