Ramazan, sadece bir oruç dönemi değil; aynı zamanda manevi bir arınma ve bedensel sağlığımızı gözden geçirme fırsatıdır. Oruç tutmak, düzenli yapıldığında; metabolizmayı hızlandırır, vücudu arındırır, insülin duyarlılığını artırarak kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olur ve yağ yakımını hızlandırır. Ayrıca sindirim sistemini dinlendirerek vücudumuzu toksinlerden arındırır. Ramazan ayında hem ruhsal hem de fiziksel sağlığımızı koruyabilmek için doğru beslenmeye özen göstermeliyiz. Peki, Ramazan’da nasıl beslenmeli ve nelere dikkat etmeliyiz?

Ramazan’da Sağlıklı Beslenmek İçin Neler Yapılmalı?

 Uzun süreli açlık, kan şekerimizin düşmesine neden olabilir. Kan şekeri düştüğünde ise hızlı ve aşırı yeme isteği doğar. Ramazan ayında, büyük açlıklar yaşamamak ve günlük işlerimizi rahatça yapabilmek için protein ve lif açısından zengin yiyecekleri tercih etmeli; şekerli ve yağlı besinlerden ise uzak durmalıyız. Sağlıklı pişirme yöntemleriyle yemeklerimizin besin değerlerini korumalıyız. Bu yöntemler arasında özellikle ızgara, haşlama, buğulama veya fırında pişirme yer alırken, kızartma ve kavurmalardan kaçınmalıyız.

Sahur Oruç İçin Şart!

 İş hayatı veya uyku düzeninden dolayı gece sahur yapmanın zorlayıcı olabileceğini biliyoruz, ancak gün boyunca bedenimizin enerji ihtiyacı, sahurda yediğimiz yiyeceklerle karşılanır. Sahur yapmamak, bizi halsiz ve bitkin bırakır. Besin ve enerji ihtiyaçlarımızın ilk kaynağı sahur öğünüdür, bu nedenle iftar ve sahur öğünleri birbirinden farklı olmalıdır. Sahurda, bizi uzun süre tok tutacak ve hafif yiyecekleri tercih etmeliyiz. Zayıflamak için sahur yapmamak, metabolizmayı dengesizleştirir. Oruç tutarken kilo kaybı için 2 ana öğün ve 2 ara öğün şeklinde beslenmek önemlidir.

 Sahurda, protein açısından zengin peynir, yumurta, süt, ayran veya yoğurt gibi gıdalara yer vermeliyiz. Bağırsak sağlığımızı desteklemek ve erken acıkma hissi yaşamamak için lif açısından zengin yeşil yapraklı sebzeler ve tam buğday ürünlerini tercih edebiliriz. Ayrıca sahurdan sonra hemen uykuya geçildiği için, aşırı baharatlı, yağlı, asidik ve salçalı yiyeceklerden uzak durmalıyız. Sahur ve iftar arasında veya esnasında tüketilen kahve ve çay gibi içecekler, idrar atılımını artırarak erken susama hissine yol açabilir. Bu dönemde çayı daha açık içmek ve kahve tüketimini sınırlamak daha faydalı olacaktır.

İftar Sonrası Beslenme ve Kahve Tüketimi

İftar sonrasında hemen uyku bastırıyorsa, dikkat! Çok hızlı yemek yiyor olabilirsiniz. İftarda hızlı yemek yemek, ani şeker ve tansiyon yükselmelerine, bununla birlikte kilo alımına neden olabilir. Oruç açarken ilk olarak su içmek önemlidir, çünkü su, vücudumuz için en hayati besin öğesidir. Yanına 1-2 hurma alıp bolca çiğneyerek yemelisiniz. İnsan vücudu günlerce yemek yemeden yaşayabilir, ama su olmadan hayatını sürdüremez! Daha sonra ılık bir çorba içebilirsiniz. İlk lokmaları tadını çıkararak yavaşça yemelisiniz. Çorba sonrası 3-4 dakika dinlenmek, kan şekerinizin hızlı yükselmesini engeller.

Kahve İçmenin Faydaları ve Su İhtiyacı

İftar sonrasında bir Türk kahvesi içmek, yediklerinizi sindirmenize yardımcı olabilir. Ayrıca, kahve sizi uyandırarak yemekten sonra uzanmanızı ve hantallaşmanızı engeller. Ancak unutmayın, kahve vücudunuzdan su atılımını hızlandırır, bu yüzden su tüketimini artırmak çok önemlidir. Kahvenin etkisiyle oluşacak su kaybını dengelemek için yanında mutlaka su içmeyi ihmal etmeyin.

Sağlıklı Beslenme ve Fiziksel Aktivite

Sağlıklı bir beslenme tabağı, karbonhidrat, protein ve yağları dengeli bir şekilde içermelidir. İftar için çorba, hurma ve bir parça pide tüketerek sağlıklı karbonhidrat ve yağ alımını sağlamış olursunuz. Ancak bu öğünleri dengelemek için protein kaynaklarına da yer vermeli ve sebzelerle desteklemelisiniz.

Fiziksel Aktivitenin Önemi

İftar sonrasında yediklerinizi yakmak ve metabolizmanızı aktif tutmak için en önemli adım, teravih namazı kılmak veya tempolu 40 dakikalık bir yürüyüş yapmaktır. Bu, sindirimi hızlandırır ve sağlığınızı destekler. Fiziksel aktivite, hem ruhsal hem de bedensel sağlığınız için oldukça önemlidir.  İftarınızı, karnınızı fazla doldurmadan, durma noktanızı bilerek ve bolca çiğneyerek geçirmelisiniz. İftardan sonra aşırı yemek yediğinizde, kan şekeriniz hızla yükselir ve aniden düşer. Ayrıca karnınız şişer ve su içmeyi unuturuz! İftardan sahura kadar geçen süreçte, kaybettiğimiz besin öğelerini yavaşça yerine koymalıyız. En önemli besin öğesi ise sudur, bu yüzden sahura kadar vücudunuzun ihtiyaç duyduğu kadar su içmeyi ihmal etmeyin. Unutmayın, sağlıklı bir Ramazan geçirmek, hem bedenimize hem de ruhumuza iyi gelir. Kendinize iyi bakın, bu haftalık benden bu kadar! Sağlıklı ve huzurlu bir Ramazan geçirmeniz dileğiyle.