Gururla kutluyoruz. Gururla haykırıyoruz. Cumhuriyetimizin 100. Yılı kutlu olsun. Devletimiz ilelebet payidar olsun…
Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını ve tüm şehitlerimizi saygı, minnet ve rahmetle anıyorum. Bugün Filistinlilerin yaşadığını biz 100 yıl önce yaşadık. Bugün Filistinlilere yapılan zulme, insanlık dramına, ben soykırım diyorum tüm aklıselim insanların dediği gibi.
Bugün Filistin’de yaşanan insanlık dışı zulmü ve vatanlarının istila edilmesinin bir benzerini 100 yıl önce biz yaşadık. Ama Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde Anadolu’nun yediden yetmişe kadın-erkek, genç-yaşlı hatta çocuk tüm ecdadımızın verdiği Milli Mücadele sonucunda, önce vatanımızdan vahşeti bu topraklara taşıyan güçleri geldikleri gibi göndermesini bildik. Nihayetinde bağımsızlığımızı ve devletimizi yeniden kurduk. Dolayısıyla Cumhuriyetimizin 100. yılını sindire sindire, haykıra haykıra ve gururla kutlayacağız. Cumhuriyetin 100. Yılı da bize nasip oldu. Bunun gururu, şerefi elbette hepimizin.
Çocuklarımıza, bugün Filistinlilerin yaşadıklarını hem göstereceğiz hem izleyeceğiz hem de anlatacağız. Zira “Devletsizliğin” ne demek olduğunun, ne anlama geldiğinin en acımasız şeklini görüyoruz. Gençliğimize, neden bu topraklar için canını feda eden ecdadımıza ve Cumhuriyeti kuranlara saygı ve minnet duyulması gerektiğini anlatacağız. Göstereceğiz ve anlatacağız ki, çocuklarımız, düşünsün ve idrak etsin…
Hayatın sadece, yeme, içme ve eğlenceden ibaret olmadığını öğrenecekler ve kendilerine gelecekler. Bunları öğrendikçe Vatanın ne demek olduğunu, dedelerinin nasıl saygı duyulması gereken bir mücadele verdiğini idrak edecekler. Maalesef aileden başlamak üzere, toplumsal alışkanlıklarımız ve eğitim sistemiz bu söylediklerimi çocuklarımıza, gençlerimize vermede, anlatmada çok yetersiz. Neyse bu ayrı bir konu ancak çocuklarımızın öğrenmesi gereken bu milletin dün yaşadıklarını, gelecek nesillerin bir daha asla yaşamaması.
Ben Cumhuriyeti bu duygularla ve bu hissiyatla kutluyorum. Yoksa vur patlasın, çal oynasın anlayışıyla değil. Şunu da söylemek isterim; Birileri “adam sende” modundalar. Cumhuriyetin, bu millete kadın - erkek neler kazandırdığının farkında değiller. Onlara tavsiyem; Suriye’ye, Irak’a, Ukrayna’ya ve Filistinlilere bir kez daha ama düşünerek bakmaları. Gelişmeyen, kalkınmayan milletler, daha açıkçası çalışmayan ve üretmeyen milletler zillet içerisinde kalırlar. Onun için Türkiye Cumhuriyeti’nin kıymetini bilelim. Nasıl güzel bir ülkede yaşadığımızın farkına varalım.
Daha Türkçesi şu Cumhuriyeti kurarak vatanımızı bize emanet bırakan Türkiye’yi “Ortadoğu Ülkeleri” gibi olmaktan kurtaran Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarına bir kez daha rahmet diliyorum.
Bugünde ülke olarak aynı bağımsızlık mücadelesini Recep Tayyip Erdoğan’la verdiğimizin de bilinmesi lazım. Verilen mücadelenin ve İsrail meselesinin de er veya geç bizim önümüze geleceğini artık görelim. Aptala yatmanın ve duyarsız kalmanın bir anlamı yoktur. Şuna seviniyorum; bu ülkede artık sağcısı, solcusu, liberali, İsrail’in ve Amerika’nın ne yapmaya çalıştığını biliyor ve görüyor. Artık ateşin bize yaklaşmakta olduğunun farkındayız. Ne yazık ki, “Filistin Ateşi” hepimizi birleştirdi. Bizim birleşmekten, yan yana saf tutmaktan ve çalışmaktan başka bir çaremiz yoktur!...