Sivas´ta son birkaç yıldır bazı insan türleri türedi. Aslında bu tipler Türkiye genelinde bir hayli vardı ancak son yıllarda Sivas´ımızda da sayıları az olmakla birlikte ortaya çıkmaya başladılar. Bu tipler gürültü çıkarmayı, dikkat çekmeyi seven tipler. Yani artistler. Bunlar her şeyde kendilerini ön plana çıkarıp, ahkâm kesiyor. Kendilerini erdem sahibi gibi gösterip akıl vermeye, ?Doğrucu Davut´u? oynamaya çalışıyorlar. Sanki kendileri dürüstlermiş gibi. Sanki kendileri toplumun örnek gösterdiği kişilermiş gibi. Hâlbuki tam tersi. Bunlar bulundukları mekânda sevilmeyen ve insanların kaçtığı, aman dediği tipler. Bu tipler başkalarını çok rahat suçlayabilen, ağızlarından çok kolay laf çıkan, düşünmeden, taşınmadan lafın ucunun nereye varacağını hesap edemeyen bencil, egoist, iftiracı türler. Dedimya ağızlarından kelimeler çok rahat çıkıyor, insanları, düşünmeden itham ediyor ve yine düşünmeden sağa sola falanca, filanca şunu yapıyor, bunu yapıyor diye itham ediyor bu tipler. Bu tiplerin sıkıştıkları zaman çok kolay kıvırıp, zeytinyağı gibi suyun üzerine de çıkabildiklerine şahit oluyoruz. Bu tipler yaşlarına, başlarına da bakmadan sağa sola gidip ağlıyor, sızlıyor ben şucuyum, bucuyum, şu kökenden geliyorum diye bir de kendilerini ?Dava Adamı? olarak lanse etmiyorlar mı? En çok kıl olduğum, gıcık kaptığım konu da bu. Ama maalesef bu tipler, insanları çok kolay kandırabiliyor. Hakkı olmayanı, helal haramı düşünmeden talep edebiliyorlar. Hadi bu tipler, bu akıllılar(!) mayasının gereğini yapıyor da bunlara inanan, prim veren insanlara ne demeli! Bu tiplerin bir özelliği daha var. O da bunlar, biraz bağırınca, biraz gürültü çıkarınca karşıdakilerin korktuğunu, sindiğini düşünüyor. Yavuz hırsız misali yani. Aslında işin aslı öyle değil. Bazı insanlar bu tiplere ses çıkarmıyorsa, pislikleri bulaşmasın diyedir. Muhatap olmamak istemelerindendir. Sen iftira edeceksin, ileri geri konuşup insanlara ithamda bulunacaksın, şikâyet edeceksin, yanına kâr kalacak öyle mi? Sivas, bu tiplerden uzak durmalı?
Gelelim Murat Toraman konusuna. Toraman´ı, kesin ihraç talebiyle Ak Parti Genel Merkezine şikâyet etmişlerdi. Sonuç gelmiş. Murat Toraman geçici olarak yani kısmi cezalandırılmış. 4 Aylık kısmi uzaklaştırma almış. Ak Partiden ihraç edilmemiş yani. Kısmi ceza sonrası partiye geri dönecek. Bu konuyu sayfalarımıza taşıyıp, haber yapmamızdan sonra çok sayıda insan aradı. Olayın aslını öğrenmek için. Kimi, haberi beğenmemiş ya da eksik bulmuş onu söylemek için aradı. Kimi de neden yazdınız diye aradı? Şimdi, ben diyorum ki, adamı kesin ihraç talebiyle ihraç etmek istemişsin. Peki, sonuç ne? Kısmi, süreli ceza. Şimdi soruyorum size, bu haber değil midir? Doğal olarak gazeteci refleksiyle biz de bunu yazdık. Burada yeri gelmişken şunu söylemem lazım. Murat Toraman´ın mücadelesini ve azmini takdir ediyorum. Yılmadı, pes etmedi. Hakkını veriyorum. Mücadelesine ve küsmemesine saygı duyuyorum. Başkası olsa bu kadar uğraşmaz, arkasını dönüp, çeker giderdi. İşine, gücüne bakardı?
