Bundan belki de 15 yıl öncesinde şehirlerde valiler, ilçelerde kaymakamlar bulundukların yerin güvenlik ve bürokratik faaliyetleriyle ilgilenirlerdi. Atanmışlar şehrin gelişimiyle ,sorunlarıyla çok fazla ilgilenmezlerdi .Bu işleri seçilmişler yapmaya çalışırdı .Öyle ki kapılarını çalmak ,makamlarına çıkmak bile zordu. Çıksanız da sizle ilgilenmezlerdi. Suratın da kızgın bir ifade bulunurdu. Hele ki kendinin de muhalif olduğu bir siyasi partinin belediye başkanı görev de ise çözüm aramayı bulmayı boş ver, sizi daha da doldurur makamından gönderirlerdi. Çoğu insanda, şehrinde kimin vali olduğunu bilmezdi. Valiler, kaymakamlar görevlerine gelip giderlerdi. Vatandaşın haberi bile olmazdı. Sadece şehrin protokolünün haberi olurdu. Bu kişilerde karşılar hoş geldin der, giderken de yöresel hediyeler verilir, güle güle derler idi. AK PARTİ hükümetleriyle belediye başkanları nasıl değişim gösterdiler se valiler, kaymakamlarda o derece değişti. İlk zamanlar alışılmışı yıkmak çok zor oldu. AK PARTİ iktidarlarıyla kurulan güçlü hükümetler de ki illere ve ilçelere gelen yeni yerel bürokratlar CUMHRBAŞKANIMIZIN da bu işleri önemsediğini bildiğinden belki de bir sonraki yerin daha iyi olabilmesi için, bu yeni değişime ayak uydurdu. Şehrin sorunları dinlemeye başladılar. Yavaş yavaş da çözüm bulmaya başladılar. Ama bence askerden de çekiniyorlardı. Belki ilk zamanlar laf olsun diye başladılar ama sonrasında onlarda bundan keyif aldılar. Yeni seçilen CUMHURBAŞKANIMIZ başta olmak üzere tüm siyasetçiler devletin gücünün millet olduğunu; Söylemesiyle, değer vermesiyle değişim devam etti. Sonrasında yeni atanan mülki amirler genç, hizmet aşığı, çalışkan liyakat ehli insanlardan seçildi. Bu bürokratlardan biri de SİVAS ölçeğinde DAVUT GÜL valimizdir. Şehrin tüm sorunlarını bire bir takip ediyor. Risk alıyor, çözüm buluyor. Valiliğe gittiğinizde, makamının kapısı sonuna kadar açık. Her türlü sorununuza çözüm buluyor, takip ediyor aklınıza başka hiçbir şey gelmiyor. Baş da DAVUT GÜL valimiz olmak üzere; Valilerimizin, kaymakamlarımızın bu kadar güçlü olmalarının sebebi nedir Bence cevabı şu; Devletin denetimi var, bütçeleri var, eğitimleri var. Dünyayı tanıyorlar, yıllarca birikimleri var, görevleri sonrasında bırakacakları tek mirasları ise temiz bir geçmiş. Yani ortada bir devlet varsa onlarda tam bir devlet adamı. Bizler SİVAS´ta senden razıyız ALLAH da senden razı olsun.
Şimdi gelelim konumuza; Eski sistemin bir parçası yani bir başbakan ve ona bağlı belediye başkanları vardı. Şimdi ise Başbakan kalmadığına göre belediye başkanları ne için var . Diyecekseniz ki oda olsun, olsun. Niye olsun ki İki makam aracı, iki bina, iki ayrı bütçe, iki ,iki ,iki ..Zaten ülkeyi SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ yönetiyorsa başkanlık sistemine geçtiysek niye böyle bir seçime gerek var Niye böyle bir müsriflik yapalım Her yeni seçimde yeni gelen belediye başkanı ve ekibinin kendini ispat etmeye çalışırken niye onlarca parayı harcasın Masraf yapsın Her iki kurum da neden ayrı ayrı personeli olsun Neden kitleri, bitleri olsun Araç ekipman ve makine teçhizattan yapılan tasarruf her şeye bedel olmaz mı Şimdi bir belediye başkanı, düşünün lise mezunu hiç yurtdışına çıkmamış, yabancı dil bilmiyor, çevresinde bir kamyon aşiret gibi hısmı, akrabası var. Seçilirken söz verdikleri insanlar var. Mecburen onların isteklerini yapmalı. Bir de vali düşünelim üniversite mezunu, yabancı dil bilen tüm eğitimlerini yapmış dünyayı tanıyan ülke de tüm mozaikleri bilen kaymakamlık la işe başlamış vali yardımcılığıyla devam etmiş sonrasın da vali olmuş ne oğluna ne kızına bir şey bırakmak gibi derdi yok .Hep hesap vermek derdinde ,hizmete geliş amacı belli .Seçimle gelmediği için kimse ye de minnet borcu yok.
Bence bu seçime gerek yok belediye başkanlıklarını fesih edelim. Devleti; Başkan, başkan yardımcılar, valiler ,kaymakamlar ,muhtarlarla yönetelim. Fazlası fazla devir tasarruf devri tek devlet tek bayrak tek yerel de yönetim tek bütçe tek tek .
Sivas için düşünelim mi Belediye binası yıkılır ortam açılır. Hayat ağacıyla sosyal hizmetler iç içe olur sosyal yardımlar tek elden dağıtılır. Gereksiz harcamalardan kurtarırız, milletin devlete güveni artar. Kimse validen umulmadık şeyler istemez. İmar planları bir defa çizilir değişikliğe asla uğramaz. Valiler şehri yönetirken, devlet planlamanın raporlarıyla hareket eder. Fikrim geldi diye ortaya çıkmaz. Devletin milletin malı ziyan olmaz, müsriflik son bulur.
Unutmayalım ;Bugünler bizim ise ,yarınlar çocuklarımızın .