<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Bu başlığı atmaktan amacım eskilere dönüp oralarda yapılanları övmek değil. Onlar sevabıyla, günahıyla yeryüzünden göçüp gittiler. Önemli olan oralarda ki, uygulama ve o, uygulamaya katkıda bulunan insanların durumunu şöyle bir analiz etmektir. </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Medeniyetimizin gereği, fakir insan bulmak için çaba gösterilmez. Fakir ve yardıma muhtaç insanlara hem Devlet, hem vakıflar devreye girerek, onu bulunduğu şartlardan kurtarmışlardır. Hatta kimi, zaman zekat verilecek adam bulmakta zorlanılmıştır. </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Bütün bunlara rağmen halini arz etmeyen, yardım istemekten çekinen insanlar için, sadak taşları oluşturulmuştur. Yardımda bulunmak isteyen şahıs, sadaka taşına yardım miktarını bırakır. Oradan ihtiyacı olan ihtiyacını karşılayacak miktarı alır, gerisi bırakır. Ne kimin oraya para koyduğu bellidir. Ne de kimlerin oradan yardım aldığı… </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Yardım yapan kişinin durumuna bakalım kendisi ihtiyaç fazlası parasını oraya bırakırken, o parayı kimin alacağını, kime yardım ettiğini bilmemektedir. Alanda kimin bıraktığını bilmez. </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Bugün yapılan reklamlı yardımları düşünürsek, bir hayli aralarında fark olduğunu görürüz. Bırakın yardım yapmayı bugün bazı insanlar evlerine dahi bir şeyler alırken işi abartarak karşıdakilerin gözüne soka, soka, götürmektedirler. Hele götürdükleri bir de yiyecek maddesi ise, onu elde edemeyen ve yiyemeyen çocukların, gençlerin durumunu bir düşünün. Acımasız vahşi kapitalizmin insani değerlerimizi ne kadar yıprattığını… </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Yardımın özü karşı tarafı incitmemektir. Bir de ara sıra canınız sıkıldığı zaman yardım yaptığınız kişiye o yardımları hatırlatırsanız, o zaman yardım olmaktan çıkar. İşte asalet yardım yaptığın kişiyi tanımadan yapmaktır. Yani sağ elin verdiğini sol elin görmemesidir. Acımasız reklam piyasasının insanlara nasıl zarar verdiğini zamanla yapılan araştırmalar ortaya koyacaktır. Yapılan reklamlardaki bir- çok şeyi elde edemeyen ve sadece TV ekranlarında gören insanların durumunu düşünmek bile istemiyorum. </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Yardım alan kişi oraya bırakılan para miktarından kendine yeter kadarını alarak, sadaka taşını terk eder. Bu yardımı kimin yaptığını bilmeden. Hayatının geri kalan kısmında eğer yardım direkt olarak kendisine yapılmış olsa idi, o yardım eden kişiye karşı her zaman bir eziklik hissedecekti. Mahcup olacaktı. Çünkü insanın yapısında vardır bu özellikler. Bana yardım edin diye birilerinin kapısını çalmayacaktı. Artık bu özelliklerimizi işte böyle yapılanları hatırlayınca bir ahhh, çekerek yad ediyoruz. Kaybettiğimiz medeniyetimiz bize neler kaybettirdi. İnsanı yücelten toplumlar insani değerlerle donanırlar. </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Tarihe mal olmuş, davranışlarımızı şöyle hatırlayalım yardımlaşma, paylaşma, imece, hüzünde ve sevinçte bir olma, sağlıkta hastalıkta beraber olma, bu manada bizlere ciddi bir uyarı Yüce Peygamber: Bugün hasta ziyaret eden var mı? Diye soruyor, sahabelerine… Komşularla olan çok sıkı bağlar, hatta onların çocuklarına kendi çocukları gibi sahip çıkma, çocukların da kendi büyüklerine gösterdikleri hürmet ve saygıyı karşı tarafa göstermeleri… Hangi birini sayalım. Üstadın tabiri ile : Güneşi ceketimizin astarında kaybetmiş bir toplumuz… </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Bugün bu gelenekleri devam ettiren insanlarımız çok fazla. Yardım kuruluşlarımız, her an faaliyet içerisindeler. Osmanlı geleneği olan başkalarının borçlarını silme geleneğimiz devam ediyor. Zimem defteri uygulaması. Aş evlerimiz, vakıflarımız dimdik ayakta. Bu yardım sever Milletin ALLAH yardımcısı olsun. Dünyada nerede bir afet olursa, oraya ilk yardımı götüren gönüllü teşkilatlarımız var. </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Gönül isterdi ki, ne bu yoksulluklar olsun… Ne de kimse kimseye muhtaç olsun. </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Ancak madem ortada bir yara var onu tedavi etmek gerekir. Bu işi bu AZİZ MİLLET çok güzel yapmaktadır. Tüm gönüllü teşkilatlarımıza destek verelim. Hepsinden ALLAH razı olsun. Kimi zaman sadaka taşı görevini üzerlerine almaktadırlar. Binlerce yardıma muhtaç öğrenciler, değişik kuruluşlar tarafından okutulmaktadır. Tüm masrafları karşılanmaktadır. Kendilerine yardım eden insanları tanımamaktadırlar. Arada vakıf ve dernek yöneticileri vardır.</span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Kapitalizmin toplumumuza kazandırdıkları ortada; hırs, şiddet, menfaat, bencillik, her şey benim olsun, ben yoksam bana ne? Bana değmeyen yılan, beni ilgilendirmez, kısacası ben, ben, ben… Hiç biz, siz tabirleri yoktur . Halimizi anlamak için haberleri dinlemeniz yeterli…. İşte kazancımız ortada koskoca bir vahşi kapitalizm ve onun uzantıları…İnsan merkezli medeniyetimizi yıkarak, tamamen ben merkezli egoist ve bencil bir yapılanmayı kazandık. </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Bütün bu olumsuzluklara rağmen başta Devletimiz, gönüllü kuruluşlarımız, vakıflarımız, yardım derneklerimiz, bir sadaka taşı olma görevini üzerlerine almışlardır. Allah yardımcıları olsun. Her toplumda olduğu gibi bazı aksaklıklar ve yanlışlıklar olsa da Asırlardır genlerimize işlemiş medeniyetimizin temel taşı olan yardımlaşma geleneğimiz, tüm ihtişamı ile devam etmektedir. </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Biz;’’ Üzümü ye bağını sorma’’ Medeniyetinin çocukları değiliz. Biz, Sefere giden ordusuna bir bağdan geçerken, bağ sahibinin haberi olmadan bir meyvenin koparılmasına tahammülü olmayan bir medeniyetin çocuklarıyız… </span></span></p>
<p style="margin-left:0cm; margin-right:0cm; text-align:justify"><span style="font-size:11pt"><span style="font-family:Calibri,"sans-serif"">Ne ara bazı olumsuz durumlara savrulduk, kim bizi bu hale getirdi? Ey suçlular ayağa kalkınız… </span></span></p>