Kumar oynama ya da kumarbaz denildiğinde genelde sigara dumanıyla kaplı bir odada, yeşil örtülü masaların başında kirli kâğıtlarla oyun oynayan insanlar veya Hollywood filmlerinin kumar sahneleri insanların aklına geliyor. Ancak akıllardaki resim her ne olursa olsun bugün karşımızdaki gerçek, kumar oynama şekli, mekânı, yaygınlığı ve kumarbaz tipleri oldukça farklı. Maalesef kumarhanelerin evlere taşındığı bir dönemde yaşıyoruz. Neyden mi bahsediyorum? Son dönemde, neredeyse her köşe başında oynanan iddaa oyunları ve internet ortamında yaygınlaşıp birçok kişide bağımlılık boyutuna ulaşan bahis oyunlarından bahsediyorum. Öyle ki bahis oyunu için bütün maaşını yatıran da var, evini satan da... Kızının küpesini satıp bahis oyununa yatıran babalar, çantasında iddaa kuponu taşıyan öğrenciler, babasının adına borç toplayanlar gibi basına yansıyan hikâyeler sanırım durumun vahametini gözler önüne sergiliyor. Lise ve üniversite dönemindeki gençler arasında her geçen gün yaygınlaşan söz konusu problem kimi zaman can sıkıntısı sebebiyle internet üzerinden oynanan bir oyunla kimi zaman da heyecan olsun diye arkadaşlar arasında oynanan bir iddia ile başlıyor. Kazanmanın verdiği keyif ya da kaybedilenin telafisi amacıyla devam eden bu problem ciddi anlamda kronikleşme eğilimi göstermekte ve ilerleyici bir nitelik taşımaktadır. Bunun sonucunda ise kişi giderek artan miktarlarda oynama gereksinimi, kaybettiklerini geri kazanmak için yeniden oynama isteği ile gereken parayı çeşitli uygunsuz yollardan sağlamaya çalışır. Memur olup bütün maaşını şans oyunlarına yatıranlar, kredi çekerek ya da çevresinden büyük miktarlarda borç alarak buna devam edenler var. İddia, bahis veya diğer şans oyunları için arabasını ve evini satan, eşinin ziynetlerini kaybeden, iş arkadaşlarından yalanlar söyleyerek borç alan, dahası bu şekilde para temin edemeyip çalıştığı şirkette zimmetine para geçirenler? Belki benim abarttığımı düşünebilirsiniz ama inanın bu oynananlar basit bir oyun değil kazanan daha fazlasını arzuluyor, kaybeden ise kaybettiği miktarı geri kazanacağını umut ediyor? Zamanını, ekonomik olarak birikimini, kaynaklarını ve nihayetinde iradesini kaybeden insan için pek çok sorun daha ortaya çıkıyor. Evinin kirasını, çocuğunun okul taksitini, hastane ücretini, ailesinin nafakasını bir çırpıda harcayıveren; borçlanan, borçlarını ödeyemeyen; ortaya çıkan bu tabloyu yalanla, hırsızlıkla ve daha pek çok yanlış davranışla gidermeye çalışanlar? Farklı yaşlarda, farklı ailelerde belki farklı şehirlerde yaşayan ancak içine düştükleri çıkmaz sokak aynı olan insanlar? Başta kısa süreli eğlence, bir kereden bir şey olmaz ve kazanç umudu ile girilen bu süreç zamanla kişiyi kontrol eden acımasız bir çarka, yok edici nitelikli bir sürece dönüşebilmektedir. Şans oyunları bağımlıları (tabi onlara göre bu asla bir bağımlılık değil) kolay yoldan kazanma duygusu ve daha fazlasına sahip olma dürtüsünün beslediği, sonu her durumda hüsran olan; yardıma, desteğe ve tedaviye ihtiyacı olan bireylerdir. Bütün bağımlılıklar ilgili söylenebilecek en önemli tavsiye ?hiç başlamamak? şüphesiz bu durum masum gibi görünen iddaa gibi oyunlar için de geçerlidir. Hiç kimse başlarken sonuçlarının hangi noktaya geleceğini göremez ancak başladıktan sonra hızlı bir şekilde aklından dahi geçirmediği zararı yaşar. En tehlikelisi ise zararları küçük görüp süreç içerisinde ciddi kayıplar yaşadıktan sonra dönülmez bir yolda olduğu inancına kapılmaktır. Ancak kişi hangi noktada olursa olsun böyle bir problemi yaşaması halinde hemen geri dönmeye çalışmalı ve bu konuda mutlaka profesyonel bir destek almalıdır.
İnsanın dünya hayatındaki varlığına önemli anlamlar yükleyen, ?insana ancak çalıştığının karşılığı olduğunu? vurgulayan kitabımız bu bağımlılığın tehlikesini ve çirkinliğini ?şeytan işi pislik? olarak tanımlamaktadır. ?Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar (putlar) ve fal okları şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki, kurtuluşa eresiniz.? (Maide, 5/90.) İnsanın emeğine saygısızlık, haksız kazanç ve umudun istismarı olan şans ve kumar oyunları, birileri kazanırken birilerinin kaybettiği, hak edilmeyen, çalışılmadan mal edinmeyi sağlamakta üstelik Kur´an´ın ifadesiyle toplumsal barışı da zedelemektedir. İnsanların arasında düşmanlık oluşturacak ve insanın iradesini etkisizleştirecek şans ve kumar oyunları asla küçümsenmemeli, bağımlılığa giden yolun ilk adım ve ilk deneyimle başladığı da unutulmamalıdır. Bir defadan çok şey olur. Gerek kendimizi gerek ailemizi bu şeytan işi pisliklerden uzak tutabilme dileğiyle?
