Omurga yapısından bahseden Yenerkol, “Omurga vücudumuzun dik durmasını sağlayan, omur denilen 33 kemiğin oluşturduğu bir yapıdır. Omurganın ortasında bulunan kanalda, beynimizin uzantısı olan omurilik geçer. Omurilikten ayrılan sinirler, omurganın kenarlarında bulunan deliklerden geçerek bütün vücudumuzu ağ gibi sarar. Omurların arasında disk dediğimiz, kıkırdak bir doku vardır. Diskler omurlardaki baskıyı karşılar, amortisör görevini üstlenir“ dedi.
Fıtık nasıl oluşuyor
Yapılan ters ve zorlayıcı hareketler veya yaşın ilerlemesiyle disk içeriğinin bozulması disklerde hasara yol açabiliyor. Bu hasarlarla gelişen boyun fıtığının oluşumundan bahseden Yenerkol, “Diskin dış tabakasında hasara bağlı olarak yırtıklar oluşabilir ve disk içerisindeki doku bu yırtıklardan dışarıya çıkabilir. Bu doku omuriliğin ve sinirlerin bulunduğu boşluğa taşar ve oluşturduğu baskıya bağlı yakınmalar oluşur. Boynumuzda 7 adet omur bulunur. Eğer diskte oluşan hasar boynumuzda gelişirse ve boyundaki omurilik bölgesi veya sinirlerde baskı oluşturursa, boyun fıtığı dediğimiz durum gelişir” diye konuştu.
Duruş bozuklukları boyun fıtığı riskini arttırıyor
Duruş bozukluklarının boyun fıtığı riskini arttırdığına dikkat çeken Yenerkol, “Boyun fıtığı vücudunu çok kullanan kişilerde daha sıklıkla ortaya çıkar. Ters hareketler, ağır yük kaldırma, itme hareketinin sık yapılması boyun fıtığı riskini arttırır. Ayrıca uzun süre başını eğerek çalışma, duruş bozuklukları yine boyun fıtığı riskini arttıran durumlardır. Boyun fıtığında öncelikle boyun ağrısı oluşur. Bu ağrı başın arkasına, omuzlara, kürek kemiklerine ve kollara doğru yayılabilir. Büyük fıtıklarda kollarda uyuşma ve güç kaybı da oluşabilir“ ifadelerini kullandı.
Boyun ağrıları boyun fıtığı habercisi olabilir
Boyun fıtığının belirtilerinden bahseden Dr. Beyhan Yenerkol, boyun ağrılarının boyun fıtıklarının habercisi olduğuna dikkat çekti. Yenerkol, bu belirtileri, “Boyun ağrısı şiddetli, geçmeyen kola yayılan ağrı şeklinde görülür. Sırt, kol ve omuzlarda ağrı, el becerilerinde azalma, kol ve parmaklarda uyuşmalar ve karıncalanma, duyu kaybı, elektriklenme, kol ve el kaslarında güç kaybı, reflekslerde zayıflama, kolda incelme“ şeklinde sıraladı.
Robotik Antalgic Trak tedavisi ile boyun fıtıklarına ameliyatsız çözüm
Robotik Trak tedavisi ile boyun fıtıklarında ameliyatsız çözüme dikkat çeken Dr. Beyhan Yenerkol, şunları söyledi:
“Traksiyon yüzlerce yıldır kullanılan en eski ameliyatsız tedavi yöntemlerinden biridir. Benzerlerinden farklı olarak Antaljik Trak, çok çeşitli pozisyonlarda omurga üzerindeki baskıyı kaldırarak diskin içinde bir vakum etkisi oluşturur. Böylece sıvı içeriğini kaybetmiş diskle beraber kas, ve bağ dokuların da normal anatomik yapılarına geri dönmesine yardımcı olarak, fıtıklar, sıkışmış sinirler, sinir köküne baskıları kaldırmak suretiyle iyileşme sağlar. Antalgic Trak, dünyanın ilk eklem hareketlerini arttırıcı omurga dekompresyon sistemidir. Cihaz ile fıtığı yerine sokmak için bel yavaş yavaş çekilir. Böylece fıtığın içeri girmesi sağlanmış olur. En büyük avantajı haftada 2 ya da 3 kez uygulanıyor olması ve seans süresinin kısa olmasıdır. Yani fıtığı olan çalışan bir kişinin her gün uzun süre tedavi gerektiren bir yönteme başvurması gerekmiyor. Hasta 15 dakika süren bir işlemle 10 gün civarında iyileşebilmektedir."/İHA/
Sivas İrade- Sivas Gündem- Sivas Haberleri- Sivas son dakika
Editor : Hayrullah Ağkaş