USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Özgüven Zannettiğimiz Şımarıklık Olmasın

26-10-2018

Türkiye´deki yeni nesil özgüven sahibi mi yoksa şımarık mı? Bence bunu biraz düşünmeliyiz. Çünkü ileride özgüven sahibi değil, şımarık bir nesil görecek gibiyiz. Her ebeveyn kendine güvenen, özgüveni yüksek ve bağımsız çocuklar yetiştirmek ister öyle değil mi? Ancak özgüven ile şımarıklık arasında ince bir çizgi vardır. Bazı ebeveynler çocuklarının kaba, umursamaz, saldırgan, ısrarcı olduğunu, kimseden korkup- çekinmediğini söyler. Bu özelliklerin ardından ise, genelde çocuklarının özgüveninin çok yüksek olduğunu belirtirler. Sizce de bu özellikler özgüveni yüksek bir çocuğa mı ait? Aslında bu davranışlar özgüveni yüksek bir çocuğun karakterine ait değil. Özgüveni yüksek çocuk bu tavırların tam tersini sergiler. Yani pozitif düşünebilir ve kendini kontrol ederek saldırgan davranışlarının önüne geçebilir. Diğer çocuklarla olumlu ilişkiler kurar. Bu çocuklar kendilerinin düşüncelerine değer verilip dinlenildiğine inandıkları için saldırgan davranışlar, ısrarcı tutumlar sergilemezler. Ancak çocuğun kendini kıymetli hissetmesi ve özgüveninin yüksek olması için, her istediğinin yapılması, sürekli ilgi görmesi, hatalarının görmemezlikten gelinmesi de doğru değildir, ebeveynlerin yaptığı bu hata, özgüvenden çok çocuğun şımarmasına sebep olur. Çocuklarımıza farkına varmadan sınırsız, kuralsız ve şuursuz bir hayat yaşatan biz ebeveynler, ne yaptığımızı fark etmek zorundayız. Nerede yanlış yapıyoruz, neyi yanlış yapıyoruz farkına varmak ve doğruyu öğrenip uygulayabilmenin çabasını göstermemiz gerekiyor. Çocuklarımızın egosunu şişirmekten, ?sen her şeyi yapabilirsin, sen her şeyi başarırsın? gibi boş poh pohlamalardan ve gereksiz övgülerden vazgeçmeliyiz. Çocuğumuza sınırlarını öğretmeliyiz. İstediği yerde, istediği gibi, istediği kadar istediğini yapmasına müsaade etmemeliyiz. ?Yeter ki ağlamasın? diye her istediğini önüne sermemeliyiz. Evin ve ailenin kurallarını çocuklara göre değiştirmekten, toplumsal kuralları görmezden gelmekten vaz geçmeliyiz. Onları ailenin ve toplumun kurallarına göre yetiştirmeliyiz. Dünyayı onun etrafında döndürmekten, dünyayı ayaklarına sermekten vaz geçmeliyiz. Çevresine, arkadaşlarına ve özellikle büyüklerine karşı saygıyı öğretmeli, saygısızlıklarına müsamaha göstermemeliyiz. Utanma duygusu, asla ayıplanacak ve noksan bir durum değildir. Çocuklarımızın utanma duygusunu muhafaza etmek için çaba göstermeliyiz. Bırakalım büyüklerine karşı utansınlar. Bırakalım hatalarından utanmayı bilsinler. Evde büyüklerine karşı gösterdiği şımarık ve saygısız tavırları maalesef özgüven zannediyoruz. Fıtratında var olan utanma duygusunu özgüven eksikliği olarak yorumlamak ise büyük bir gaflettir. Büyüklerinden, yabancılardan utanan, çekinen çocuklarımızı ?benim çocuğun özgüveni yok? diyerek ayıplamayalım.  Gönüllerinden geçeni pervasızca söylemesinler. ?Özgüven? ?özdenetim? yani irade ve nefis terbiyesinden ayrı tutulduğu için ?özgüvenli? zannettiğimiz çocuklarımız aslında şımarık bir birey olma yolunda hızla ilerliyorlar. Çocuklarımıza kendilerine güvenmeyi öğretmeye çalışırken irade sahibi olmayı ve nefis terbiyesini de öğretmediğimiz sürece egosu şişirilmiş fos bir nesilden başka bir sonuç elde edemeyeceğiz. Söylediğim gibi özgüven ile şımarıklık arasında çok ince bir çizgi vardır. Ve bu çizgiyi doğru tarafa çekmenin en önemli yolu ise çocuğun duygularını, düşüncelerini, mutluluk ve hayallerini, üzüntülerini rahatlıkla paylaşabileceği bir aileye sahip olmasıdır. Birçok çocuk, farkına varmadan da olsa, bu ortamdan mahrum bırakılır. Çocuklar korktukları ya da yanlış anlaşılacağını düşündükleri için ebeveynleri ile dürüst ve açık ilişkiler kuramayabilirler. Çocuklarınızla iletişim kurmaya her zaman özen göstermeli, yaptığı hataları, korkularını, mutluluklarını yani kısaca her şeylerini ebeveynleri ile paylaşabilmeleri için onları cesaretlendirmelisiniz. Bunları yaparken asla hatalarını görmezden gelin demiyorum. Elbette bir hata yaptığında bunu kabul etmesi, düzeltmesi gerekir. Ancak bunu yapmasını sağlarken kırıcı olmadan, aşırı yıkıcı eleştiriler yapmadan çocuklarımıza yardımcı olmalıyız. Özgüvenli çocuklar yetiştirmek biz ebeveynlerin elinde! Çocukların rol model olarak aldıkları ilk kişiler bizleriz! Çocuklarımıza, onlarda görmek istemediğimiz davranışlarda bulunmayalım. Unutmayın çocuklar bize bizim onlara davrandığınız gibi davranacaklardır.

Özgüvenli nesiller yetiştirmek ümidiyle?

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?