Yer: Gümüşhane Üniversitesi Kız Öğrenci Yurdu.
Vakit, gece yarısını çoktan geçmiş.
Öğrenci yurdu girişine ambulans yanaşmaya çalışıyor.
Kendisi için ambulans çağrılan güya hasta öğrenci ve güya iki refakatçı arkadaşı, süslenmiş püslenmişler, hoplaya zıplaya ambulansa doğru koşuyorlar ve hem de kayda alıp sosyal medya hesaplarından paylaşıyorlar.
Bunda ne var diyebilecekler için izah edelim.
Öğrenci yurtlarında, yarım yamalak da olsa gece dışarıya çıkma ve çarşıya gitme kısıtlaması var.
Ve bazı kız öğrenciler bu yasağı ayaklarına çağırdıkları ambulansla aşarak, sevgili buluşmasına ambulansla gidip, Allah bilir nerelerde sabahlıyorlar.
Her geçen gün; bu milletin ve memleketin geleceği adına, yeise kapılmak için, o kadar çok sebep var ve o kadar da artıyor ki.
Devletin imkan kapılarının; fırıldak, düzenbaz, alçak ve namussuzlar için sonunda kadar açık olması insanı kahrediyor.
Her türlü suiistimalin özenle yapılır olması ve bunun için de kimseye ceza verilmemesi de tahammül ve akıl sınırlarımızı zorluyor.
Hale bakar mısınız?
Kızlarının; devletin koruyucu kanatları altında üniversite okuduğunu zanneden ailelerin, huzurla uyudukları saatlerde, kızları gece partilerine ve sevgili buluşmalarına; devleti de alet ederek gidiyorlar…
Hangisine yanarsınız dostlar!..
Kandırılan ve aldatılan zavallı aileye mi?
İstismar edilen ve belki de göz yuman yurt idarecilerine mi?
Pespaye, sözde üniversite eğitimi ile her türlü ahlaksızlığa teşne olan zavallı gençliğimize mi?
Yoksa; "Aileden kaçış" ve "Serbest yaşam" imkanı vermekten başka bir işe yaramayan, her köşeye bir üniversite açan ve her ıslık çalana bedava ambulans gönderen ahmak devlete mi?
Yoksa tüm bunların hepsine birden ayrı ayrı yanıp, karanlık görünen istikbal ve istiklalimize mi?